Bilgi üretimi güçtür

E. ÇAĞLA GENİŞ

Başbakan Binali Yıldırım, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile görüşmesinin ardından AK Parti İl Gençlik Kolları ile buluştu. Basına kapalı gerçekleşen toplantının ardından Başbakan Yıldırım, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ile birlikte İzmir Teknoloji Üssü Lansmanı İmza Töreni’ne katıldı. İzmir Teknoloji Üssü protokolü; Başbakan Binali Yıldırım, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı Habip Asan, TUBİTAK Başkanı Hasan Mandal ve İzmit Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) Rektörü Prof.Dr. Mustafa Güden arasında imzalandı.

Projenin 2011 seçimleri öncesinde 35 İzmir 35 proje içerisinde yer aldığını ifade eden Başbakan Yıldırım, “O gün Urla’da İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü ziyaretimiz öncesinde orada başlayan Teknopark İzmir’i görünce buranın bir teknoloji üssü olması gerektiğine karar verdik ve bunu İzmirlere söz olarak ifade ettik. Geçe sürede Teknopark İzmir zaten yaptığımız teşviklerle geliştir. İzmir Teknoloji Üssü’nün altyapısı hazır hale geldi. Bu sefer yaptığımız da İzmir Teknoloji Üssü şirketini kuruyoruz. Daha büyük ölçekli araştırma geliştirme konusunda büyük tarihi bir adım atıyoruz. Bunun yeri de müstesna, iklimi de. Girişim için teknopark ve Ar-Ge faaliyetleri için İzmir bulunmaz bir şehir. Sakin, iklimi, insanı gayet güzel. O bakımdan bu projenin hayata geçmesi için bugün bir adım atılıyor olmasını büyük mutlulukla ifade etmek isterim. 9,5 milyon metre kare arazide yapılacak muazzam bir tesis. Uzun vadede 1 milyon metre karenin üzerinde kapalı alan olacak. Burada küresel firmalar dair yerli firmalar Ar-Ge faaliyetlerini teknoloji geliştirme faaliyetlerini yapacak. Bu şirketin görevi altyapıyı hazır hale getirmek, faaliyet gösterecek firmalara altyapısı hazır yerleri teslim etmek. Bu projede bizi başarılı kılacak en önemli aracımız Ege’de bugün kalitesiyle onuncu üniversite unvanını kazanan İYTE’nin olması. Burada akademik çalışma yapan öğrencilerin olması bu projenin geleceği için en önemli avantaj. Bu avantajı da katma değere ülkemizin gelecek hedeflerine en güzel şekilde dönüştürmüş olacağız. Burada yerli ve küresel yatırımcıları şirket kurabilecek. Fikri mülkiyet haklarını burada değerlendirebilecekler” şeklinde konuştu.

15 MİLYAR DOLAR KATKI

Üssün 10 yıllık bir zaman dilimi içerisinde toplamda 800 şirkete çıkmasını hedeflediklerini açıklayan Başbakan Yıldırım, “Aynı şekilde uzun vadede 40 bin civarında genç beyine akıl teri üreten iş, aş imkanı sağlayacağız. Bu İzmir için çok önemli. Türkiye için de. 40 bin beyin Türkiye ve dünya için yenilikçi ürünler üretecek. Bunun ekonomimize katkısı 10 yılda her şey yolunda giderse en az 15 milyar dolar civarında milli gelirimize katkı sağlayacak. Ne kadar hayati öneme sahip bir yatırım olduğunu buradan anlayabiliriz. Bu projeyi İzmir’in gelecek yılları için lokomotif olarak görüyorum. Başka projeler de bunu takip edecek inşallah. Bu işler durup dururken ortaya çıkmıyor. Son 16 yılda Türkiye’nin teknoloji alanındaki gelişim vizyonunun bir sonucudur” dedi.

ZEYTİN, ÜZÜM YETMEZ

Türkiye her alanda olduğu gibi teknolojide de önemli atılımlar içerisinde olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, şunları söyledi: “Bütün bunları neden yapıyoruz? Türkiye genç bir nüfusa sahip. Kalkınması çok dinamik bir şekilde devam eden bir ülke. Dolayısıyla Türkiye’nin gelişerek dünyada hak ettiği yeri alması lazım. Bölgedeki sorumluluklarını eksiksiz yere getirebilmesi için güçlü olması lazım. Hem ekonomi hem savunma hem yenilikçi teknolojilerdeki başarısıyla. O kadar zengin bir ülke değiliz ama en büyük zenginliğimiz insanımız. İnsan kaynağımız sayesinde biz gelişmiş ülkelerle aramızdaki farkı önümüzdeki 10-15 senede kapatırız. AB ile aramızdaki kişi başı milli geliri yüzde 34 artırdık. Bu teknoloji merkezleri de aynı şeyi sağlayacak. Burada katma değerli ürünler geliştirilecek. Zeytin, üzüm yetmez. Bunun üzerine daha çok akıl, yükte hafif pahada ağır ürünler geliştirmemi lazım. Gelişmiş ülkeler neden fark yaratıyorlar? Bilgiyi sağlıyorlar. Bilgi şu anda en büyük güç haline geldi dünyada. Tanklar toplar güçlü olmak için yetmiyor. Bilgi üretebiliyorsanız ve katma değere dönüştürüyorsanız o zaman güçlüsünüz. Bu üssün amaçlarından birisi de bu.”

BU İLK ADIM

Son 15 yılda yapılan düzenlemelerle tam zamanlı AR-GE çalışan sayısını 29 binden 137 bine çıkardıklarını kaydeden Başbakan Yıldırım, “Aynı dönemde 6 bin olan özel sektör tam zamanlı çalışan sayısını 72 bine çıkardık. Eskiden AR-GE deyince devlet akla geliyordu, devletin bunu yaparak yol alması akılcı ve verimli değil. Özel sektöre yavaş yavaş geçiş yaptık. Kaynakları oraya aktardık. Bunun ne kadar önemli bir karar olduğunu gördük. 2003’te 5 teknopark vardı şimdi 77 tane. Teknoparklardaki toplam hasıla 82 milyar liraya ulaştı, ihracat 3,5 milyon dolara ulaştı. Bunları yeterli görmüyoruz. Bunlar ufak rakamlar ama bir yerden başlamak lazım. 2008 yılında başlattığımız AR-GE tasarım merkezlerinin sayısı 10 yılda bin 100 sayısının üzerine çıktı. 50 binden fazla AR-GE ve tasarım çalışanı istihdam edildi. İzmir Teknoloji Üssü, Türkiye’nin gelecek vizyonuna öncülük edecek bir projedir. Bu ilk adım. Hem başarısını kısa sürede ortaya koyacak hem de yeni adımların atılması için önemli vesile olacaktır” açıklamasında bulundu.

KALDIRAÇ VAZİFESİ GÖRECEK

İzmir Teknoloji Üssü projesinin İzmir’in potansiyelini bütünleyen dev bir projedir olduğunu kaydeden Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “İzmir’in sahip olduğu potansiyeli harekete geçiriyoruz. Dünyada parmakla gösterileceğine inandığımız projemiz, Türk bilim ve teknolojisinde kaldıraç vazifesi görecektir. Üsse ilişkin çalışmalarımız bir yıldan fazla süredir devam ediyor. Üste, küresel büyük yatırımcılar büyük ve orta ölçekli firmalar, laboratuvarlar ve sosyal donatılar yer alacak. Sadece ulusal değil uluslararası bir cazibe merkezi olacak. Toplamda farklı ölçeklerde 800 şirket, uzun vadede 40 binden fazla kişiye istihdam sağlanmasını planlıyoruz. Bir kısmı kamu, bir kısmı özel olmak üzere bir yılda 1,4 milyar TL yatırım gerçekleştireceğiz. Bu projenin ortağı tüm Türkiye’dir, İzmir’dir, bilim ve teknoloji şirketlerimizdir. Bilim merkezi teknoloji üssü ileri ticari sanayi ülkesi hedefine biraz daha yaklaşacaktır. Bütün mesele inanmak ve gayret göstermektir. Cephanelerimizi bilim ve teknoloji ile donatıyoruz. Bir yandan sanayide milli ve yerli dönüşümümüzü güçlendirirken diğer yandan sanayi ve teknoloji hamlemizi harekete geçiriyoruz” dedi.