TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

'Yolsuzluğa bulaşmış hükümet önce otoriterleşir'

Kılıçdaroğlu, "Yolsuzluğa bulaşan ve halkının parasını nerelere harcadığının hesabını veremeyen bir devlette adalette yoktur, özgürlükte yoktur, refahta yoktur, o devlet ve o halk tehdit altında demektir"

Haber Giriş Tarihi: 18.12.2014 08:30
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
'Yolsuzluğa bulaşmış hükümet önce otoriterleşir'

CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, "Siyasal partilerimizin değerli Genel Başkanları, saygıdeğer arkadaşlarım, sevgili katılımcılar, bir yıl önce bugün hepimizi şaşkınlığa uğratan bir olayla karşılaştık. Emin olun ilk duyduğumda inanamadım. Öyle bir şey olamaz dedim. Ama aşama aşama bütün gerçekler bizim önümüze kondu ve gerçeklerden yola çıkarak bugün 17-25’in birinci yılını kutluyoruz. Kutluyoruz diyorum şunun için, yolsuzluklar konusunda duyarlı olan bir toplum geleceğe umutla bakan bir toplum. Yolsuzluklar konusunda umutlu olan bir toplum engellenmesi için umutlu olan bir toplum ahlaki değerleri yüksek olan bir toplumdur. Biz bugün Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yolsuzluk olayının birinci yılında bir araya geldik. Bu duyarlılığımızı sadece biz içselleştiremeyeceğiz. Bu duyarlılığımızı toplumu da yansıtmak zorundayız. Hepimizin ortak görevidir bu. Dünya görüşümüz ne olursa olsun, inancımız ne olursa olsun, kimliğimiz ne olursa olsun, bu güzel Türkiye’nin neresinde yaşıyorsak yaşayalım bir noktada görüş birliği sağlamak zorundayız. Bir noktada. O da yolsuzluklar konusundaki duyarlılığımızdır. Eğer bu duyarlılığı korursak, ahlaki değerleri çok güçlü bir toplumu hep beraber yaratmış oluruz. Adalet farklı bir kavramdır, soylu bir kavramdır adalet. Bir bilge diyor ki, adalet kutup yıldızı gibidir. Yerinde sabit durur bütün kainat onun etrafında döner. Adalet budur. Adalet insanın vicdanıdır. Onun için hep beraber birinci yılındayız o büyük yolsuzluk olayını unutmak, unutturmamak için. Bugün 7 milyar insan Birleşmiş Milletlere kayıtlı 193 ülkede yaşıyor arkadaşlar. Her bir devletin kendine göre koşulları var, farklı rejimleri var. Ama her devletin ortak amacı dünyada saygınlığı, itibarı olan bir devleti tanıtmaktır, kendi devletini tanıtmaktır. Yolsuzluğa bulaşan ve halkının parasını nerelere harcadığının hesabını veremeyen bir devlette adalette yoktur, özgürlükte yoktur, refahta yoktur, o devlet ve o halk tehdit altında demektir" dedi.

NEREDE YOLSUZLUĞA BULAŞMIŞ BİR HÜKÜMET VARSA ÖNCE OTORİTERLEŞİR

Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü; "Tarih bize gösteriyor ki, nerede yolsuzluğa bulaşmış bir hükümet varsa önce otoriterleşir, sonra diktatörleşir. Çünkü kurduğu düzeni devam ettirmenin tek yolu adaleti yok etmek, insan özgürlüğünü de baskı altına almaktır. Romanya’da Çavuşesku olsun, ister Şili’de Pinochet, ister Küba’daki Batista rejimi olsun, ister Endonezya’daki Suharto rejimi. Hepsinde de bir kural geçerlidir. Önce parayı çaldılar, sonra özgürlüğü ve adaleti yok ettiler. Çünkü bir halkın parasını çalacak kadar ahlaksızlaşan insanlar özgürlüğe ve insanların canlarına kastedecek kadar da ahlaksızdırlar. İşte bu yüzden Birleşmiş Milletler ve bütün uluslararası kurumlar yolsuzlukla mücadele etmek için çalışıyorlar. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-moon uluslararası yolsuzlukla mücadele günü dolayısıyla şöyle bir demeç vermişti. Yolsuzluk demokrasinin kurum ve değerlerini, etik değerleri ve adaleti zayıflatır. Sürdürülebilir kalkınmayı, hukukun üstünlüğünü tehlikeye sokarak toplumların istikrar ve güvenini tehdit eder. Yolsuzluğun mağduru devlet olabileceği gibi özel sektörde olabilmektedir. Ancak asıl mağdur yolsuzluk nedeniyle yaşam kalitesi bir türlü iyileşemeyen toplumdur diyor. Bunun altına vicdanı olan her insan eminim ki imza atacaktır. Birleşmiş Milletler tarafından açıklanan bir rapora göre her yıl yaklaşık 2,5 trilyon dolarlık dünyada yolsuzluk yapılıyor. 1 trilyon dolar rüşvet olarak ödeniyor. B20’ye dünya GSMH’nın %5’i yolsuzluğa harcanıyor. Dünya insanlığa karşı işlenen bu büyük suça daha fazla seyirci kalamaz, kalmamalıdır. Her devletin insanlığa karşı görevi bu suçla mücadele etmektir."

İHALE YASASI 114 KEZ DEĞİŞTİRİLDİ"

Kılıçdaroğlu, "2002 yılında AKP iktidar oldu. Yolsuzluklara karşı duyarlı bir parti olduğunu her aşamada, her söyleminde deklare etti ve 2003 yılında bir komisyon kurdular. Adı şöyleydi; yolsuzlukların sebeplerinin sosyal ve ekonomik boyutlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi. Bu amaçla bir komisyon kuruldu. Bende o komisyonun bir üyesiydim. Hep beraber oturduk çalıştık. Yolsuzluk dosyalarını masaya yatırdık. Bir daha bu ülkede yolsuzluk olmasın diye alınması gereken önlemleri oybirliğiyle, altını çiziyorum oybirliğiyle yazdık ve TBMM Başbakanına teslim ettik. Aradan geçen süre içinde bırakın o önlemleri almayı mevcut yasalardaki önlemlerin pek çoğu da çıkarıldı. Sadece kamu ihale yasası mevzuatı 114 kez değiştirildi değerli arkadaşlar. Kamu ihale yasası 114 kez değiştirildi. Neden? Bir yandaşıma nasıl ihale veririm, bir arkadaşımıza nasıl ihale veririz. İhalesiz bu işleri nasıl kotarırız diye. 17-25 yolsuzluğu bizi dünyanın gündemine taşıdı. Keşke biz dünyanın gündemine bir bilgiyle, yeni bir icatla taşınmış olabilseydik. Bir ahlakla taşınmış olabilseydik. Bir yolsuzlukla dünyanın gündemine taşındık. Ve bir gerçeği bütün dünya gördü, bizde gördük. Bir hükümet bir devleti nasıl soyar? Bunun örneğini yaşadık. Bir hükümetin bir devleti nasıl soyduğuna hep beraber tanık olduk ve bunun çok ağır faturasını Türkiye ödedi, ödemeye de devam ediyor" dedi.

"BU GERÇEKLERİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN HALA ŞANSIMIZ VAR"

Kılıçdaroğlu, "Size bazı bilgiler sunarak sözlerimi bitireceğim. PEW’in yaptığı bir araştırma. Yolsuzluk endişesi araştırması yapıyor. Son 7 yılda ortalama yüzde 15 oranında yolsuzluk konusunda ciddi bir endişe artışının olduğunu görüyoruz. En büyük 3 artışın yaşandığı ülkeden birisi Türkiye. Bizi Tanzanya ve Uganda takip ediyor. OECD Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü. Türkiye hakkında şuana kadar yayınladığı en ağır yolsuzluk raporunu yayınladı. Raporda OECD’nin Türkiye’de yolsuzluklardan çok ciddi endişe taşıdığı ifade edildi. Uluslararası şeffaflık örgütü 2014 yolsuzluk algı endeksinde Türkiye 11 basamak gerileyerek 64. sıraya düştü. Türkiye yolsuzluk algısında rekor puan kaybedip en kötü gerileyen ülke oldu. Yatırımcı bir ülkeye yabancılar gelirken risk primine bakar ona göre o ülkeye gelirler. Türkiye’nin 2013 yılındaki risk primi 172 iken 2014’ün ilk 9 ayında bu rakam 37 puan artarak 209’a yükseldi. Dünyada hiç kimse hukukun olmadığı, adaletin bulunmadığı yolsuzluğa bulaşmış bir ülkeye gelip yatırım yapmaz. AB komisyonu 8 Ekim tarihinde Türkiye ilerleme raporunu açıkladı. Rapora göre özel sektör yatırımlarının milli gelire oranı son 2 yılda %16.4’ten %15.6’ya gerilemiş durumda. Ve doğrudan yabancı sermaye stokunun milli gelire oranı son 2 yılda %23.6’dan %19.9’a düştü. Yani rapor diyor ki, hukuki öngörülemezlik nedeniyle son dönemde, son yılda 30 milyar liralık doğrudan yabancı sermaye yatırımı Türkiye’den kaçtı. Bu rakam yolsuzluğun ve hukuk tanımaz bir hükümetin Türkiye’ye ödettiği faturadır. AKP rejiminin Türkiye’ye maliyeti senede 30 milyar dolardır değerli katılımcılar. Bunlar tokat gibi gerçekler. Acı, içimizi yakıyor ama tokat gibi gerçekler değerli arkadaşlarım. Bu gerçekleri değiştirmek için hala şansımız var" diye konuştu. (DHA/ANKARA)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.