Yaşamı renklendirenler

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER

“Sadece eleştirmek için değil değiştirmek için varız” diyerek yıllardır yollarına devam eden İzmir Müzisyenler Derneği (İMD) çok dilli korosu ile her perşembe aktivitelerine devam ediyor. Dernek olarak yeri geldi bazı olaylara tepki göstermek ve kınamak amaçlı sokaklarda çaldılar, yeri geldi Batman gibi daha birçok şehre ‘Oyuncak Köprüsü’ projesi ile oyuncak götürerek köy çocuklarının umudu oldular ve yeri geldi ‘Kapılar Dayanışma Evi’ni kurarak ‘Yeryüzü Sofrası’, ‘Kardeşlik Köprüsü’ gibi daha birçok proje ile ötekileştirilen mülteci vatandaşların ilk kapısı oldular. Şimdi gelin renge renk katan ve binlerce renk olmayı amaçlayan derneğimizin her perşembe yapmış olduğu çok dilli korosunu daha yakından tanıyalım…

PERŞEMBELERİ DAHA BİR GÜZEL…

İMD’de her gün güzel, ama Perşembe günleri daha bir güzel. Enstrüman çalanlar, öğrendiklerini deneyenler, dostça tavsiyeler her köşede. Sıcak sohbetlerle başlayan akşam, keyifli koro çalışmalarıyla devam ediyor. Ses alıştırmaları ve telaffuz çalışmasından sonra şarkıları öğrenmeye geçiyor müzik sevdalıları. Sadece Türkçe şarkılar da değil; Kürtçe, Arapça, Zazaca, İngilizce ve daha birçok dil eşlik ediyor kendi dillerine. Örneğin bu hafta çalışmalara katılan Suriyeli dostlar koroya yeni katılan diğer arkadaşlara ‘Bin-el Şelebiya’ şarkısını öğretmek için yardımlarını esirgemedi. Ayrıca Basmane’de bulunan Toplum Gönüllüleri Vakfı Gençlik Merkezi yetkilileri de derneği ziyarete geldiler, yaptıkları çalışmaları dernek üyeleri ile paylaştılar, daha sonra yapacakları ortak projelere dair görüş alışverişinde bulundular. Bu paylaşımların ardından TOG üyeleri de koroya katılarak o hiç bilmedikleri şarkıları hep bir ağızla söylemeye başladılar.

KURSLAR VERİLİYOR

‘Hayat paylaştıkça güzel, hayat dostlarla güzel, hayat müzikle güzel’ anlayışıyla ilerleyen İMD’nin başlıca amacı ise müzisyenlerin toplum faaliyetlerinin etkinleştirilmesi ve geliştirilmesini sağlamak, bu konuda çalışmalar yapan kişi ve kuruluşlara destek vermek, müzisyenlerin birlik ve beraberliğini karşılıklı yardımlaşma ve dayanışma duygusu ile geliştirmek. Bunları belirten ise İMD Yönetim Kurulu Başkanı Oktay Çaparoğlu. Sadece derneğin başkanlığını yapmakla kalmayan Çaparoğlu; saz, darbuka, erbane ve daha birçok müzik aleti ile söylediği türkülere ve söylenen türkülere eşlik ediyor, bu enstrümanları hevesli olan diğer katılımcılara da elinden geldiğince öğretmeye çalışıyor. Bir tek enstrüman öğreten kendisi değil. Tıpkı onun gibi birkaç hocayla daha kurslar veriliyor ve tabiri caizse kursa katılan öğrenciler kurs sonunda boynuz kulağı geçmiş dedirtiyor. Tabi, derneğin başlıca amaçlarından biri de bunu sağlayabilmek.

ÇOCUK ŞARKILARINA OLAN İHTİYAÇ

Sadece müzik yapmakla kalmadıklarını, geliştirdikleri sosyal sorumluluk projeleriyle de yaşamı anlamlı kılmaya çalıştıklarını vurgulayan Çaparoğlu, çocuk şarkılarının tehlikeli yanlarını esas alarak çocuklar için daha umut verici şarkıların ve şiirlerin söylenip - yazılması gerektiğini aktardı. Çocuklarımızın kendi dünyaları içerisinde özgürlük ve eşitliğe söyleyebilecekleri şarkılar olması gerektiğini belirten Çaparoğlu, “Çocukluğumuzda öğrendiğimiz şarkılar gölgeden bile daha sıkı takip eder yaşamımızı. Fakat hepimiz genellikle zorla ezberletilmiş, çocuk dünyası ile alakası bulunmayan şiirleri ve şarkıları hatırlarız. Bunu eleştirmek ve daha da önemlisi değiştirmenin zamanı bizlerin çocukluğu açısından çoktan geçmiştir belki ama yeni neslin yeni dilini ve toplumsal ihtiyaçlarının kesişme noktasında bestelenen çocuk şarkılarına olan ihtiyaç hâlâ derinlerde durmaktadır. Çocukların sokaklarda özgürce koşabilmesinin ve oyunlar oynayabilmesinin baş düşmanı olan sömürü ve savaş sistemi kendi karanlık kültürünü çocuk şarkılarına da sürekli olarak aşılar. Özgürlük ve eşitliğin acil bir ihtiyaç olduğunun, istatistiklerden dahi rahatlıkla görüldüğü bu zamanda bizim çocuklarımızın kendi dünyaları içerisinde özgürlük ve eşitliğe söyleyebileceği şarkılar olmalı” dedi.

MUTLU BİR HAYAT DÜŞÜ

İzmir Müzisyenler Derneği olarak, kuruldukları günden bu yana hayatın her alanına, tüm toplumsallıklara müzik katmaya çalıştıklarını kaydeden Çaparoğlu, “Bizi takip edenler bilirler, bir gün MS Hastaları derneğinde, ertesinde Huzurevi’nde, çocuk ıslah evlerinden çocuk hastanelerine, hakkını arayan işçilerin eylemlerinden, demokrasi isteyen milyonların taleplerini müziklemeye, mahallelerde kurslar yapmaktan, çocuk koroları kurmaya kadar pek çok ‘gerekli ama yeterli olmayan’ fiili yerine getirdik. Kimileri bunların gereksiz olduğunu söyledi, durdu. Fakat bugün, hepsinin mutlu bir hayat düşümüzde bize geri döneceğine eminiz. ‘Bilmiş Çocuğun Şarkıları’, Halkevleri’nin yoksul mahallelerde yürüttüğü Yaz Okulu çalışmalarında kullanılmak üzere 20 şarkılık bir repertuvar olarak hazırlandı. Şarkılar 1 yıllık bir süre içerisinde okullarda, mahallelerde, cemevlerinde ve derneklerde çocuklarla yapılan çalışmalarda öğretildi. Çocuklardan alınan dönüşler sonucu seçildi ve yeniden düzenlendi. Hareketlerin eşlik ettiği bu şarkılar 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde binlerin karşısına çıktı” diye konuştu.

EMEKÇİ KADINLAR İÇİN… 

İMD, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününe de kayıtsız kalmadı. Dernek gönüllüsü olan flüt öğrencileri Bandista Müzik Topluluğu’na ait ‘Olur Olmaz’ adlı şarkıyı yorumladı. Şarkı için ekşi sözlükte geçen paylaşım ise şu şekilde: “Türkiye’deki feminist hareketin 90’lı yılların sonunda ürettiği bir slogandan yola çıkan bu şarkı gündelik olana yerleşmiş erkek egemenliğe, cinsiyetçiliğe ve dayattığı ‘ev işi’ne, baskının, ahlakçılığın, şiddetin ve sömürünün alanı olarak ‘çekirdek aile’ye muzip bir karşı duruştur. İsyanda olduğu gibi, tarihimizi yazmaya, mücadeleye, sokağa, meydana, örgütlenmeye bir çağrıdır.” Dernek, 8 Mart günü Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi tarafından organize edilen, Suriyeli Mültecilerle Dayanışma Derneği ile Suriyeli Yazar ve Edebiyatçılar Derneği'nin de katıldığı ‘Türkiyeli ve Mülteci Şair Kadınlar’ konulu etkinliğe de katıldı. Bu kapsamda İMD gönüllüleri; toplumsal cinsiyet eşitsizliği karşısında durmak için kadınların müzikle ve yaşamla daha fazla buluşması gerektiğine inanıyor.