Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü öğretim üyeleri Prof.Dr. Şükrü Beşiktepe ve Prof.Dr. Gökdeniz Neşer, İzmirde yaşanan deniz kabarmasını değerlendirdi
Haber Giriş Tarihi: 21.01.2018 08:10
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
İzmirde geçtiğimiz perşembe günü etkili olan fırtına ve ardından ortaya çıkan deniz kabarması, tüm dikkatleri küresel ısınmaya çekti. 4 metreye yükselen dalga boyu ve hızı saatte 103.3 kilometreye kadar çıkan rüzgar, İzmirlilerin yüreğini ağzına getirirken, uzmanlardan sürpriz bir çözüm geldi. Uzmanlar, Körfezde açılacak sirküasyon ve navigasyon kanallarının, deniz seviyesindeki yükselmeyi önleyebileceğini belirtti.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Kent yaşamını olumsuz etkileyen deniz kabarmasının küresel iklim değişikliğinin bir sonucu olduğunu belirten DEÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Şükrü Beşiktepe, İzmirde 20 yılda bir gözlenen bir olayı son dönemde 5 yılda bir gözlemleye başladıklarını bildirdi. 2012 yılında da benzer bir olayın yaşandığına dikkat çeken Beşiktepe, Şiddetli rüzgarlar Ege Denizi sularını Körfezin içine yığmakta ve dolayısıyla deniz seviyesini yükseltmekte. Bununla beraber atmosfer basıncı o gün 20 saatte 30 milibar birden düştü. Bu düşüş de deniz seviyesinin yükselmesine neden oldu. İZSU ile birlikte Körfezin beş noktasına kurduğumuz meteorolojik ölçüm istasyonlarından aldığımız verilerle bu bilgilere ulaşıyoruz. Bu olay iklim değişikliğinin bir neticesidir dedi.
KÖRFEZE GİREN SU ÇIKAMIYOR
Deniz kıyısına set çekilme ya da Körfezde suyun kalış süresini azaltma gibi yöntemlerin çözüm olarak değerlendirilebileceğini söyleyen Prof.Dr. Şükrü Beşiktepe, Ancak Kordona duvar çekilmesi pek mantıklı değil. İZSU tarafından düzenlenen Küresel İklim Değişikliği sempozyumunda pek çok konuyu masaya yatırmıştık. İzmir Büyükşehir Belediyesinin TCDD işbirliği ile açmak istediği sirkülasyon ve navigasyon kanalı, bu anlamda çok önemli. Bu kanallar açıldığında, İzmir Körfezinde suların kalış süresi azalacak. Bu da su baskınlarının önüne geçebilir. Çünkü İzmir Körfezinin yapısı nedeniyle içeri giren su çıkamıyor. Bu nedenle iç Körfez ile orta Körfez arasındaki eşiğin kaldırılması lazım. İzmir, iklim değişikliği nedeniyle bu tür olayları sık sık görmeye başlayacak. Açılacak sirkülasyon ve navigasyon kanalları, denizin kabarması nedeniyle yaşanan su baskınlarına karşı çözüm olabilir diye konuştu.
GÜÇ BİRLİĞİ VURGUSU
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gökdeniz Neşer ise iklim değişikliğine uyum çabalarının, öncelikle yörede hızla değişen dinamikleri iyi anlamaya ve doğru tanımlamaya bağlı olduğunu belirterek, İZSU bu konuya duyarlılığını, 2014 yılında düzenlediği Kıyı Kentlerinde İklim Değişikliğinin Etkileri başlıklı uluslararası kongrede de ortaya koymuştu. Uygulamaya koyduğu projelerle de bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. Körfez çevresine kurduğumuz hava ve deniz koşullarını anlık ölçümleyen beş ayrı istasyondan elde ettiğimiz verileri yine anlık olarak yorumlayan modeller geliştirmekteyiz. İç Körfezin aşırı sığlaşmasının önüne geçmek ve bu sığlaşma nedeniyle yavaşlayan akıntıları güçlendirerek giren suları hızla açığa yönlendirmek için tarama çalışmalarının önemine vurgu yapmakta yarar var. Bu noktada gerek İZSUnun, gerekse TCDDnin çalışmaları büyük yarar üretecektir. İklim değişikliğine uyum güç birliği gerektirir. Herkes elinden gelenin en iyisini yapmalı. Örneğin İzmir Büyükşehir Belediyesinin karbon emisyonunu düşürmeye yönelik proje ve yatırımları bu açıdan çok önemli değerlendirmesinde bulundu. n İHA/İZMİR
İKİ KANAL BİRDEN AÇILACAK
Körfezdeki sığlaşmanın önüne geçmek ve yeniden yüzülebilir hale getirmek isteyen İzmir Büyükşehir Belediyesinin İzmir Limanı işletmecisi TCDD ile birlikte yürüttüğü İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon Projesi iki ayrı kanal öngörüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, Körfezin kuzey aksında 13.5 kilometre uzunluğunda ve 8 metre derinliğinde bir sirkülasyon kanalının açılabilmesi için hazırlıklarını sürdürüyor. TCDD ise projeye göre, Körfezin güney aksında 12 kilometre uzunluğunda ve 17 metre derinliğinde bir navigasyon (liman yaklaşma) kanalının taramasını yapacak. Güney aksı boyunca açılacak kanal ile Körfeze temiz su girişi artacak. Kuzey aksında oluşturulacak sirkülasyon kanalı da, bu bölgedeki akıntı hızlarını artıracak. Su kalitesi ve biyolojik çeşitlilik iyileştirilecek. Aynı zamanda İzmir Limanının kapasitesi artacak ve yeni nesil gemilere de hizmet vermeye başlayacak.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü öğretim üyeleri Prof.Dr. Şükrü Beşiktepe ve Prof.Dr. Gökdeniz Neşer, İzmirde yaşanan deniz kabarmasını değerlendirdi
İzmirde geçtiğimiz perşembe günü etkili olan fırtına ve ardından ortaya çıkan deniz kabarması, tüm dikkatleri küresel ısınmaya çekti. 4 metreye yükselen dalga boyu ve hızı saatte 103.3 kilometreye kadar çıkan rüzgar, İzmirlilerin yüreğini ağzına getirirken, uzmanlardan sürpriz bir çözüm geldi. Uzmanlar, Körfezde açılacak sirküasyon ve navigasyon kanallarının, deniz seviyesindeki yükselmeyi önleyebileceğini belirtti.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Kent yaşamını olumsuz etkileyen deniz kabarmasının küresel iklim değişikliğinin bir sonucu olduğunu belirten DEÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Şükrü Beşiktepe, İzmirde 20 yılda bir gözlenen bir olayı son dönemde 5 yılda bir gözlemleye başladıklarını bildirdi. 2012 yılında da benzer bir olayın yaşandığına dikkat çeken Beşiktepe, Şiddetli rüzgarlar Ege Denizi sularını Körfezin içine yığmakta ve dolayısıyla deniz seviyesini yükseltmekte. Bununla beraber atmosfer basıncı o gün 20 saatte 30 milibar birden düştü. Bu düşüş de deniz seviyesinin yükselmesine neden oldu. İZSU ile birlikte Körfezin beş noktasına kurduğumuz meteorolojik ölçüm istasyonlarından aldığımız verilerle bu bilgilere ulaşıyoruz. Bu olay iklim değişikliğinin bir neticesidir dedi.
KÖRFEZE GİREN SU ÇIKAMIYOR
Deniz kıyısına set çekilme ya da Körfezde suyun kalış süresini azaltma gibi yöntemlerin çözüm olarak değerlendirilebileceğini söyleyen Prof.Dr. Şükrü Beşiktepe, Ancak Kordona duvar çekilmesi pek mantıklı değil. İZSU tarafından düzenlenen Küresel İklim Değişikliği sempozyumunda pek çok konuyu masaya yatırmıştık. İzmir Büyükşehir Belediyesinin TCDD işbirliği ile açmak istediği sirkülasyon ve navigasyon kanalı, bu anlamda çok önemli. Bu kanallar açıldığında, İzmir Körfezinde suların kalış süresi azalacak. Bu da su baskınlarının önüne geçebilir. Çünkü İzmir Körfezinin yapısı nedeniyle içeri giren su çıkamıyor. Bu nedenle iç Körfez ile orta Körfez arasındaki eşiğin kaldırılması lazım. İzmir, iklim değişikliği nedeniyle bu tür olayları sık sık görmeye başlayacak. Açılacak sirkülasyon ve navigasyon kanalları, denizin kabarması nedeniyle yaşanan su baskınlarına karşı çözüm olabilir diye konuştu.
GÜÇ BİRLİĞİ VURGUSU
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Gökdeniz Neşer ise iklim değişikliğine uyum çabalarının, öncelikle yörede hızla değişen dinamikleri iyi anlamaya ve doğru tanımlamaya bağlı olduğunu belirterek, İZSU bu konuya duyarlılığını, 2014 yılında düzenlediği Kıyı Kentlerinde İklim Değişikliğinin Etkileri başlıklı uluslararası kongrede de ortaya koymuştu. Uygulamaya koyduğu projelerle de bu konudaki çalışmalarını sürdürüyor. Körfez çevresine kurduğumuz hava ve deniz koşullarını anlık ölçümleyen beş ayrı istasyondan elde ettiğimiz verileri yine anlık olarak yorumlayan modeller geliştirmekteyiz. İç Körfezin aşırı sığlaşmasının önüne geçmek ve bu sığlaşma nedeniyle yavaşlayan akıntıları güçlendirerek giren suları hızla açığa yönlendirmek için tarama çalışmalarının önemine vurgu yapmakta yarar var. Bu noktada gerek İZSUnun, gerekse TCDDnin çalışmaları büyük yarar üretecektir. İklim değişikliğine uyum güç birliği gerektirir. Herkes elinden gelenin en iyisini yapmalı. Örneğin İzmir Büyükşehir Belediyesinin karbon emisyonunu düşürmeye yönelik proje ve yatırımları bu açıdan çok önemli değerlendirmesinde bulundu. n İHA/İZMİR
İKİ KANAL BİRDEN AÇILACAK
Körfezdeki sığlaşmanın önüne geçmek ve yeniden yüzülebilir hale getirmek isteyen İzmir Büyükşehir Belediyesinin İzmir Limanı işletmecisi TCDD ile birlikte yürüttüğü İzmir Körfezi ve Limanı Rehabilitasyon Projesi iki ayrı kanal öngörüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, Körfezin kuzey aksında 13.5 kilometre uzunluğunda ve 8 metre derinliğinde bir sirkülasyon kanalının açılabilmesi için hazırlıklarını sürdürüyor. TCDD ise projeye göre, Körfezin güney aksında 12 kilometre uzunluğunda ve 17 metre derinliğinde bir navigasyon (liman yaklaşma) kanalının taramasını yapacak. Güney aksı boyunca açılacak kanal ile Körfeze temiz su girişi artacak. Kuzey aksında oluşturulacak sirkülasyon kanalı da, bu bölgedeki akıntı hızlarını artıracak. Su kalitesi ve biyolojik çeşitlilik iyileştirilecek. Aynı zamanda İzmir Limanının kapasitesi artacak ve yeni nesil gemilere de hizmet vermeye başlayacak.
Son Girilen Haberler
DEÜ 6 proje ile Türkiye’nin zirvesinde yer aldı
Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) 1001 – ‘Cumhuriyetimizin 100. Yılı Özel Çağrısı’na yapılan başvurular neticesinde destek almaya hak kazanan projeler belli oldu. Türkiye’nin saygın yükseköğretim kurumlarından birisi olan Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), 6 proje desteği ile Türkiye birincisi olarak önemli bir başarı elde etti
TED Aliağa Koleji'nde işten çıkarma: Sendika ve veliler birlikte mücadele ediyor
İzmir'in Aliağa ilçesinde bulunan TED İzmir Aliağa Koleji'nde, kurumun maaş politikasına karşı tepkiler artıyor. Yaşadıkları stres, sıkıntı ve geçim kaygısı nedeniyle hasta olan 22 öğretmenden biri, okul yönetimi tarafından işten çıkarıldı. Öğretmenin raporunun "Fenni olarak uygun olmadığı" iddiasıyla gerekçelendirilen bu karar, sendika ve velilerin tepkisini çekti
Kadro revizyonu devam ediyor: Tugay’dan iki yeni atama
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın kadro revizyonu çalışmaları devam ederken İZELMAN A.Ş. ve İZTARIM A.Ş.’ye yeni genel müdürler atandı.