Mecliste ‘KOCA’ tepki

İzmir Büyükşehir Belediyesi meclis toplantısında AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan geçtiğimiz haftaki aşırı yağışlar sonrası oluşan altyapı yetersizliğine ve bir gencin sel sularına kapılarak hayatını kaybetmesine dikkat çekerek “Belediye bu kenti yönetemiyor” dedi

A. FEYZİ MİRHANOĞLU

AK Partili Bilal Doğan’ın sözlerine sert tepki gösteren Kocaoğlu, “Önce insan olacağız, elimizi vicdanımıza koyacağız. Afetin siyaseti olmaz. Bu sözler sadece ve sadece sizin kişiliğinizin yansıması olarak tutanaklara geçecektir. Çok özür diliyorum ama bunu hak ettiniz. Bu siyaset değil. Siyaset adam gibi, adil, etik değerlere sadık kalınarak yapılır” dedi.

Toplantıda söz alan AK Parti Grup Başkan Vekili Bilal Doğan, belediyenin yaşanan hadiseden sorumlu olduğunu ifade ederek, “Aşırı yağışlar, altyapısı bir türlü tamamlanamayan İzmir’i felç etti. Konak su içinde kaldı. Gültepe Boğaziçi Mahallesi’nde 16 yaşında bir kardeşimiz hayatını kaybetti. İki kişi de zor kurtuldu. Muhtar iki ay önce İZSU’ya başvurmuş. Muhtar dinlenip önlem alınsaydı bu yaşanmazdı. Yolda kalan araca yardım için giden Ümit Özkan sel sularına kapıldı. Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü dikkate alsaydı Özkan ölmeyebilirdi. Yeni Ümit Özkan’lar ölmemesi için altyapı eksiklerinin giderilmesi gerekir. İtfaiyesi, alt geçitleri sular altında kalan İzmir hepimizi üzüyor. Başkanlığınızdaki belediye İzmir’i maalesef yönetemiyor” dedi.

“SİYASET ADAM GİBİ YAPILIR”

AK Partili Doğan’ın sözlerine oldukça sert tepki gösteren Kocaoğlu, “Birçok kentlerde felaket oldu. Kimse bunun yaşanmasını istemez. Hem İstanbul’da, Ankara’da yaşandığında hiçbir zaman siyasi malzeme yapmak gibi etiksizliğe itibar etmedim. Etmem de… Felaket yaşanınca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’i aradım. Felaketlerde hep aradım. Ege Bölgesi’nde AKS 110 olarak en büyük araç filosuna sahip belediyeyiz. Bunlar ayrı şeyler. Bizim ciğerimiz yandı. İki sene önce İstanbul’da 9 kişi hayatını kaybetti. Biz siyasi malzeme yaptık mı? İnsan canından, sağlığından, kanından siyaset yapılmaz. En önemlisi ayıptır, günahtır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 1999 yılından beri kimin elinde? Sorunlar bitti mi? Afet ile dalga geçilmez. Siyaset yapılmaz. Çıkıp ‘Allah kimseye vermesin’ denilir. Bunlar siyasetten önce vicdani sızlayan insanların yapacağı işler değildir. Önce insan olacağız, elimizi vicdanımıza koyacağız. Bostanlı Deresi’nde onlarca kişi hayatını kaybetti. Hiç birisi siyasi malzeme yapılmaz. Allah hepimizi, canlıları korusun. Sadece ve sadece sizin kişiliğinizin yansıması olarak tutanaklara geçecektir. Çok özür diliyorum ama bunu hak ettiniz. Bu siyaset değil. Siyaset adam gibi, adil, etik değerlere sadık kalınarak yapılır. Bunun yapılması sizi de meclisi de memleketi de yüceltir” diye konuştu.

“AĞLAYIP DA GÖZÜMDEN Mİ OLAYIM?”

Toplantıda söz alan AK Parti Meclis Üyesi Ali Kökoğuz da metro ve kentsel dönüşüm konularında Büyükşehir Belediyesi’nin yetersiz kaldığını öne sürdü. Kökoğuz ilk olarak metro konusunu gündeme getirdi. Kökoğuz, “Metronun ne kadar geç bittiği İzmir halkı tarafından biliniyor. Metro geç bittiği halde size ‘neden metro geç bitti’ denildiğinde ‘tarih veremem, ağlayıp da gözümden mi olayım’ dediniz. Bunu siz söylediniz” dedi. Bunun üzerine Kocaoğlu, “O lafın ne olduğunu anlamayan bilemez. Sana ne olduğunu anlatırım” cevabını verdi. Kökoğuz, ardından “Benim IQ seviyem anlamaya yeterli. Biz sizin ne ağlamanızı, gözlerinizi kaybetmenizi istemeyiz. Bunu istemeyiz. Gözlerinizde sorun olmasın” sözlerini kullanınca salon bir anda gerildi.

HİÇBİR İŞ YAPILMADI

Kökoğuz ardından konuyu kentsel dönüşüme getirdi. Kökoğuz, “Bütün seçim çalışmalarında kentsel dönüşümden bahsettiniz. Yetki, Bakanlar Kurulu kararı ile size verildi. Ben Bayraklı’da yaşıyorum ama hiçbir iş yapılmadı. Büyükşehir Belediyesi’nin internet sitesinde kentsel dönüşüm videosu var. Bu proje yalan ve sahte projedir. Şehrin planları olmadan üç boyutlu videoyu ancak sahte müteahhitler yapıyor. Bayraklı’da yaşayan gecekondu halkı sizden talepte bulunuyor.  Büyükşehir’in görevlileri halka yanlış bilgi veriyor. Halk ‘kentsel dönüşüm geyik muhabbeti ne zaman bitecek’ diye size soruyorlar” dedi.

KISKANMAYALIM!

Eleştiri yanıtlayan Başkan Kocaoğlu şunları söyledi: “Ben o zaman sözleri söyledim. Burada ‘ağlayıp da gözden mi olayım’ sözleri Anadolu’da bir deyimdir. Bu bir çaresizlik ifadesidir. Yani tükendiği noktadır. Bu da açık yüreklilikle benim tarafımdan kullanılmıştır. Bu söz İzmir’de bilinmeyebilir ama merak edenler açıp lafın ne olduğu anlamına bakar. Sadece geciken proje İzmir’in metrosu değildir. Ankara-Eskişehir hattı üzerinde beş kere proje değişti. Sonunda ne derseniz deyin, nasıl yaparsanız yapın, nasıl konuşursanız konuşun belediye başkanı hükümet koridorlarında gezip ‘ben metroyu yapamıyorum’ diyerek dosyaları Ulaştırma Bakanlığı’na bırakmamıştır. Başkan ‘ben metroyu yaparım’ diyerek kararlılığını ortaya koymuştur. Kıskanmayalım” diye konuştu.

“CEBERRUT YASA İLE OLMAZ”

Kentsel dönüşüm konusuyla ilgili sözlerini İstanbul Sulukule’ye benzetmeden halkın çıkarı için çalıştıklarını ifade eden Kocaoğlu, “Bayraklı Kentsel Dönüşüm Projesi’ni İstanbul’da Sulukule’ye benzetmeden, gariban Roman vatandaşın boğazına çökmeden iş yapıyoruz. Kadifekale’de heyelan bölgesinde çalışma yaptık. TOKİ protokol gereği bize konutları verecekti. Çevre ve Şehircilik eski Bakanı Erdoğan Bayraktar sağ. Allah uzun ömür versin. Sonra bize ‘konut vermiyoruz’ dediler. Gittik oturduk, projeyi yarım bırakamayız. Onların vereceği daireleri biz 75 milyon TL’ye satın aldık. Hükümetin elinden hiç para çıkmadı. Burayı belediye kaynakları ile yaptık. Sizin anladığınız kentsel dönüşüm Fikirtepe’deki gibidir. Bayraklı’da her şey yapıldı. Bayraklı’da bir toplantı yaptık. Sunum ile anlattık. Toplam 60 hektarlık alandaki paylaşımlar hazırdır. Sunumdan sonra eski AK Parti İlçe Başkanı Ali Aslan ‘Abi sunumdan etkilendim, destek veririz, düzgün bir şey yapılır’ dedi. Biz de teşekkür ettik. Bir hafta sonra ‘Biz yapacağız’ diye çıktılar. Neyse olmadı. Bizim orada yapacağımız şey bellidir. Kartlarımız açıktır. Konak Tüneli’nin üstünü müteahhide gece yarısı toplatamazsınız. Müteahhidin gece yarısı bina toplama hakkı yoktur. Damlacık’ta kamulaştırma yapmak kamunun görevidir. Kamu idaresi ‘müteahhitle görüşün’ diye yazı yazamaz. Devlette böyle sistemsizlik yoktur. Bunlar yanlış işlerdir. Kentsel dönüşüm yapmak üzere Çevre Şehircilik Müdürlüğü dışında bir müdürlük kurup altı ay sonra da pılı pırtıyı toplayıp gitmek sizin işinizdir. O yasa ile kentsel dönüşüm yapılmaz. Sadece vatandaşın malı gasp edilir. Bizim kentsel dönüşüm mantığımız uzlaşmaya dayalıdır. Çünkü bizim dayandığımız nokta adalettir. Laf kalabalığına getirerek, güneşi balçıkla sıvayarak, yanlışı doğru gibi göstererek bir noktaya varamazsınız. Doğrunun kalesi yıkılmaz. Kale sallanır ama yıkılmaz. Bizim başımızdan ne geçtiğini 7 yaşındaki çocuk bile artık biliyor. Biz kente olan sevgimiz, sevincimizle çalışıyoruz. Haksız para bize lazım değil. Bayraklı’da rant varsa rantın tamamını orada oturan halkın tamamı alacak. Orada ‘dönüşüm’ bölgesi ilan edildi. Cennetçeşme’de kentsel dönüşüm alanının her şeyi ilan edilmişti. Yeni yasaya göre ‘riskli alan’ ilan edildi ama elimizden alındı. Bize orayı geri verin. Şimdi ne oldu. Hiçbir şeye dokunamadan gittiler. Bu ceberrut yasa ile olmaz. Her şeyin gücü vardır ama Allah’tan sonra ikinci güç halkındır. Halkın gücünün önünde kimse duramaz. Ağaya, paşaya değil halka hesap vereceksiniz” dedi.