Atalay’dan kıdem tazminatı çıkışı

E. ÇAĞLA GENİŞ

TÜRK-İŞ Sendikası Eğitim Sekreterliği, 2016 yılı eğitim faaliyetleri çerçevesinde çalışma hayatındaki güncel sorunlar, sosyal güvenlik, iş sağlığı ve güvenliği konularına yönelik “TÜRK-İŞ İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Semineri” başladı.

İzmir Balçova Termal Otel’de iki gün sürecek seminerin açılışına TÜRK-İŞ Genel Müdürü Ergün Atalay, Sosyal Güvenlik İzmir İl Müdürü Ekrem Gürcemal, İŞKUR İzmir İl Müdürü Kadri Kabak, TÜRK-İŞ İzmir Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım ve çok sayıda sendika üyesi katıldı.

“15 TEMMUZ BİR İŞGALDİ”

Açılış konuşmaları ile başlayan seminerde kürsüye çıkan Genel Başkan Ergün Atalay, 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimini lanetleyerek sözlerine başladı. Türk milletinin, 15 Temmuz’da dünyada görülmemiş bir örnek ile demokrasiye sahip çıktığını dile getiren Atalay, “15 Temmuz bir darbe girişimi değil işgaldi. Akla, hafızaya gelmeyecek işler oldu. Bu ülkeyi yönetenlerin tamamının bu millete bir can borcu var. Bizim 6 üyemiz, o gece rahmetli oldu. 20’ye yakın arkadaşımız yaralandı. 15 Temmuz, bize şunu gösterdi: bu ülkede Laz’ı, Gürcü’sü, Çerkez’i, Roman’ı, sağcısı, solcusu beraber olmak ve bir arada yaşamak zorunda. Bu ülkeyi işgal etmek isteyen hainler ülkeye büyük zarar verdi. Zaman zaman ülkeyi yönetenler de söylüyor, bu süreçte işi bilen herkese sahip çıkmak lazım. Suriyeli, Mısırlı, Iraklı buraya geliyor. Dünyanın ikiyüzlülüğü ve yaptıkları ortada. Herkes kendi çıkarına bakıyor. Suriye konusunda kimsenin kılı kıpırdamıyor. Bizim coğrafyamızda senaryo yazıp film oynatmaya devam ediyorlar. Vatan yoksa yaşamak yok, nefes almak yok. Aynı filmi bizim ülkemize oynamak istiyorlar. 15 Temmuz gerçekleşmiş olsa bu salonda olamazdık” dedi.

“SOMA’YI UNUTMAMAMIZ LAZIM”

Soma’da yaşanan maden faciasının üzerinden geçen süre zarfında olumlu gelişmeler yaşandığını fakat bunların yeterli olmadığını belirten Atalay, “Hala mahkemeler devam ediyor. Her bayram, her yıl dönümünde oradayım. Önümüzdeki günlerde de aileleri ziyaret etmek için gideceğim. Soma’yı unutmamız lazım. Unutursak doğru iş yapmayız. Soma bizi için çok önemli. Her bayramda memleketime gitmeden Soma’ya gidiyorum. O yetimler bize emanet. Unutursak Türkiye’de iş kazaları ile ilgili doğru işler yapamayız. Temsil ettiğim insanların başını hiç aşağı düşürmedim. Ailesiyle birilikte temsil ettiğim 4 milyon insan benim için o kadar önemli ki. İşçinin duası da bedduası da çok önemli. Sendikacılar yanlış işlerden kaçınmak, Soma’yı bilmek mecburiyetinde. Lafla konuşmak olmuyor” ifadelerini kullandı.

“BU KONUDA KAVGANIN EN İYİSİNİ YAPARIZ”

Kıdem tazminatı ile ilgili tartışmalara da değinen Atalay, “Yıllardır aynı şeyleri konuşmaktan yorulduk. Kıdem tazminatı bizim son kalemiz. Bulunduğumuz durum ortada; 30 gün üzerinden kıdem tazminatı alıyoruz. 35 gün olarak alan da var. Kıdem tazminatı, olmazsa olmazımız. İşçilerin deyişiyle, ‘Kızımızın çeyiz parası, oğlumuzun düğün parası’. Kıdem tazminatı ile ilgili olumsuz bir şey yapamazlar. Yaptırmayız. Bu fırsatı vermeyiz. Almayanlar alanlardan daha çok deniyor. Bunla ilgili kimsenin elini tutmuyoruz. Yasal bir düzenleme yapılsın. Yeni sisteme gireceklerle ilgili bir düzenleme yapalım. Bu konuda sonuna kadar kavganın en iyisini yaparız. Devletin bana, size sözü var ‘Taraflarla konuşmadan bu meseleyi konuşmayız’ diye” açıklamasında bulundu.

“İŞ KAZASI NEDENİYLE KİMSE ÖLMESİN”

TÜRK-İŞ İzmir Bölge Temsilcisi Süleyman Yıldırım, Türkiye’nin çok sıkıntılı günlerden geçtiğini ama çalışma hayatıyla ilgili de ağır bedeller ödendiğine dikkat çekerek etkinliğin önemine işaret etti. İŞKUR İzmir İl Müdürü Kadri Kabak ise, iş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşmasına sebep olan bu tarz etkinliklerin önemine vurgu yaparak, “Günün birinde öyle bir gün gelmeli ki iş kazası nedeniyle kimse ölmemeli. Bu tür çalışmalar bu kültürün oluşması açısından çok önemli. Bizde okullarda yaptığımız eğitim çalışmalarında dahi iş sağlığının, güvenliğinin önemine dikkat çekmeye çalışıyoruz” dedi.