TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Çağın hastalığı: Uyku apnesi

Adnan Menderes Üniversitesi, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Uyku Tıbbı Merkezi Yöneticisi Yrd.Doç.Dr. Utku Oğan Akyıldız, uyku apnesinin toplumda oldukça sık karşılaşılan bir hastalık olduğunu belirtti

Haber Giriş Tarihi: 06.08.2014 07:38
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Çağın hastalığı: Uyku apnesi

Adnan Menderes Üniversitesi, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Nöroloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Uyku Tıbbı Merkezi Yöneticisi Yrd.Doç.Dr. Utku Oğan Akyıldız, uyku apnesinin toplumda oldukça sık karşılaşılan bir hastalık olduğunu belirtti

Hastalığın başlıca şikayetlerini horlama, sabah yorgun, dinlenmemiş olarak uyanmak, gündüz sürekli uyku hali içinde olmak, bitkinlikten şikayet etmek, uykuda nefesin durması veya tıkanıklık ve boğulma hissi yaşamak olduğu belirtildi. Toplumda erkeklerin yaklaşık yüzde 4’ünde, kadınların ise yüzde 2’sinde görülen uyku apnesini çağın hastalığı olarak ifade eden Utku Oğan Akyıldız, “Uyku apnesi sendromu çok önemli bir hastalık çünkü birçok hastalığa neden olabiliyor. Örneğin; kalp krizinin, kalp yetmezliğinin, nörolojiyi ilgilendiren inmenin, beyin damar tıkanıklıklarının, hipertansiyon ve diyabetin tetikleyicisi olabiliyor. Bazı durumlarda yaşamı tehdit eden bir boyut kazanarak ölümcül kazalara neden olabiliyor. Örneğin; uyku apsesi olan sürücüler kazalara sebep olarak birçok insanı tehlike altına sokuyorlar” sözleriyle hastalığın etkilerini anlattı.

“YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR”

Tedavi için ilk basamağın tanı koymak olduğunu, tanıyı koymak için de hastanın uyku tıp merkezinde bir gece yatması gerektiğini aktaran Akyıldız, “Hastaya gece boyunca polisommografi denilen ve vücutta birçok parametreyi değerlendiren bir çekim yapılıyor. Bunun için de hastanın vücuduna çeşitli kablolar bağlanıyor. Bu işlem ile gece boyunca hastanın uykusunda nefesinin durup, durmadığına eğer duruyorsa saatte kaç kere durduğuna, bu sırada beyin ve kalp fonksiyonlarının, kandaki oksijen düzeyinin nasıl etkilendiğine bakılıyor. Bunların ardından tanı konuluyor ve tedavi planlanıyor. Tedavi, genellikle altın standart dediğimiz bilinen en etkili yöntem olan cihaz kullanımı yani CPAP veya BPAP ile gerçekleşiyor” sözleriyle tanı aşaması hakkında bilgi verdi.

ÖNCÜ MERKEZ OLACAK

Yrd.Doç.Dr. Utku Oğan Akyıldız, Adnan Menderes Üniversitesi Hastanesinde Uyku Tıbbı Merkezinin 2005 yılında hizmete başladığını, 2007 yılında ise daha iyi cihazlarla çalışmalarına devam ettiğini ve 2011 yılında, Türk Uyku Tıbbı Derneği’nden akreditasyonunu aldığını belirtti. Türkiye’de oldukça az sayıda merkezin olduğunu belirten Akyıldız, “Üniversitemiz bünyesinde çalışan Uyku Tıbbı Merkezi de, bu merkezlerden bir tanesi olacak. O yüzden biz etkili bir şekilde çalışıyoruz. Şu an için yatak sayımız 3, Aydın Valiliğinin desteği ile 5 cihaz daha aldık. Uygun şartlar sağlandığında 8 yataklı bir merkez konumuna yükseleceğiz. Türkiye’de önemli ve öncü bir merkez konumuna geleceğiz” ifadelerine yer verdi. (İHA/AYDIN)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.