Metal işçilerinden grev erteleme tepkisi

SELDA AK

DİSK’e bağlı Birleşik Metal İşçileri Sendikası gerçekleştidikleri grevin MESS’in başvurusu sonrası bakanlık tarafından durdurulma kararına yönelik protesto eylemi gerçekleştirdi. Ülke genelinde 15 bin metal işçisinin grevin AK Parti hükümetince yasaklanmasından sonra Basmane’deki Birleşik Metal-İş Sendikası önünde toplanan binlerce işçi, AK Parti’nin Konak İlçe Teşkilatı’na yürüdü. Komünist Parti, KESK ve TMMOB’un da aralarında bulunduğu siyasi partiler, sendikalar, dernekler ve dergi çevreleri işçilerin protesto eylemine destek verdi.  Birleşik Metal-İş İzmir Şube Başkanı Ali Çeltek, grevleri yasaklayan AK Parti’nin sermayeden yana olduğunu belirterek, “Bu hükümet işbirlikçi dayatma düzeninin koruyucusudur. Bakanlar Kurulu, sermayedar sınıfın hizmetindeki sıradan bir kuruluştur” dedi.

Metal işçilerinin, insanca yaşamak ve insanca çalışmak için grev kararı aldığını söyleyen Ali Çeltek, ‘’Grevleri yasaklayan hükümet, işçileri insan yerine koymamıştır. Metal işçileri, sermayenin sömürüsünü sınırlamak için greve çıktılar. Grevleri yasaklayan hükümet sermayenin sömürüsünden yana olduğunu göstermiştir. Metal işçileri çocukları yani gelecekleri için greve çıktılar. Grevleri yasaklayan hükümet çocuklarımızın daha iyi yaşamasına karşı olduğunu ortaya koymuştur. Metal işçileri, MESS ve sarı sendikanın metal işçilerinin haklarını ortadan kaldıran dayatmacı toplu sözleşme teklifine karşı greve çıktılar. Grevleri yasaklayan hükümet, işbirlikçi dayatmacı sözleşme düzeninin koruyucusu olduğu ortaya koymaktadır. Metal işçileri, sermaye örgütünü çökertmek için greve çıktılar. MESS'ten istifalar başlamıştı! Grevleri yasaklayan hükümet, sermaye örgütüne destek vermiştir. Siyah ve beyaz! İşçiler ve sermaye! Ya birinden ya diğerinden yanasındır. Ortası yok. Hükümet bu ikisi arasında sermayenin tarafında olduğunu grevlerimizi yasaklayarak kanıtlamıştır” diye konuştu.

MAZLUMUN AHINI ALDILAR

Bakanlar Kurulu sermayedar sınıfın hizmetindeki sıradan bir kuruldan başka bir şey olmadığını ifade eden Çeltek, “Bu Kurul kendilerini hükümet yapanların kimler olduğunu unutmuştur.İşçiler nüfusun yüzde 80’ini oluşturuyorlar. Dolayısıyla seçmenlerin büyük çoğunluğu işçilerden oluşuyor. Oyu işçiden alacaksın ama onu daha da yoksul hale getireceksin. Oyu işçiden alacaksın, onun hak arayışının karşısına devlet gücüyle çıkacaksın. Polisini, Toma’nı, biber gazını, copunu, plastik mermini, yasa ve yönetmeliklerini, Bakanlar Kurulu kararlarını hak arayanların karşısına dikeceksin. Öyle yağma yok! Böyle hükümete oy da yok! Grevin ertelendiği gün fabrika kapısında bekleyen AKP’ye oy veren üyelerimiz, bir daha oy vermemeye yemin ettiler. Mazlumdan, ezilenden, garip gurabandan yana olduğunu söyleyip, mazlumun ahını aldıklarının farkında değiller. Mazlumların ahı bunların ipini çekmiştir” dedi.

AYNI MASAYA OTURMAYACAĞIZ

Metal grevlerinin ertelenmesi kararı 2002’den beri süren bir dönemin kırılma noktası olduğunu dile getiren Çeltek, “Grevimizi yasaklayarak mücadelemizi engelleyeceklerini sananlar yanıldıklarını gördüler. 3 gün işbaşı yapılmadı. 2 Şubat tarihinde grev hakkının yasaklanması kararının işyerlerine huzur ve çalışma barışı getirmediği görülmüştür.Önce grev oylamaları ile grevleri bitirmeyi planladılar. Üyelerimizin dışında beyaz yakalı sınıf kardeşlerimizin de desteğiyle yüzde 90'lara varan evet oyları ile kurdukları 9 sandığa da gömüldüler. Sonra Çalışma Bakanı’nı devreye sokup, arabulucu önerdiler.Arabulucu değil metal işçisinin hakkını istiyoruz yanıtını aldıktan sonra, yurt dışında olan Bakanlardan almış gibi gösterdikleri imzalarla, Bakanlar Kurulu toplantısı yapmadan grevimizi yasakladılar. Biz yılmayacağız, teslim olmayacağız dedik. Zalimler için yaşasın cehennem, dedik. Zulmünüze devam ettikçe, grev hakkımızı geri vermedikçe ve MESS’ten istifa etmedikçe size cehennemi yaşatacağız dedik. İşçi düşmanı, beceriksiz ve dayatmacı sermaye örgütü yönetimiyle bu aşamadan sonra aynı masaya oturmayacağız. Çalışma Bakanlığına da duyurduk, boşuna arabulucu belirleme, grev hakkımızı gasbeden bir hükümetin arabulucusu bizim için hükümet ve sermayenin adamıdır” diye konuştu.

MÜCADELEMİZİ MAHKEME SALONUNA TAŞIDIK

Mücadelenin, grev kapılarından, fabrikaların içine, üretim alanına taşındığını söyleyen Ali Çeltek, “Metal işçilerinin denizinde boğulmak istemiyorsanız MESS'ten ayrılacak ve haklarımızı vereceksiniz. Mücadele mahkeme salonlarına taşınmıştır. 2 Şubat Pazartesi günü Danıştay'a, Bakanlar Kurulu kararının yürütmesinin durdurulması talebiyle iptal başvurumuzu yaptık. Çarşamba günü ekmeğimizin ve grev hakkımızın gasbedilmesine karşı kitlesel biçimde Danıştay’ın önünde olacağız. Boru, bakır tel, kurutma makinesi, fren ve debriyaj teli, kombi kazanı, çelik tel üretiminin durması milli güvenliğe aykırı ise, biz de milli güvenliğe aykırı karar almışız demektir. Bakanlar Kurulundan talebimiz savcılarını devreye sokarak milli güvenliği bozan bizler için de gerekli yasal işlemleri başlatmasıdır’’ dedi.

ASLA TESLİM OLMAYACAĞIZ

 Mücadele sokaklara AKP binalarının önüne taşındığını, hükümet kurumlarının önüne de taşınacağanı dile getiren Ali Çeltek, "Mücadele hiç merak etmeyin ülke sınırlarının dışına da taşınmıştır ve taşınmaya devam edecektir! Metal işçilerinden ve onların öfkesinden kurtulamazsınız. Bir kez daha uyarıyoruz. İşverenleri, MESS’i, hükümeti, yargıyı. Uyarıyoruz. Bir karşı çıkış var ise önce onu anlamaya çalışacaksınız. Bastırmaya kalktığınızda altında kalırsınız. Asla teslim olmayacağız. Asla yılgınlığa kapılmayacağız. Biz kazanacağız” ifadelerini kullandı.

EMEKÇİLERİN GÖZYAŞLARI AYNIDIR

Birleşik Metal-İş İzmir Şube Başkanı Ali Çeltek, "Şunu iyi biliyoruz bu mücadele artık metal işçilerinin mücadelesinden çıkmış Türkiye’de hak arayan bütün işçi sınıfının mücadelesi olmuştur. Biz işçi sınıfından yanayız biz fabrikalarda emeğiyle alınteriyle çalışan binbir düşünceye farklı görüşte olmasına rağmen Nazım ustanın  dediği gibi işçilerin emekçilerin göz renkleri farklı olsada göz yaşları aynıdır düşüncesiyle bütün işçi sınıfını kucaklıyoruz, birlikte yol yürümeye mücadeleye devam edeceğiz’’ dedi.

.