Sokaktan sanata

ONURHAN ALPAGUT-ÖZEL HABER

İzmir Örnekköy’de yaşayan ev hanımı Gönül Yalçın, çöpe atılacak malzemelerden ortaya bir sanat eseri çıkarıyor. Bir çocuk annesi olan ve eşiyle birlikte küçük bir bakkalı işleten Gürcan Yalçın, kemikleri evinde boyayarak bir sanat şaheserine dönüştürüyor. Bu fikrin aklına çorba yaparken geldiğini anlatan Yalçın, “Oğlum evde resim yaptığı için ona çok imreniyordum. Ben de zaman zaman evde elime kağıdı alıp bir şeyler çiziyordum. Sonra oğlum Baran’a kemik suyundan çorba yaparken bir anda bu kemiklerin güzel ve şekilli olduğunu fark ettim. Sonra bunları boyamaya başladım. Sonuçta da böyle bir şey meydana geldi” dedi.

YAPMASI HAYLİ ZOR

Hayvan kemiklerini boyamanın yanı sıra ahşap taşlar ve farklı materyalleri de boyadığını söyleyen Yalçın, kemiklerini evladı gibi sevdiğini bu sebeple satmadığını söyledi. Yalçın, “Bu kemiklerin üzerinde çalışmalar gerçekleştiriyorum. En büyük hobim. Saatlerce uğraşıyorum. Oldukça zahmetli bir iş. Önce kemikleri kaynatıyorsunuz. Üzerindeki etleri sıyırıyorsunuz. Bunları bulaşık makinesinde iyice yıkıyorum. Eğer temiz olmadıysa tekrar tekrar atarak defalarca yıkayarak bakıyorum. Sonra kemikleri iyice deterjanlı su ile tekrar kaynatarak dezenfekte ediyorum. Dışarıda kemikleri kurutuyorum. Kurumasının ardından önce bir astar boya çekiyorum. Arkasından ana boya ile üzerinden geçiyorum. Daha sonrası ise vernikliyorum ve üzerini çiziyorum. Kemiklerin üzerinde sadece akrilik boya kullanıyorum. Onun arkasında boncuklar ile süslüyorum. En son olarak da asetat kalem ile kemiklerin üzerine motifler çiziyorum” dedi.

KATKI SAĞLIYOR

Etrafta bulduğu her şeyi değerlendirdiğini söyleyen Yalçın, “Hayvan kafalarını sağdan soldan topluyorum. Taşları topluyorum. Boyuyorum. İstediğim her şeyi üzerlerine uyguluyorum. Evimin bir köşesine koyuyorum. İsteyen olursa hediye ediyorum. Bazen de olursa satıyorum. Bu tamamen içimden gelen bir şey.. Ben artık onlarla bütünleştim. Birkaç haftadır ahşapla uğraşıyorum. Aileme bütçeme katkıda bulunuyorum. Ama kemiklerime asla kıyamıyorum. Satmıyorum. Onlar salonumun bir köşesinde. 8 tane yaptığım kafa var. Diğerleri kaval kemiği” diye konuştu.

EN BÜYÜK HAYALİ

Yaptıklarını sergilemek istediğini söyleyen Yalçın, “Bu benim en büyük hayalim. Bir sergi açabilirim. Kesinlikle istiyorum. Yaptıklarımı birileri görsün en büyük dileğim. Dört senedir sürekli üretiyorum. Bir ürünün ortaya çıkması 7-8 saati alabiliyor. Oldukça zahmetli bir iş. Çevreden ilginç bulanlar oldu. Bu da beni şevklendirdi. Ömrüm boyunca bunu geliştirerek devam ettirmek istiyorum. İleride kemik oyma üzerine ders almak istiyorum” dedi.