TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Kadının siyasete katılımında 83. yıl

İzmir Damlacık Lions Kulübü Kordon Otel’de anlamlı bir sunum gerçekleştirdi. Kadına seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 83. yılında Yönetim Bilimci Elfin Tataroğlu, “Kadının Siyasete Katılımı, Sorunlar ve Çözümler” konulu sunumuyla katılımcılara hitap etti

Haber Giriş Tarihi: 07.12.2017 08:18
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Kadının siyasete  katılımında 83. yıl

SULTAN GÜMÜŞ

Önceki gün Kordon Otel’de saat 16.00’da gerçekleştirilen etkinlik, kadına seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 83. yılını anmak için düzenlendi. İzmir Damlacık Lions Kulübü tarafından organize edilen programda akademisyen, yazar ve yönetim bilimci Elfin Tataroğlu, “Kadının Siyasete Katılımı, Sorunlar ve Çözümler” konulu sunumuyla kadının birçok alandaki önemine değindi.

İlk olarak söz alan başlayan Damlacık Lions Kulüp Başkanı Şule Pınar Arık, kadına seçme ve seçilme hakkının tanınmasının 83. yılında yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk 83 yıl önce Türk Kadınına seçme ve seçilme hakkını teslim etmiştir. Bu hak bizlere birçok ülkeden önce verilmişti. Bize verilen bu hakkı gelecek nesillere koruyarak aktarmalıyız, sahip çıkmalıyız.”

Arık, “Toplantımıza İzmir Agora, Alaybey, Gündoğdu, Bahar Lions kulüpleri başkanları ve üyeleri de katkı ve katılımda bulunmuştur. Ayrıca 21. dönem İzmir Milletvekili Sayın Güler Aslan, Federasyon Başkanımız Hayri Tuna Yükselen, Konfederasyon Başkan Yardımcımız Nasuhi Öndersev, Federasyon Başkan 2.Yardımcımız Kemal Çenberci ve görevlilerin de toplantımızda bulunması bizlere güç vermiştir” diyerek sözlerini tamamladı.

KADINA ŞİDETTEN, SİYASETE KATILIMA

Sunumuna başlayan Elfin Tataroğlu ise, “Kadına şiddetten, siyasete katılıma süren yolculuğumuz ironik olduğu kadar ilişkili de. Yani aslında kadının her alanda temsil hakkı arttıkça, mücadele gücünün ve toplumun duyarlılığının artacağı da bir gerçek. Sözü çok uzatmadan, kadınların siyasette varlığı adına karşılaşılan sorunlara ve bu sorunların çözümüne değinmek istiyorum” diyerek sorunlara yer verdi.

Tataroğlu sorunları maddeleyerek şöyle devam etti: “Türkiye’de kadınların siyasete eşit katılım ve temsili denildiğinde karşımıza çıkan ilk sorun kadınların siyasete katılımını destekleyecek tarihsel bir mirasın olmamasıdır. Önderimiz Gazi Mustafa Kemal’in ülkemizde kadınların her alanda erkeklerle eşit imkanlarda varlık göstermesi adına verdiği mücadele ne yazık ki yıllar içerisinde olumlu örneklerle taçlandırılamamış ve kadınların rol model olarak görebileceği, feyz alabileceği boyuta ve yoğunluğa taşınamamıştır. Toplumumuzdaki kültürel dokunun, sosyolojik yapının, toplumsal değerlerin de önemli derecede etkisiyle cinsiyet eşitliği bilinci gelişememiş, kadınlar kendilerine biçilen rol çerçevesinde hareket etmeye zorlanmıştır. Erkek egemen siyasal yapı kadına, ‘elinin hamuruyla’ erkek işlerine karışmaması gerektiğini vurgulamış, eğer siyasete giriyorsa da vitrin görevi üstlenecek, uyumlu, yabancı dil bilen, ama siyasal deneyimi düşük profili tercih etmiştir. Bu ağırlıklı olarak profesyonel siyasetçilerin tercihidir. Araştırmalar göstermektedir ki seçmenin yüzde 82’si siyasette kadın görmeyi istemektedir. Cinsler arası eşit temsil açısından kadın varlığına baktığımızda kamu kurumlarında, bürokraside, yargı organlarında, üniversitelerde oran yüzde 20-25’leri bulurken siyasette yüzde 10 civarına düşmektedir. Yine de kamu tepe yönetimlerinde kadınlar hala daha varlık göstermekte zorlanmaktadırlar. Toplumsal cinsiyet rolü kadınların siyasette üstlendiği görevlere de sirayet etmektedir. Siyasetin temel dinamikleri olan dış politika, ekonomi, milli güvenlik ve mali politikalar gibi konularda öncül kadınlar göremezken, çocuk, aile, kadın, engelliler gibi alanlarda kadınların daha ‘makbul’ olduğuna tanıklık etmekteyiz. Üstelik söz konusu kariyer ve liyakat olduğunda kadınların erkeklere oranla daha yüksek kriterlerle değerlendirildiği, tüm bunların sonucunda yine de ‘cam tavan’ etkisinden kurtulamadıklarını da söyleyebiliriz. Kadının siyasete katılımının çok sıkıntılı olduğu ülkemizde seçilen/atanan kadınların örgüt geçmişi olmaması, siyasal deneyimi düşük olması, örgütte varlık göstermek için mücadele eden kadınların direncini kırmakta, siyasete katılım ve devamlılık oranını düşürmektedir. Benzer şekilde kadın kollarının hala yardımcı kol görevi görüyor oluşu, ana politik hatta katılım güçlüğü, örgütte çalışan kadınların motivasyonunu ve inancını düşürmektedir. Elbette ki en önemli sorunlardan biri de siyasetin maddi imkanlara bağlı bir uğraş olmaktan henüz kurtulamamış olmasıdır. Çoğunlukla bürokrat, öğretmen, avukat, işçi, akademisyen, doktor meslek gruplarından gelen kadınların iş adamlarıyla ve maddi yönden kuvvetli erkek adaylarla eşit imkanlarda bir mücadeleye girmesi adaletsiz bir yarışın ilk sinyalidir. Ayrıca siyasetin erkekleşmesi, kahvelerde geç saatlere kadar süren toplantılar, olumsuz çalışma koşulları kadınları zorlayan bir başka unsur olarak ortaya çıkmaktadır. Yine yapılan araştırmalar göstermektedir ki siyasette kadın görmek isteyen seçmen, ‘eşinizi siyasete sokar mısınız?’ denildiğinde çoğunlukla ‘hayır’ yanıtını vermektedir. Bu tablo Anadolu’nun geniş bir kesiminde erkek ilçe yöneticilerinin ve milletvekili eşlerinin dahi partiye üye yapılmadığı gerçeğiyle pekişmektedir.”

Tataroğlu, “Cumhuriyet devriminin mimarı, önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye’de kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımasının 83. yılını idrak ettiğimiz bu günlerde kendisini bir kez daha sevgiyle, özlemle ve saygıyla anıyoruz” diyerek konuştu.

Kulübün kurucu üyelerinden, 21. Dönem Milletvekili Güler Aslan ise siyaset yaşamına dair hatıralarını anlattı.

 

 

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.