TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kış aylarında ne yemeli?

Aralık ayının gelmesiyle birlikte kış iyiden iyiye kendini hissettirdi. Meyve ve sebze tüketimi sağlık açısından oldukça önemli. Peki, hangi gıdaları tüketmeliyiz? İşte bu sorunun cevabını sizler için araştırdık

Haber Giriş Tarihi: 26.12.2017 08:26
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Kış aylarında ne yemeli?

ONURHAN ALPAGUT-ÖZEL HABER

Kış aylarında havanın soğuması ile birlikte hastalıklara yakalanma riski de artıyor. Bu durumun sebeplerinin başında yaygın hastalıkların artması geliyor. Diğer bir sebep ise kapalı ortamlar ve yakın temas olarak gösteriliyor. Hastalıklara karşı, vücut direncini artırmak ve metabolizmayı güçlü kılmak için ne yapmalıyız, ne tüketmeliyiz? İşte bu sorunun cevabını veren Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Uzm.Dr. Onur Oral, önemli bilgiler sundu.

DEĞİŞİM BAŞLIYOR

Değişen mevsim koşulları sebebiyle vücudun farklı bir metabolik sürece girdiğini söyleyen Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Uzm.Dr.Onur Oral, “Metabolizma, yaz aylarındaki ısı,iklim, ışık dengesini daha farklı bir dönemde yaşamaya başlıyor. İlk değişken ısının düşmesi ile birlikte kış şartlarına adaptasyonu ile denge değişiyor. İç ısımızı sağlayan termogenes sistematiği 36.5 düzeyinde tutuyor. Bu ısı fonksiyonların normal halde devam etmesi için normal bir düzey. Kışın, dış ısının 0 düzeylerine yaklaşması, bu sistemin hızlanmasına neden oluyor. Bu durum bizi metabolik olarak daha aktif bir hale getiriyor. Katabolizma (yıkım) süreci kış aylarında artıyor. Bunun desteklenmesi için de Anabolizma (yapım) sürecinin de aynı oranda artması gerekiyor. Bunu da dengelemenin yolu beslenmeden geçiyor. Katabolizmada parçalanan ürünler bizim vücudumuza aldığımız besinlerdir. Anabolizmada kullanacağımız ürünlerde yine beslenmede alacağımız ürünlerdir. Beslenme, bizim metabolik işlemlerimizi etkileyen en önemli faktördür” dedi.

DOĞRU BESLENME

Kış aylarında beslenmenin yaz aylarına göre daha farklı olması gerektiğinin altını çizen Oral, “Çünkü; Termogenes ve metabolik fonksiyonlar değişkenlik arz eder. Buna uygun beslenme şeklinin de beslenmesi gayet normaldir. Bilindiği üzere karbonhidrat, lipit, protein, yağların dört ana grupta alınması ve buna ek olarak su ihtiyacımızın çok iyi dengelenmesi lazım. Kış aylarının temel bir sorunu da salgın hastalıkların artmasıdır. Kışın, değişen iklim şartlarında virüsler daha aktif olarak etkin hastalık yaratma şansına sahip olurlar. Kapalı ortamlarda salgın hastalıklar daha rahat yayılır. Örneğin; sınıflar, okullar, kantinler,kafeteryalar, metro, otobüs, ev ortamı salgın hastalıkların artıracaktır. Bu tehdide karşı direnç sistemimizin daha yüksek olması gerekir. Direnç sistemi, beslenmeden önemli boyutta etkilenir. Beslenme, ile hem direnç hem de metabolik sistem desteklenir” diye konuştu.

RİSKİ DÜŞÜRÜYOR

Yeterli ve dengeli beslenen kişilerin, kış aylarında daha az hastalığa yakalandığını söyleyen Oral, kış aylarında neler yenmesi gerektiği hakkında bilgilendirmede bulundu. Oral, “Temelde insanoğlu kış aylarında yağ ve şekere dönük beslenmeye yatkındır. Bunlar bizim enerji kullanım potansiyelimizdir. Yağ ve şekerden alınan enerji, kış aylarında daha etkin kullanılır. Bunların tüketimi kış aylarında refleks olarak artar. Bu sebeple biz aldığımız karbonhidrat ve lipitleri (yağ) ısı üretimini artırmak için kullanmalıyız. Direnç sisteminin artmasında vitaminlerin etkinliği yadsınamaz bir gerçektir. Özellikle Vitamin C, E, A direnç sistemini destekler. Hücrenin fonksiyonlarının korunmasında önem taşır. Yoğun miktarda alınmalıdır. Ülkemizde yaygın olan sebze ve meyvelerin tüketilmesi önem arz eder. Değişim düşünüyorsak, vitamin desteğini artırmalıyız. Dünya üzerinde genelde tablet şeklinde alınan vitamin formları, ülkemizde sahip olduğumuz doğal besin kaynaklarının zenginliğinden dolayı yiyecek yoluyla alınabilir. Daha etkindir” diye konuştu.

SEBZE VE MEYVE TÜKETİMİ

Mutfağımızda yeşil sebze ve meyvelerin eksik olmaması gerektiğini dile getiren Oral, “Beslenmede farklılık esastır. Mevsiminde doğanın bize sunduğu tüm meyve ve sebzeler tüketilmelidir. Aynı ürünler her gün yenmemelidir. Örneğin; kereviz, lahana,pırasa ve benzer sebzelerin beraberinde yeşil bitkilerin maydanoz, roka, dereotu soframızda salatada yoğun bir şekilde kullanılmalıdır. Bu şekilde direnç sistemimizi geliştirip, yaygın salgın hastalıklardan korunabiliriz” diye konuştu.

PROTEİNİN ÖNEMİ

Beslenmede proteinin önemine vurgu yapan Oral, “Hayvansal proteinler mutlaka kullanılmalıdır. Et,süt,yumurta, balık ve tavuk gibi zengin protein kaynaklarının sisteme sunulması önemlidir. Proteinlerin direnç sisteminde önemli bir yeri vardır. Hücre onarımı ve bölünmesinde payı olduğu gibi  çocuklarda büyüme sürecini de destekler. Çocuk ve yaşlı grubun iyi beslenmesi gerekir. Bu grupların direnç sistemi daha zayıftır. Kış aylarında yaygın hastalıklara açıktır” uyarısında bulundu.

KALORİ DENGESİ

İyi beslenme ile alınan ürünlerin işleme sokulması için fizik aktivitenin şart olduğunu belirten Oral, “Fizik aktivitenin, yaşama getirdiği katkı bir önemli bir gerçektir. Bir yaşam biçimi olarak hayatımızın parçası haline getirilmelidir” dedi. Sözlerini şu şekilde sonlandıran Oral, “Kış aylarında ihtiyaçtan fazla şeker ve yağ tüketimi obezite riskini tetiklemektedir. Artan şeker ve yağ tüketimi ihtiyacı aşırı tüketim refleksini de beraberinde getirir. Aynı kişi, hareketsiz bir yaşam biçimine sahipse, kilo alımı fazladır. Halk sağlığı açısından alınan ve yakılan kalori dengeli olmalıdır” dedi.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.