TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Doğan: Lütuf değil görev

AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, Büyükşehir’in tarihi yerlere verdiği maddi desteklerine ilişkin, “Belediyelerin görevlerinden biri kentteki değerlere sahip çıkmaktır. Bu görevi yaparken size bütçe oluşturulmuştur. Bu bir lütuf değil görevleriniz arasındadır” dedi

Haber Giriş Tarihi: 17.09.2017 09:40
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Doğan: Lütuf değil görev

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi, eylül ayı 3’üncü oturumu İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu idaresinde gerçekleştirildi. Toplantının dilek ve temenniler kısmında söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, geçtiğimiz günlerde tarihi ve kültürel miraslara dikkat çekmek için İzmir Antik Smyrna Agora Meydanı’nda gerçekleştirilen meclis toplantısı için İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni önce tebrik etti ardından eleştiri yağmuruna tuttu. Doğan, “Kentin içler acısı halini yüksek kredi notları ve tarihi meclis tiyatrosuyla örtbas edemezsiniz. İzmir’in dramına artık bir son verin” diye konuştu.

ÖREN YERLERİ TARTIŞMASI

Eleştirilere yanıt veren Başkan Kocaoğlu, İzmir’de kazı çalışmalarına yılda 5 milyon lira destek verdiklerini ve “Hiç merak etiniz mi bu kazı işi kimin görevi diye? Kültür Bakanlığının görevi. Ne kimsenin gözünü ne de kaşını boyuyoruz kenti kalkındırmaya çalışıyoruz” dedi. Doğan ise, “Belediyelerin görevlerinden biri kentteki değerlere sahip çıkmaktır. Bu görevi yaparken size de bütçe oluşturulmuştur. Bu bir lütuf değildir, sizin görevleriniz arasındadır” dedi. Doğan’ın ardından tekrar konuşan Kocaoğlu, “Kültür Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı veya Başbakanlık parayı evinden mi getirip yatırım yapıyor? Acaba diğer bakanlar evinden mi getiriyor da İzmirlinin verdiği parayı harcıyorsun diye siyasi sataşma yapıyorsun. Bu ne ucuzluk” yanıtını verdi.

“GERÇEKLERLE ÖRTÜŞMÜYOR”

AK Parti Grubu olarak kentin tarihi bölgelerinde inceleme yaptıklarını söyleyen Doğan, “Yanı başımızdaki manzaraya baktığımızda vaat edilenlerin gerçeklerle örtüşmediğini görüyoruz. Önceki gün yaptığımız incelemede belediyemizin her zamanki gibi tadilat ve tamirat yapmaya dayalı günü kurtarma politikasında ne kadar başarılı olduğunu gördük. Köstebek yuvaları hummalı çalışma sonucu hızlıca düzeltildi. Umarız bu hizmetler İkiçeşmelik semtimize her zaman nasip olur. Eşrefpaşa Caddesi’nde hayata geçirilen cephe yenileme çalışmasında görüyoruz ki bu projede diğerleri gibi göz boyamaymış. Çok cici olacak sloganıyla hayata geçirilen Cici Park Projesi’nden geriye kalan manzara da pek iç açıcı değil. İpekyolu Düzenleme Projesi’nin de hüsranla sonuçlandığını görüyoruz. Belediyenin bizzat bu alanı çöplük olarak kullandığını üzülerek gördük. Ortaya çıkan manzara içler açısıdır” dedi.

“TURİSTLERE DE REZİL OLUYORUZ”

Büyükşehir’in bölgedeki projeleri üzerinden eleştirilerini sürdüren Doğan, “Bu manzaralar bizlere belediye parasının nasıl sokağa atıldığını gözler önüne sermektedir. Kadifekale surlarını aydınlatma projesi tamamlandı ama bakımsızlıktan dolayı kısa süre içerisinde karanlığa gömüldü ve aynı iş tekrar yapıldı. Tarih Projesi’nin can damarı olan Kemeraltı Çarşısı’nın kanalizasyon alt yapısı dahil her şeyi değişecek dendi ama çivi dahi çakılmadı. Cephe yenilemesi yapılan çarşıda binalar hala dökülüyor. Sadece İzmirli hemşerilerimize değil turistlere de rezil oluyoruz. 3,5 milyon kaynak ayrılmasına destek vermemize rağmen bu paranın da boşa gittiğine tanık olduk. Bu paralar boşuna mı harcandı? Balıkçılar Meydanı Projesi’ni bile iki sefer ertelemek zorunda kalan ve 5 yıldır bitiremeyen İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu beceriksizlikle daha ne kadar devam edecek merak ediyoruz. Biz artık plan, proje, reklam değil icraat görmek istiyoruz. Kentin içler acısı halini yüksek kredi notları ve tarihi meclis tiyatrosuyla örtbas edemezsiniz. İzmir’in dramına artık bir son verin” ifadelerini kullandı.

“KİM NE YAPMIŞ ONA BAKACAKSINIZ”

Doğan’ın eleştirilerine yanıt veren Başkan Kocaoğlu, şunları söyledi: “Konuşsam söz söz değil, konuşmasam yürek dayanmıyor. Tarihi bölgenin kalkınması için kim ne harcamış, ne özveride bulunmuş; Kültür ve Turizm Bakanlığı ne yapmış buna bakacaksın. ‘Biz bir şey yapmıyoruz, o zaman belediyenin yaptığını da karalayalım’ diye siyaset yapılmaz. Agora’yı kamulaştırmak 12 sene sürdü ve 38 milyon para harcadık. Oraya demir bir duvar yapalım dedik. Koruma altına alalım dedik ve projeyi yaptık. Duvarı yapmaya başladık. ‘Durun siz bu duvarı yapamazsınız’ dendi. Neden dedik?  ‘Tamam yaparsınız ama benim arazimi bırak’ dediler. O duvarı yaptık eskiden bakanlığın kamulaştırdığı yerin duvarı bile kaldı. Ona bile izin verilmedi. Bir adamı bir kere üter tecrübe kazanırsın. İki üç kere olunca enayi olursun biz de enayi olmamaya çalışıyoruz. TOKİ Uzundere’de yaptığı konutlardan bin 800 küsür tanesini Büyükşehir’e verecekti ve vatandaşlara tahsis edecektik. Bir gün TOKİ’ye çağırdılar ve dediler ki, ‘Bu heyelan bölgesinin değeri yokmuş. Ondan dolayı bu protokolden vazgeçiyoruz.’ Boynumuzu büktük, 75 milyon liraya bin 800 küsür daireyi aldık. Kimsenin burnunu kanatmadan vatandaşları Uzundere’ye yerleştirdik.”

“İZİN ALIN ELİNİZİ ÖPEYİM”

İzmir’de süren kazı çalışmalarına yılda 5 milyon lira destek verdiklerini açıklayan Başkan Kocaoğlu, “Hiç merak etiniz mi bu kazı işi kimin görevi diye? Kültür Bakanlığının görevi. İzmir’deki kazılara ne kadar para ayırıyor merak etiniz mi? ‘Peterson Köşkü’nü verin yapayım’ dedim, ‘Yok’ dediler. ‘Verin yapayım size olduğu gibi iade edeyim’ dedim. ‘Bu iş iyiymiş, bir enayi bulduk’ dediler. Verdiler, yapıyoruz, bittikten sonra teslim edeceğiz. Bizim amacımız tarihi eseri kurtarmaktır. Biz bu kente hizmet ediyoruz. Bunun iktidarı, muhalefeti olmaz. Şu kentin merkezi hükümetten bir iznini alın ben de sizin elinizi öpeyim. Burası yerel yönetim, benim kadar siz de yöneteceksiniz. Neyiz biz ya? Bugün ben varım yarın sen gelirsin. Göz boyamıyorum. Buradaki çoğu meclis üyesi orayı bilmiyordu ve basında tanıtılmış oldu. Ne kimsenin gözünü ne de kaşını boyuyoruz kenti kalkındırmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

“LÜTUF DEĞİL GÖREV”

Belediyenin görevlerinden birinin kentteki değerlere sahip çıkmak olduğunu savunan Doğan ise, “Buraya aktarılan paydan veriyorsunuz. Belediyelerin görevlerinden biri kentteki değerlere sahip çıkmaktır. Bu görevi yaparken size de bütçe oluşturulmuştur. Bu bir lütuf değildir, sizin görevleriniz arasındadır” dedi. Doğan’ın ardından tekrar konuşan Kocaoğlu, “2016 yılında hükümete gönderilen vergi 55 milyar lira. Yüzde 6’sını bul. Bize gelen para 2,800-3000 arasıdır. Ören yerlerini restore etmek belediyenin değil bakanlığın görevidir. Kültür Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı veya Başbakanlık evinden mi getirip yatırım yapıyor? Bunlar nereden getiriyor parayı. Bu siyaseti bilen bir adama hiç yakışmıyor. Ben evimden getirmedim; zaten o kadar param da yok. Acaba diğer bakanlar evinden mi getiriyor da İzmirlinin verdiği parayı harcıyorsun diye siyasi sataşma yapıyorsun. Bu ne ucuzluk” yanıtını verdi.

“TRAFİKTEN ADIM ATILMAYACAK”

Öte yandan Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nı Mithatpaşa Caddesi’ne bağlayan imar yolunun, inşaat yapımının belediye adına şartsız bağış talebinin kabulünün Başkan Kocaoğlu tarafından uygun bulunması oturumda gündeme geldi. Konuyla ilgili konuşan AK Partili Meclis Üyesi Ali Kökoğuz, “Her özel şirket kendi menfaatleri doğrultusunda böyle bir yer yapmayı talep ederse bunun sonu olmaz. Her vatandaştan ve AVM sahibinden bu şekilde talep gelirse bunu nasıl göğüsleyeceğiz? Bakın göreceksiniz orada trafikten adım atılmayacak. Hesapsız kitapsız işlerin kenti nereye götürdüğüne yönelik bir uyarı yapmak istedim” dedi. Kökoğuz’un eleştirilerine yanıt veren Başkan Kocaoğlu ise, şunları söyledi: “Yapılan şey nedir? Bir altgeçittir. Bir alt geçidin trafiğe ve kente ne zararı olacak? Böyle bir proje gelirse kim diye bakmaz uygunsa evet deriz ama uygun değilse de hayır deriz. Buranın imarını veren dönem bellidir. Burası Özdilek ile birlikte İnciraltı’nın iki tarafında yapılmış bir iştir. Bizim dönemimizin ve Ahmet Piriştina döneminin bu planla alakası yoktur.”

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.