"Taşeronlaştırmaya karşı mücadeleyi yükselteceğiz” İZMİR’DE SORUNSUZ 1 MAYIS

DİLEK BAKIRKAYNAK- EMİNE ŞEKER- HALİDE DEMİR-YAĞMUR UYGUR

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, İzmir Gündoğdu Meydanı’nda binlerce işçi, memur, genç, kadın ve sivil toplum örgütü üyesince coşkuyla kutlandı. Ankara ve İstanbul’da yaşanan polis müdahalesinin aksine İzmir’de sakin geçti.

Konak, Basmane, Alsancak Limanı gibi farklı güzergahlardan Gündoğdu Meydanı’na yürüyen Türk-İş, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Türkiye Mimar-Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), Türk Tabipler Birliği, Birleşik Kamu İş ve İzmir Barosu üyeleri, EMP, HDP, BDP, CHP gibi siyasi parti üyeleri ve taşeron işçileri öğlen saatlerinde alanı doldurdu.

‘TAŞERON ÇALIŞMA SİSTEMİNE HAYIR’ TALEBİ DAMGASINI VURDU

Hükümetin İstanbul Taksim Meydanı’nda kutlamalara izin verilmemesi ve Ankara, İstanbul’da yaşanan polis müdahalesi nedeniyle sadece işçi marşlarının çalındığı, halay müziklerinin çalınmadığı kutlamalara ‘taşeronlaştırmaya son verilmesi’ talepleri damgasını vurdu. Meydanda İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından 1 Mayıs 1977 kutlamaları ile Gezi Protestoları’nda yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulunuldu. İşçilerin ve alanı dolduranların sık sık taşeronlaşmaya son verilmesi sloganları attığı Gündoğdu Meydanı’daki 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, 1 Mayıs Tertip Komitesi adına bir konuşma yaptı.

ADI, EMEKVE DEMOKRASİ MEYDANI OLSUN

Sarı da taşeron çalışma sistemine son verilmesi çağrısında bulunduğu konuşmasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’ndan Gündoğdu Meydanı’nın adının Emek ve Demokrasi Meydanı olarak değiştirilmesi talebinde bulundu.

Gündoğdu Meydanı’na Gezi Direnişi’nde yaşamını yitirenlerin heykellerinin dikilmesini de istediklerini kaydeden Memiş Sarı, taleplerini, “Başta İzmir Büyükşehir Belediye başkanımız ve diğer belediye başkanlarımızın katkısıyla burada bulunan tüm demokratik örgütlerin bir talebi var. Burası Gündoğdu Meydanı. Ama biz buranın bundan sonra Emek ve Demokrasi Meydanı olarak anılmasını ve burada Gezi’de yitirdiğimiz kardeşlerimizin, yoldaşlarımızın heykelinin dikilmesini istiyoruz” sözleriyle dile getirdi.

MÜCADELEYİ YÜKSELTECEĞİZ

Taşeron işçilerine de destek veren 1 Mayıs Tertip Komitesi Sözcüsü ve DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, şöyle konuştu: “İşçi sınıfının güvencesizliğe, iş cinayetlerine, taşeronlaştırmaya karşı mücadelesini yükseltmek zorunda olduğumuz bir döneme giriyoruz. 2014 1 Mayıs’ı bu iki mücadeleyi birleştirmek ve bu sayede her iki mücadele alanını da güçlendirmek için bir fırsat sunuyor. İş akdi feshedilenlerle yan yanayız. Taşeron işçilerle direnişte, alanlarda hep birlikteyiz. Yoksullarla, işsizlerle, işçilerle, kamu emekçileriyle, mimar, mühendis, aydınlarla, sanatçılar, kadınlar, emekliler, basın emekçileriyle 1 Mayıs’tayız. Taksim’i selamlıyoruz. Bugün 1 Mayıs. Bir taraftan işçi sınıfının güvencesizliğe, taşeronlaştırmaya karşı eşitlik, özgürlük, barış, adalet ve demokrasi için kol kola omuz omuza şarkılarını söyleyen yüzbinler. Diğer tarafta kutuplaştırma ve ayrıştırmadan medet uman bir azınlık. Kazanan biz olacağız. Kazanan siz olacaksınız. Kazanan işçi sınıfı olacak. Kazanan bu ülke olacak. Yaşasın 1 Mayıs, yaşasın birlik, dayanışma mücadelemiz.”

SON SÖZÜ DİRENENLER SÖYLEYECEKTİR

İstanbul Taksim Meydanı’ndaki kutlamaların yasaklanmasını da eleştiren Memiş Sarı, tepkisini de, “1 Mayıs işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü. Bugün bir kez daha Taksim alanı işçilere, emekçilere, özgürlük savunucularına yasaklanmış durumda. 1 Mayıs 1977’de katledilen emekçilerin anısına, Taksim Meydanı bizimdir. Taksim Meydanı işçi ve emekçilere açılıncaya kadar bu mücadele ve bu direniş sürecek. Taksim’i yasaklayan iktidar, er geç tarihin çöplüğüne gömülecek, tarihin en güzel yerinde son sözü direnenler söyleyecektir” şeklinde ortaya koydu.

MEYDANDA GÜVENLİK

Sarı’nın konuşmasının ardından İzmir Müzisyenler Derneği üyeleri, platformda İşçi Marşları çaldı. Alanda bulunan bir grup, terörist başı Abdullah Öcalan’ın posterini açınca kısa süreli bir gerginlik yaşandı.

5 bin polisin koruduğu Gündoğdu Meydanı’nda alana girenler farklı giriş noktalarından tek tek aranarak alındı. İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya da, kutlamaları başından sonuna kadar makam odasında kurulan özel bir sistemden izledi ve yönetti. Uzunkaya, Gündoğdu Meydanı’na kurulan polise ait canlı yayın araçları, MOBESE kayıtları ile havadan denetim yapan polis helikopterlerinden alınan görüntüleri aynı anda izleyerek, talimatlarını buna göre verdiği bildirildi.

AZİZ KOCAOĞLU DA KATILDI

Gündoğdu Meydanı’ndaki kutlamalara İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun yanı sıra, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Mustafa Moroğlu ve Prof. Dr. Hülya Güven, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya da katıldı.

KOCAOĞLU: MÜMKÜN DEĞİL

Gazetecilerin sorusunu yanıtlayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 1 Mayıs’ın özgürce kutlanabileceği bir ortamın Türkiye’de henüz bulunmadığını söyledi.

Başkan Kocaoğlu, “Süreci biliyorsunuz, ülkemizdeki genel durumu da biliyorsunuz. Bu koşullarda özgürce kutlanması mümkün değil. Taksim 1 Mayıs için, işçi ve emekçiler için çok önemlidir. Dolayısıyla Taksim’de kutlanması gerekiyor. İzmir’de de Gündoğdu’da. Bunu hep birlikte kutluyoruz. Ben Taksim’de 1 Mayıs’ın özgürce kutlanmasını, barış içinde kutlanmasını diliyorum. Zaten işçilerimiz, emekçilerimiz 1 Mayıs’ı bayram olarak, şölen olarak kutluyorlar. Buna izin verilmeli. Ama zorlama, dayatma bir hukuk devletinin zedelenmesi sözkonusu. Buradan tüm yetkililere 1 Mayıs’ın tüm ülkemizde özgürce, İzmir gibi özgürce kutlasın diyorum. Hepimize görev düşüyor. Tüm coşkumuzu, eğlencemizi de yapmamız gerekiyor. Umuyorum önümüzdeki 1 Mayıs’ta, Taksim’de özgürce kutlanır diyorum” diye konuştu.

TAKSİM YASAĞINA ELEŞTİRİ

İzmir Gündoğdu Meydanı’ndaki 1 Mayıs kutlamalarına katılan CHP İzmir milletvekilleri Alaattin Yüksel, Mustafa Moroğlu ve Hülya Güven de Taksim’in yasaklanmasını eleştirdi.

CHP’li vekiller taşeron çalışma sisteminin 12 yıldır hükümet yetkililerince yerleşik bir sistem haline getirilmeye çalışıldığını kaydederek, taşeron sisteminin işçilerin ve çalışanların özlük ve sosyal haklarını ortadan kaldırdığını söyledi.

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, “AKP Hükümetine değil Tayyip Hükümetine de mesajımız var. Şu anda Taksim’de, ülkenin dört bir yanında işçiler, 1Mayıs’ı sorunsuz bir biçimde kutlamak istemelerine rağmen Taksim yasaklandı. Tayyip Taksim’i yasakladı. İzmir’deki bu mücadele gününde hep birlikte dayanışacağız” dedi.

CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven de, taşeron sistemini eleştirdi ve “Hükümetin işçilerin özlük haklarının, sosyal haklarının yokolması için taşeronlaştırmayı getirip, giderek onları zor yaşam şartlarına sürüklüyor. İşçiler bugün tüm bunların son bulmasını istiyor burada. Tüm ülkede kalkması gerekiyor. Bunu yapacak olan hükümettir. 12 yıldır getirdiği taşeronu kaldırmak yerine arttırıyor. Biz de durması için çabalıyoruz” diye konuştu.