TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#dünya

dünya haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, dünya haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Türkiye'den dünyaya Sevgililer Günü ihracatı Haber

Türkiye'den dünyaya Sevgililer Günü ihracatı

Antalya'daki seralarda üretilen kesme çiçekler, ocak ayının son haftalarında başlayan "Sevgililer Günü" hareketliliğinde, yurt dışı satışları için hazırlandı. Dünyanın dört bir yanındaki sevgililer için özel olarak hazırlanan renkli kesme çiçek koleksiyonları, paketlenerek yola çıktı. İç piyasaya yönelik üretim ise seralardaki yoğun çalışmalarla devam ediyor. Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Dumancı, Sevgililer Günü için yurt dışına yönelik siparişlerini tamamladıklarını belirtti. Sevgililer Günü için yapılan ihracatın değerinin 7 milyon dolar olduğunu ifade etti. Ahmet Dumancı, özel gün için 70 milyon dal çiçeği ihraç ettiklerini ve bunun karşılığında 7 milyon dolarlık bir döviz girdisi sağladıklarını belirtti. Geçen yılla benzer seviyelerde ihracat gerçekleştirdiklerini ifade eden Dumancı, "Yurt dışı satışlarında Avrupa ülkeleri öncelikli olarak geliyor. İngiltere ve Hollanda, büyük bir bölümünü satın alıyor. Bunların yanı sıra Romanya, Rusya, Ukrayna, Azerbaycan, Kazakistan gibi ülkelerden de ciddi talepler alıyoruz" dedi. Dumancı, çiçek sektörünün Sevgililer Günü, Anneler Günü, Kadınlar Günü gibi özel günlerde daha aktif olduğunu vurgulayarak, her özel güne uygun farklı renklerde üretim yapıldığını açıkladı. 14 Şubat'a özel olarak kırmızı ağırlıklı üretim yapıldığını belirten Dumancı, "İhracatta en önemli ürünümüz karanfil. Sevgililer Günü için üretimin yüzde 60'ı kırmızı karanfil üzerine yoğunlaştı. Sevgiyi ifade ettiği için 14 Şubat'ta daha çok kırmızı renk tercih ediliyor" şeklinde konuştu. Dumancı, sera ve yayla üretimiyle 12 ay boyunca yurt dışı satışı gerçekleştirebildiklerini ve sektör olarak bu yıl 180 milyon dolarlık ihracat hedeflediklerini ekledi.

Marmaris'te turizm hareketliliği başladı Video Galeri

Marmaris'te turizm hareketliliği başladı

Havaların ısınmasıyla birlikte turizm beldelerinde de sezon hareketliliği başlarken, doğası, denizi, eğlence aktiviteleri ve güvenli turizm belgeli otelleri ile popüler tatil yerleri arasında yer alan Marmaris'te de rezervasyonlar Haziran ayı itibariyle yükselişe geçti. Sezonun çok daha hareketli devam edeceğini umut ettiklerini belirten turizmciler ise sezona hazır olduklarını belirttiler. İlçede 12 ay boyunca turizm faaliyetlerini sürdüren beş yıldızlı bir otelin yöneticilerinden Ümit Kızıl "15 Mart itibari ile sezonu açmıştık, biz normalde sürekli açık olan bir tesisiz. 2023 seçim sürecinde bir belirsizlik yaşanmıştı ancak doluluk oranlarımız şimdi yüzde 60-70'leri bulduk. Artık bundan sonraki dönemde full olmasını bekliyoruz." diyerek Marmaris'in sadece otelleri ve gece hayatı eğlenceleri ile değil, doğası, yemek kültürü ve koylarda açılan tesisleri ile de görülmesi gerekken bir kent olduğuna dikkat çekti. "Deprem, turizm sezonunu geciktirdi" Marmaris'te butik otel işleten Ayşe Nurdan Aras, deprem nedeniyle bu yıl turizm sezonunun geciktiğini belirterek "Depremden sonra depremzedeleri ağırladık. 1 Nisan itibariyle turizm kapsamında misafirlerimizi beklemeye başladık. Lakin depremzedelerin burada olması ve seçimler dolayısıyla turizm sezonu gecikmeli olarak başladı. Buna rağmen küçük işletmeler olarak da sezon hazırlıklarımızı tamamladık" diye konuştu. Bazı olumsuzluklara rağmen Marmaris'te turizm sezonunun erken başladığını ve 17 Mart itibariyle İngiltere'den Dalaman'a turistleri taşıyan uçak inerek turistlerin otellere giriş yaptığını belirten Marmaris Ticaret Odası Başkanı Süleyman Mutlu Ayhan "Nisan ayı sonu itibariyle Marmaris ilçe tarihindeki en yüksek doluluk oranlarını yakaladık. Mayıs ayındaki seçimlerden dolayı beklediğimiz düşüşü yaşadık. Ancak rezervasyonlarda Haziran ayından itibaren yükseliş trendine girdik" dedi. "Sadece Dalaman'a Kasım ayına kadar 2 milyon turist inişi bekliyoruz" Marmaris turizmi açısından tarihteki en yüksek koltuk arzlarından birisinin gerçekleştiğini belirten Marmaris Ticaret Odası Başkanı Ayhan, "Bu yıl itibarıyla yaklaşık 2 milyon yolcu, Kasım ayına kadar Dalaman Havalimanı'na iniş yapmış olacak. Bizim de çalışmalarımız yine bu yönde ilerliyor. Belediyemiz, Odamız, Dalaman Havalimanı ve İngiltere'nin en büyük tur operatörlerinden ve havayollarından olan bir firmayla yaklaşık 1 milyon TL bütçeli bir reklam kampanyası başlattık." diyerek Marmaris'te 2023 turizm sezonu için rekor beklediklerini söyledi. "Kültür ve tarih turizmi de önemli" İlçe merkezi ve kırsal mahallelerdeki tarihi antik kent kazılarına da desteklerinin sürdüğünü belirten Marmaris Ticaret Odası Başkanı Mutlu Ayhan "Biz Marmaris'te son yıllarda özellikle kültür turizmi konusunda çalışmalar yapıyoruz .Bu yıl Amos Antik Kenti kazıları 5. yılına girecek ve Temmuz ayı itibariyle tekrar kazı çalışmaları başlamış olacak. Yine aynı şekilde Pohenix Antik Kenti kazı çalışmaları da Temmuz ayı başından itibaren başlamış olacak" diyerek Marmaris'in 2023 turizm sezonundan umutlu olduğunu söyledi. İHA

Dünya peynir yarışmasında Dünya 3'üncü oldu Haber

Dünya peynir yarışmasında Dünya 3'üncü oldu

İLKSES Gazetesi İsveç Temsilcisi Mehmet Özer Yarışmada Norveç’in "Nidelman Blu" Peyniri  “Dünyanın En İyi Peyniri”  seçilirken altın madalya alarak birincilik koltuğuna otururken, Balıkesir’in Kirli Hanım Peyniri de jüri üyelerinin verdiği puanlar ile üçüncü olarak “Bronz Madalya” hak etti. 43 ülkeden 4502 peynir çesidinin katıldığı dünyanın en büyük peynir yarışmasında Balıkesir’in “Kirli Hanım Peyniri”nin Cumhuriyetimizin 100. yılında bronz madalya alarak Türk bayrağını Norveç'te dalgalandirarak Türkiye ye büyük mutluluk ve gurur yaşattı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin desteği ile yarışmaya katılan "Kirli Hanım" peynirinin gördüğü yakın ilgi ve elde edilen ödül ile Türkiye peynirciliği adına büyük bir başarı elde etti.  35 yıldır dünyanın farklı ülkelerinde düzenlenen Dünya Peynir Ödülleri farklı kökenlere, geleneğe, tat ve tarza sahip ülkelere özgü geleneksel peynirlerin uluslararası sahnede sergilenmesine, üretimlerinin korunarak devam etmesi için etkin rol üstleniyor. 2019 yılında Balıkesir şehrinin köklü peynir geçmişinin kayıt altına alındığı “50 Peynirli Şehir Balıkesir” kitabı ve uluslararası platformda kazandığı “Gourmand Awards” dünya birincilik ödülü ardından elde ettiği bu başarı ülkemiz ve Balıkesir’in dünya çapında tanıtımına vesile oldu. Ödüllü “50 Peynirli Şehir Balıkesir” kitabının yazarları Neşe Aksoy Biber ve Berrin Bal Onur İngilizce çevirisi yapılan peynir kitapları ile bu uluslararası organizasyonunda Türkiye peynirlerinin tanıtımına katkı sağladı. Balıkesir’in peynirleri Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında ilk kez uluslarası büyük bir organizasyonda ülkemizi temsil etti.  BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İsveç'te yaşayan Türkler 100. yılı bayrak yürüyüşü ile kutladı

Meksika mutfağının popüler yemekleri Haber

Meksika mutfağının popüler yemekleri

Meksika’da geçmiş dönemlerde yaşayan yerli halkın ve İspanyol koloni devrinden kalma geleneklerin harmanlanması sonucu ortaya çıkan Meksika mutfağı; et, mısır, fasulye, sebze çeşitleri, baharatlar ve tortilla ekmeğinin yoğun olarak kullandığı bir mutfaktır. Meksika mutfağının popüler yemeklerini incelediğimiz bu yazımızda, Meksika mutfağının başlıca yemekleri hakkında bilgi edinebilirsiniz. Meksika mutfağının başlıca yemekleri Dünyaca ünlü Meksika mutfağının olmazsa olmaz yemeklerini sizin için listeledik. Taco Meksika mutfağı denince ilk akla gelen yemek, taco olarak kendini gösteriyor. Son yıllarda ülkemizde de popüler hale gelen taco, Meksika’nın geleneksel yemeğidir. Tortilla ekmeği kullanılarak hazırlanan taco, kişilerin beğenisine göre yumuşak ya da kıtır olarak iki farklı şekilde servis ediliyor. İkiye katlanan tortilla ekmeğinin arasına isteğe göre kırmızı ya da beyaz et, peynir ve çeşitli sebzeler eklenerek toca haline getiriliyor. Elle yenilen bir atıştırmalık olan taco, tüm dünyada sevilen bir yemek olarak tüketiliyor. Burrito Taco harina olarak da bilinen burrito, dürüme benzer yapısı ile pek çok kişi tarafından sevilerek tüketiliyor. Tortilla ekmeğinin kenarlarının içeri katlanmasıyla şekil verilen burritonun içerisinde et ve sebzeler yer alıyor. Burrito yapımında kullanılan et dışındaki diğer ana malzemeler; peynir, domates, marul ve siyah fasulye olarak kendini gösteriyor. Quesadilla İki tortilla ekmeği arasına koyulan et, Meksika fasulyesi, soğan ve baharatlarla hazırlanan quesadilla, kesadiya şeklinde okunuyor. İçerisine isteğe göre farklı malzemeler de eklenebiliyor. Görünüş itibari ile bizdeki gözlemeyi andıran bu yemek, yanında getirilen soslarla birlikte tüketiliyor. Meksika mutfağıyla özdeşleşen yemeklerden biri olan quesadilla, seviş edilirken yanında çıtır nachoslar da yer alıyor. Nachos Meksika’da akşam yemeklerinin vazgeçilmez atıştırmalığı olarak kendini gösteren nachos, sadece evlerde değil ülkede bulunan birçok restoranda da yemek yanında servis ediliyor. Görüntüsü itibariyle cipsi andıran nachoslar, ana öğün olarak tüketilen bir yiyecek değil. Totilla ekmeğinin küçük üçgenler şeklinde kesilip kızartılması ile elde edilen nachos, diğer tüm Meksika yiyeceklerinde olduğu gibi yanında soslarla sunuluyor. Enchilada Meksika mutfağının vazgeçilmez tatlarının başında acı geliyor. Pek çok yemekte kullanılan acı tat, enchilada isimli Meksika yemeğinde de baskın bir şekilde yer alıyor. Hatta enchilada için acının en keskin şekilde kullanıldığı Meksika yemeği de diyebiliriz. Tortilla ekmeğinin içerisine dana eti ya da tavuk eti koyularak hazırlanan enchilada, et yemek istemeyen kişiler için peynirle de hazırlanabiliyor. Dürüm haline getirilen enchilada üzerine son olarak acı sos dökülerek, yemeye hazır hale getiriliyor. BU İÇERİK DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: Portofino’ya nasıl gidilir? Portifino’da gezilecek yerler, yenilecek yemekler

Dünya’nın en tatlı rotaları: Çikolata müzeleri Haber

Dünya’nın en tatlı rotaları: Çikolata müzeleri

Çikolata müzelerinde, çikolatanın büyüleyici dünyasını keşfetmek için bir araya gelmiş eserler ve lezzetli deneyimler sizi bekliyor. Ziyaretçiler, çikolatanın nasıl yapıldığını öğrenirken aynı zamanda ustaların elinden çıkan özel çikolata ürünlerini tatma fırsatını yakalayabilirler. Bu müzeler, sadece çikolata severler için değil, aynı zamanda sanat tutkunları için de eşsiz bir deneyim sunabilir. Çikolatanın büyülü dünyasına açılan kapıları aralayan bu müzeler, ziyaretçilerine unutulmaz bir lezzet yolculuğuna götürüyor. Dünya’da yer alan çikolata müzeleri… KÖLN ÇİKOLATA MÜZESİ Dünyanın en dikkat çekici çikolata müzelerinden birisi Köln Çikolata Müzesi’nde, çikolatanın binlerce yıllık tarihi anlatılmaya devam ediliyor. Çikolatanın en eski izlerini barındıran bir müze olduğu söyleniyor. İçerisinde bulunan çömlek ve diğer eserlerin toplamda 2600 yıla kadar uzanan bir tarihi olduğu aktarılıyor. Aynı zamanda çikolatanın tarihsel yolculuğuna şahit olacağınız bu müze, bir yılda 500 binden de fazla kişiye kapılarını açıyor.  BARSELONA ÇİKOLATA MÜZESİ İspanya’nın çikolata tarihinde önemli bir rolü bulunuyor ve bu noktada Avrupa’ya giriş yaptığı ilk nokta İspanya olarak biliniyor. Sanayileşme anlamında ülkede adım atmasında da çikolatanın etkisi olduğunu söylemek mümkün. Barselona Çikolata Müzesi, çikolata için önemli olan isimlerin heykellerini de burada ziyaretçilerine sunuyor. ÇİKOLATA SIRLARI MÜZESİ Çikolata Sırları Müzesi, Fransa’nın Strasbourg kentinde yer alan bir çikolata müzesidir. Yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edilen bu müze, iç ve dış tasarımıyla dikkat çekmektedir. Çikolatanın yapılış serüvenine götüren bu müzede çikolataya dair ilginç ve hayran olunası içerikler yer alıyor. Çikolata gurmelerinin ilgisini çeken bu müze aynı zamanda içerisinde çikolata ikramı da yapıyor. Çikolatanın tarihi, içeriği ve bilinmeyen özellikleriyle ilgili bilgileri gezerek öğrenmek isterseniz bu çikolata müzesine gitmenizi öneririz. HERSHEY’İN ÇİKOLATA DÜNYASI ABD’ye bağlı olan Pensilvanya’da yer alan gerçek çikolata tutkunları tarafından bilinen müze, Hersey Çikolata Müzesi’dir. Bu müze diğer müzelere göre biraz farklı ancak bugüne kadar ziyaret edebileceğiniz en tatlı müzelerden biri olduğunu söylemek de mümkün. Müze içerisinde pek çok çikolata atölyesi bulunuyor. Bu atölyelere katılarak kendi çikolatanızı yapıp tadabilirsiniz. Müzede tarihi pek çok bilgi edinirken harika çikolataların, çikolatalı içeceklerin de tadına bakabilirsiniz. LES SECRETS DU CHOCOLAT MÜZESİ Çikolata hakkında merak ettiğiniz her şeye, Les Secrets Du Chocolat Müzesi’nde bilgi sahibi olabilirsiniz. Fransa’nın kuzeydoğusunda yer alan bu müze gezilip görülmesi gerekenler listesinde yer alıyor ve kakao çekirdeklerinden çikolataya kadar uzanan yolculuğa çıkıyorsunuz. Farklı birçok eserle karşılaşacağınız müzede tadım testi de yapabilirsiniz. Müzenin kafesini ya da hediye dükkanını da ziyaret edebilirsiniz. Ebeveynlerin çocuklarını kaydettirebileceği bir atölyeleri dahi mevcut. GANONG ÇİKOLATA MÜZESİ Çikolatayı seven ve tarihine meraklı olan herkesin gelip görmesi gereken müzelerden biri. Doğu Kanada Bölgesi’nde bulunan Ganong Çikolata Müzesi, dünya tarihinin en eski çikolata şirketlerinin hikayesine yer veriyor. İncelediğiniz zaman kalpli kutulardaki ilk çikolataları da görebilir aynı zamanda müze içerisinde el yapımı çikolataların yapılışını da izleyebilirsiniz. BU İÇERİK DE DİKKATİNİZİ ÇEKEBİLİR: İzmir Selçuk’ta gidilecek en iyi müzeler

Dünyanın yeni 7 harikası Haber

Dünyanın yeni 7 harikası

Mimari ve tarihi açıdan insan eli ile yapılabilecek en ihtişamlı ve insan gözünün görebileceği en görkemli yapıların yer aldığı dünyanın yeni 7 harikası listesinde neler yer alıyor? İşte detaylar… DÜNYANIN YENİ 7 HARİKASI Dünyanın yeni 7 harikası listesini sizler için derledik. İşte birbirinden eşsiz 7 dünya harikası… Kolezyum Roma’nın sembolü haline gelen Kolezyum şehrin en ihtişamlı yapısı olup, her gün binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Yıllar boyunca gladyatör savaşlarına ev sahipliği yapan Kolezyum, inşa edildiği dönemde Roma İmparatorluğu’nun en büyük amfitiyatrosuydu. MS 1. yüzyılda İmparator Vespasian’ın emriyle Roma halkının eğlenebilmesi için inşa ettirilen Kolezyum, zaman içerisinde gladyatörlerin, aslanların ve suçluların canları pahasına savaştıkları bir yer haline geldi. 189 metre uzunluğa ve 48,5 metre yüksekliğe sahip olan Kolezyum’da yaklaşık 400 bin kişinin ve milyonlarca hayvanın öldüğü düşünülüyor. Karanlık bir tarihi olmasına karşın, çok kez deprem ve yangın gören bu tarihi yapıdan arda kalanlar bugün hala yüz binlerce kişiyi misafir ediyor. Çin Seddi Tamamlanması 2 bin yıldan uzun süren Çin Seddi, 8.850 kilometre uzunluğu ile dünyanın 7 harikası arasına girmeye hak kazandı. İnsan elinden çıkabilecek en ihtişamlı yapılardan biri olan Çin Seddi, sanılanın aksine uzaydan görülemiyor. Kuzeyden gelen saldırılardan korunmak amacı ile yapımına başlanan Çin Seddi, 1987 yılında UNESCO Dünya Mirası listesine alındı. Yapımında yaklaşık 8 bin kişinin çalıştığı düşünülüp, inşaat sırasında vefat eden işçilerin Çin Seddi’nin duvarlarının içerisine gömüldüğü iddia edilir. Bu nedenle de dünyanın en uzun mezarlığı olarak da bilinir. Kurtarıcı İsa Heykeli Dünyanın en ünlü İsa heykeli olarak kabul edilen Brezilya’daki Kurtarıcı İsa Heykeli, yalnızca Brezilya’nın değil, aynı zamanda Hristiyanlığın sembolü olarak kabul ediliyor. Brezilya’nın Rio de Janeiro şehrinde yer alan Corcovado Dağı’na inşa edilmiş bu devasa yapı, 30 metre yüksekliğe ve 635 ton ağırlığa sahip olup, iki yana açmış olduğu kollarının genişliği ise bir uçtan bir uca 28 metre olarak kaydedildi. İçerisinde yer alan asansör sayesinde en tepesine ulaşmanın mümkün olduğu bu sembolik yapı, her yıl binlerce turist tarafından ziyaret ediliyor. Petra Antik Kenti Nasıl ve neden inşa edildiği günümüzde hala gizemini koruyan Petra Antik Kenti’nin kurak bir çölün ortasında Ürdün’ün saklı kanyonlarına inşa edilmesi 500 yıl sürdü. O dönemin ticaret yollarının değişmesi nedeni ile bir dönem unutuldu ve kayıp şehir haline geldi. 1812 yılında tekrar keşfedilerek yerli ve yabancı milyonlarca turisti ağırlamaya başlayan bu göz alıcı kent, su kanalları, barınma alanları, tiyatrolar, tapınaklar ve kaya mezarlar gibi birçok yapının kayalara oyulması ile inşa edildi. Petra Antik Kenti’ne ulaşım, en az inşa süreci kadar karmaşık. Petra Antik Kenti’nin 1200 metrelik ana girişine ulaşmak için dar patikalardan ve dağların arasından yürümek gerekiyor. Ulaşımı zor olsa da sonunda karşılaşılan manzara paha biçilemez. Chichen Itza Meksika'nın Yucatán Yarımadası'nda inşa edilmiş olan Chichen Itza, Kristof Kolomb döneminin öncesinde kurulmuş olan bir İtza Maya kenti olup, Mayalar tarafından astronomi ve matematik bilgilerinin ortaya koyulması için özel bir sistemle inşa edildi. Piramit öyle bir matematik ile inşa edilmiştir ki ekinoks dönemlerinde piramidin basamaklarında oluşan gölgelerden bir yılan şekli meydana gelir. Görkemli ve ihtişamlı görüntüsü ile her yıl binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapar.UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Chichen Itza 24 metre uzunluğunda olup, bir dönemin hem ekonomik hem de dini merkezi olarak kullanılmıştır. Machu Picchu UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan bir diğer dünya harikası ise Peru’daki Machu Picchu isimli bir antik İnka şehridir. And Dağları’nın 2.430 m yüksekliğinde yer alan antik şehir, 1450 yıllarında inşa edildi. 200’den fazla merdiven sistemi ve 3000’den fazla basamağı bulunan bu taştan kent, dönemin istilacı İspanyollarından gizlenebilmek için dağların arasına saklı bir şekilde meydana getirildi bu nedenle uzun yıllar korunmayı başardı. Ardından dönemin salgın hastalığı çiçek nedeni ile şehir terkedildi. Neden kurulduğu ise günümüzde hala gizemini koruyor. Tac Mahal Her yıl milyonlarca kişiyi ağırlayan ve Hindistan’ın sembolü haline gelen ihtişamlı yapı, dönemin hükümdarı Şah Cihan’ın ölen karısı Ercümend Bânû Begüm için yaptırdığı bir anıt mezardır. Genç yaşta 14. çocuğunu doğururken vefat eden karısı Ercümend Bânû Begüm’e olan aşkının sembolü ve Şah Cihan’ın güc ile kudretini temsil eden Tac Mahal, aynı zamanda 1983 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alındı. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Dünyanın eski 7 harikası

Dünyanın eski 7 harikası Haber

Dünyanın eski 7 harikası

Mimari ve tarihi açıdan insan eli ile yapılabilecek en ihtişamlı ve insan gözünün görebileceği en görkemli yapıların yer aldığı dünyanın eski 7 harikası listesinde neler yer alıyor? İşte detaylar… DÜNYANIN ESKİ 7 HARİKASI Rodos Heykeli MÖ 3. yüzyılda inşa edilen Rodos Heykeli dini bir heykel olup, Ege Denizi'nde yer alan Yunan adası Rodos'a dikildi. İnşası 12 yıl süren bu devasa heykel 33 metre yüksekliğe sahip olup, Yunan mitolojisinde Güneş tanrısı olarak bilinen Helios'u temsilen inşa edildi. Benzersiz görünüşü ve devasa boyutta olmasından kaynaklanan ihtişamı sayesinde dünyanın 7 harikası listesine girmeye hak kazandı. MÖ 226 yılında yaşandığı tahmin edilen bir deprem sonucu Rodos Heykeli yıkıldı. Artemis Tapınağı İzmir’in Selçuk ilçesinde yer alan Efes Antik Kenti’nde inşa edilmiş olan Artemis Tapınağı, Tanrıça Artemis için yapılmış olup, inşası MÖ 550 yılında tamamlandı. 115 metre uzunluğa ve 54 metre genişliğe sahip olan Artemis Tapınağı, hem dini amaçlarla ziyaret edilen bir tapınak hem de dönemin en iyi ekonomisine sahip bölgesine inşa edildiği için çarşı görevi görüyordu ve çok sayıda ziyaretçi ağırlıyordu. Günümüze kadar inşa edilmiş olan en büyük Yunan tapınağı olarak geçen Artemis Tapınağı, 8 kez yakılmış olup, günümüzde ise tapınaktan geriye yalnızca iki ihtişamlı heykeli ile bir sütun kaldı. Tapınaktan arda kalanlar ise Selçuk Müzesi’nde ve Londra British Museum'da sergileniyor. Dünyanın 7 harikası listesinde yer alan Artemis Tapınağı, aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde de bulunuyor. Keops Piramidi Büyük Gize Piramidi olarak da bilinen Keops Piramidi bir mezar olarak inşa edilmiş olup, 146 metre yüksekliği ve 230 metre tabanı ile 1889 yılında Eyfel Kulesi inşa edilene kadar dünya üzerinde insan eli ile inşa edilmiş en yüksek yapı olarak kaydedilmişti. Mısır’ın sembolü haline gelmiş olan yapının o dönemin şartlarında nasıl inşa edildiği hala gizemini korumakla birlikte inşasının tamamlanmasının 20 yıl sürdüğü ifade ediliyor. Dünyanın 7 harikası listesinde yer alan Keops Piramidi, yılın her dönemi çok sayıda yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlarken, görenleri ihtişamı ile kendisine hayran bırakıyor. Babil’in Asma Bahçeleri Dünyanın 7 harikası içerisinde yer alan ancak nerede olduğuna ilişkin somut hiçbir delil bulunmayan ihtişamlı yapı Babil’in Asma Bahçeleri ile ilgili araştırmalar günümüzde de sürüyor. Babil eyaletinin yakınlarına inşa edildiği düşünülen ancak varlığı yalnızca belgeler üzerinde kanıtlanmış olan bahçeler, günümüzün de mimarlık dehası bir örneği olarak gizemini koruyor. Babil Kralı’nın memleket hasreti çeken karısı için yaptırdığı rivayet edilen Asma Bahçeleri için tasvir edilen bahçenin fiziken inşa edilmesinin mümkün olmadığı konuşulsa da Asma Bahçeleri’ne ait somut bir kanıt bulunmadığından bu sorunun cevabı henüz bilinmiyor. İskenderiye Feneri Mısır’ın İskenderiye kentine inşa edilen İskenderiye Feneri MÖ 300’de yapılmış olup, tarihteki en yüksek deniz feneri olarak kaydedildi. 135 metre yüksekliğindeki deniz feneri, inşa edildiği Pharos Adası’ndan ışık tutarak gemilere yardım ediyor. Zeus Heykeli Yunan mitolojisinin en güçlü tanrısı olarak bilinen gökyüzü ve şimşek tanrısı Zeus’un heykeli, Olimpos Dağı’nda bulunan Zeus Tapınağı’nın içerisinde yer alıyordu. MÖ 430’lu yıllarda inşa edildiği düşünülen Zeus Heykeli, 13 metre yüksekliği ile son derece heybetli ve yapımında kullanılan altın, fildişi ve bilumum değerli taşlar ile de son derece ihtişamlı görünüyordu. 462 yılında taşındığı Konstantinopolis’te çıkan büyük bir yangın sonucu yok olan Zeus Heykeli’ne ait geriye kalan parçalar 1829 yılında Olimpos’ta Fransızlar tarafından bulunmuş ve sergilenmek üzere Paris Louvre Müzesi'ne götürülmüş. Günümüzde de Zeus Heykeli’nden geriye kalan parçaları Louvre Müzesi'nde görmek mümkün. Halikarnas Mozolesi Kral Mausolos’un ölümünün ardından yerine geçen karısı II. Artemisia ve kız kardeşi tarafından Kral Mausolos için yaptırılmış olan mezar, dönemin en ihtişamlı yapısı olarak dünyanın 7 harikası arasına girdi. Piramit şeklindeki çatısı ve kolonları ile Yunan-Mısır mimarisini buluşturan bir eser olarak göz kamaştırıyor. Türkiye’nin Bodrum ilçesinde bulunan Mozole, zaman içerisinde yıkılmış olup, arda kalan parçaları yine Bodrum’da açık hava müzesi olarak sergilenmeye devam ediyor. BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Dünyaca ünlü kayıp şehirler

Bakan Özhaseki: Dünyanın ısısı 1,1 derece arttı Haber

Bakan Özhaseki: Dünyanın ısısı 1,1 derece arttı

Kayseri'de Mimarlar ve Mühendisler Grubu tarafından Erciyes Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Türkiye Yüzyılında Yeşil Dönüşüm Zirvesi"ne katılan Özhaseki, burada yaptığı konuşmada, sıfır atık uyumlu, yeşil dönüşüm içerisinde şehirler oluşturmanın önemli olduğunu söyledi. Yeşil dönüşümün zorunluluk olduğunu anlatan Özhaseki, yasalarla yeşil dönüşümün doğru, zamanında ve en uygun biçimde sağlanması gerektiğini belirtti. Son yıllarda seller, yangınlar, müsilaj, kuraklık gibi konuların haberlerde daha çok yer aldığına değinen Özhaseki, şunları kaydetti: "Niye böyle oluyor, sebebi nedir bunun, çok net, insanoğlu eskiden doğa içerisinde doğayla uyumlu bir şekilde yaşarken bir denge üzerine yaratılmış olan bu doğada yerini alırken özellikle sanayi devrimiyle birlikte büyük şehirleşmeye doğru gitti. Kalabalıklar, binlerce insan, milyonlarca insan belirli yerlerde kümeleşmeye başladı. Aşırı üretim başladı. Aşırı üretim başlayınca aşırı tüketimi de tetikledi bu iş. Eskiden evlerimizde çocuklukta yokluktan sıfır atığı vurgularken biz, büyüdükten sonra herkesin geliri arttıkça, fazlaca almaya, tüketmeye, israf etmeye ve dışarıya atmaya başladık. Kirletmeye başladık ve dışarıya attığınız her şey sizin başınıza bela olarak geri dönmeye devam ediyor. Dünyanın ısısı, bilim adamlarına göre son 150 yıl içerisinde 1,1 derece arttı. Akdeniz havzası 1,4 derece arttı. Eğer 2 derece artarsa Allah korusun gıda kriziyle karşı karşıya kalırız, gıdaya ulaşamayan kavimlerin hepsinin göçüne şahitlik ederiz. Şimdi şuradan birkaç milyon insan geldi diye herkes rahatsız oluyor, kızıyoruz. Milyonlarca insan gıdaya ulaşabilmek amacıyla daha yeşil, daha serin yerlere doğru göç etmeye başlayacak." Özhaseki, iklimin önemli olduğunu ve doğadaki dengenin bozulmaması gerektiğini dile getirdi. Türkiye'de yeşil dönüşüm için büyük çaba harcandığına işaret eden Özhaseki, Türkiye'nin üzerine düşeni yaptığını vurguladı. Türkiye, dünyayı kirleten ülkeler arasında gerilerde Özhaseki, dünyayı kirleten ülkeler sıralamasına bakıldığında Türkiye'nin çok gerilerde olduğunu, yüzde 1'ler sınıfında yer aldığını ifade etti. Dünyayı en çok, sloganlaştırıp bağıranların kirlettiğini belirten Özhaseki, Amerika Birleşik Devletleri, Avrupa Birliği ülkeleri, Hindistan, Çin gibi ülkeleri örnek gösterdi. Bakan Özhaseki, şöyle devam etti: "Uluslararası anlaşmalara taraf olduğumuz gibi bunu yerine getirebilmek amacıyla üzerimize düşen görevi hakkıyla yerine getiriyoruz. Bir taraftan da ülke içinde bizim kendi gayretlerimiz, özel gayretlerimiz var. Birisi mesela Sayın Cumhurbaşkanı'mızın başlattığı Millet Bahçesi olarak ifade edilen yeşil alanların çoğaltılması. Şu anda 80 milyon metrekareye yaklaştık. Kayseri'mizde bile bakanlık olarak takip ettiğimiz 3 ayrı yerdeki millet bahçesinin toplam miktarı 2 milyon metrekareye yaklaştı. Hedef, 100 milyon metrekare net yeşil alana ulaşmak. Bunu ülke olarak takip ediyoruz." Sıfır atık çalışmaları kapsamında 43 milyon ağaç kesilmekten kurtuldu Sıfır atık çalışmalarına 2017 yılında başladıklarını vurgulayan Özhaseki, bunun dünyada bir marka olduğunu dile getirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde başlatılan "Sıfır Atık Projesi" ile ilgili konuşan Özhaseki, şunları kaydetti: "Birçok ülkeden gelen insanlar bunu nasıl yaptığımızı, nasıl başardığımızı, hangi aşamalarda olduğumuzu, kendilerinin bu işi nasıl yapabileceklerini tek tek sorarak ülkelerinde zaten gündem etmeye devam ediyorlar. İnşallah biz buna devam edeceğiz. 45,5 milyon ton atık olarak dışarıya attığımız çöp diye tarif ettiğimiz o nesneler ekonomiye kazandırılmış vaziyette. Ben rakam olarak çıkarmaya çalıştım, 4 milyar dolara yakın ediyor arkadaşlar 7 sene içerisinde. Bu bile ciddi bir şey, 4 milyar dolar az para mı? 43 milyon ağaç kesilmekten kurtulmuş. Sadece bu bile başlı başına bizim sıfır atığı benimsememiz için bir sebep. Bunun yanı sıra düzenli depolamaların yapılması, yeni yutak alanlarının çıkarılması, yine denizlerde mavi plajların oluşturulması, mavi bayraklı plaj çalışması ki şu anda dünya üçüncüsüyüz. 450'den fazla bizim plajımız mavi bayrak sertifikası aldı ve devam ediyor." Konuşmasının ardından Bakan Özhaseki'ye plaket takdim edildi. Programa Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, AK Parti Kayseri Milletvekili Sayın Bayar Özsoy, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Mimar ve Mühendisler Grubu Genel Başkanı Bülent Şen ve davetliler katıldı. BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Ankara'da tren raydan çıktı!

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.