TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Diyarbakır’da çözüm süreci çalıştayı

Adalet ve Kalkınma Partisi Ar-Ge Başkanlığı tarafından Diyarbakır'da düzenlenen ‘Gelişen Türkiye İçin, Yeni Türkiye’nin Açılan Kilidi: Çözüm Süreci’ çalıştayı devam ediyor

Haber Giriş Tarihi: 08.06.2014 07:50
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Diyarbakır’da çözüm süreci çalıştayı

AK Parti Ar-Ge Başkanlığı tarafından bugün Diyarbakır’da "Gelişen Türkiye İçin, Yeni Türkiye’nin Açılan Kilidi: Çözüm Süreci' çalıştayı Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, AK Parti Ar-Ge Başkanı Ekrem Erdem, AK Parti Milletvekilleri Ahmet Aydın, Mehmet Metiner, gazeteci yazar ve akademisyenlerin katımıyla gerçekleşti. Çözüm sürecinin başlamasından bugüne kadar yaşanan gelişmelerin ele alındığı çalıştayda, gelecek süreçte yapılacaklar konuşuluyor. Çalıştayda konuşan İçişleri Bakanı Efkan Ala, “Kararlı biçimde bu meselenin çözülmesini sadece arzu etmiyoruz, gerçekleşmesi için irade ortaya koyuyoruz. Bu meselede önümüzde daha güzel günler bizi bekliyor. Millet bize desteğini sürdürdükçe biz biliyoruz ki bu sorunu çözeceğiz. Bireyin doğuştan gelen, anasının ak sütü gibi ak olan bireysel haklarını vererek çözeceğiz. Bunu, bir lütuf olarak da görmeyiz” dedi.

“ESKİ TÜRKİYE SORUNDAN BESLENİYORDU”

Çalıştayda bir konuşma yapan İçişleri Bakanı Efkan Ala, çalıştayın eski Türkiye’yi iliklerine kadar yaşamış bir şehir olan Diyarbakır’da yapılıyor olmasını AK Parti’nin meseleyi ne kadar önemsediğini gösterdiğini söyledi. Eski Türkiye’nin paradigmalarıyla, alışkanlıklarıyla, refleksleriyle böyle köklü bir sorunu, hiç bir sorunu köklü bir biçimde çözmenin mümkün olamadığına vurgu yapan Bakan Ala, Türkiye'nin, sorun çözen bir sisteme AK Parti hükümetleri döneminde evrilmeye çalışmakta olduğunu söyledi. Bakan Ala, “Eski Türkiye’nin sistemi sorun çözmüyordu, sorundan besleniyordu. Sorundan beslenen kapalı sistemlerin toplumlara milletlere hangi bedelleri ödettiğini Türkiye en iyi yakından bilenlerdendir. Biliyoruz ki, eski Türkiye’nin kodlarıyla ve bu bölgede yaşayan insanlarla pratikte yaşayarak öğrendiler ki biz sorunlarımızı artık çoğalttık, büyüttük erteledik öteledik. Hepimiz bir yönüyle bu sistemin mağduru olmuşuz. Öyleyse bu ismi başlığı önemsemeliyiz. Çünkü Yeni Türkiye’yi inşa etmezsek yeni kodlar paradigmalar üzerinden meselelere yaklaşmazsak sorunlarımızı çözemeyiz. Sadece milli irade denir gider. Meseleyi samimi olarak gerçekten çözme istediğimizin en iyi kanıtıdır. Bu bakımdan umutluyum.” diye konuştu.

SORUNU ÇÖZECEĞİZ

Kürt sorunu çözümünün AK Parti iktidarı olarak milletin desteğiyle çözüleceğine vurgu yapan Bakan Ala, konuşmasına şöyle devam etti: “Toplumu bir de devreye soktuk, sistemi dönüştürürken. Gördük ki Türkiye’nin kuzeyinde güneyinde doğusunda batısında işte akil adamlar programı uygulanınca farkına vardık ki vicdanlar aynı dilden konuşuyor. Sonra meseleyi ileriye götürünce anneler devreye girdi, o zaman da gördük ki analar aynı dilde ağlıyor. Biz önemli bir şeyi keşfediyoruz. Burada bize düşen pozitif bir dil kullanmak. Bu meselede Diyarbakırlı arkadaşlarımıza düşen meselesinin sabote edilmesini engellemektir. Her şey olabilir uluslararası hesaplar değişik çözüm çabaları, değişik aktörler. Milletin bize desteği sürdürdükçe biz biliyoruz ki bu sorunu biz çözeceğiz. Bireyin doğuştan gelen, anasının ak sütü gibi ak olan bireysel haklarını vererek çözeceğiz. Bunu bir lütuf olarak da görmeyiz.”

BÜTÜN ORTADOĞU’YU İLGİLENDİRİYOR

Bakan Ala’dan sonra söz alan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Diyarbakır’da farklılıkların hep bir arada barış içinde yaşadığına dikkat çekerek, Kürt sorununun Türkiye ile birlikte bütün Ortadoğu’yu ilgilendiren bir sorun olduğunu dile getirdi. Bakan Eker, “Tarihsel olarak bu mesele sadece Türkiye’yi Türkiye’de yaşayan Kürtleri ve Türkleri ilgilendirmekle kalmıyor. Türkiye ile birlikte aslında bütün Ortadoğu’yu yakından ilgilendiriyor. Biz bu sorunu çözersek bütün Ortadoğu barışa kavuşur. Süreci elbette ki 1,5 yıllık zaman dilim değerlendirmesi yaparsak, Diyarbakır'ın sokakları ve bölge, barışın lezzetini tattı. 30 yıldır hasret kaldığı, 30 yıldır oldukça kaygılı endişeyle, yaşadığı geceler ve gündüzlerin ardından 1,5 yıldır daha rahat bir süreç var. Bu önemli. Tabii ki, burada sürecin aktörleri var. Birincisi halk. Bu bölgede yaşayan hemşerilerimiz Kürtler, onlar bu süreci umutla karşıladı, destekledi ve yeni gelişmelerin olmasını bekliyor. Ama siyasal aktörler de var. Sorunun hem bir parçası olan hem de bu zaman içinde maalesef bir takım farklı ideolojik yaklaşımlarla meseleye farklı bir boyutta yaklaşanlar da var. Eğer biz Kürt sorunu çözümünde Kürt kimliği etrafında tartışmalar yapıyorsak, Kürt kimliği meselesini sadece bir soy bağına düzeye indirgersek bunu yanlış yaparız. Bu bize, Türkiye’nin daha önceden yaşadığı ve insanlarının da sonucundan çok mutlu olmadığı gelişmeleri çağrıştırıyor. Kemalizmin başka bir versiyonunu getirir aklımıza. Onun için dikkat etmemiz lazım. Yoksa yeni problemlerle karşı karşıya getirir” ifadelerini kullandı. (İHA/DİYARBAKIR)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.