TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Erken teşhis ve doğru eğitim

0-6 yaş arası işitme engelli çocuklara yönelik Türkiye’nin ilk anasınıfı eğitimi veren Hasan Kaya Özel Eğitim Anaokulu Müdürü Sefa Çöllü, 20 kişilik bir açığa sahip olduklarını belirterek velilere çağrıda bulundu. Çöllü, ailelerin çocuklarının engellerini erken teşhis etmesinin hayati bir konu olduğunu, çocukların yaşam kalitesini bu erken teşhisin ve verilecek doğru eğitimin belirleyeceğini ifade etti

Haber Giriş Tarihi: 06.05.2015 07:41
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
Erken teşhis ve doğru eğitim

NİLGÜN TAZE

Hasan Kaya İşitme Engelliler Özel Eğitim Anaokulu Müdürü Sefa Çöllü okul binasının işitme engelli torunundan dolayı, merhum Hasan Kaya’nın çocukları tarafından bağışlandığını belirterek tek katlı ve bahçeli olan ve 1994 yılında projesi özel olarak hazırlanarak inşa edilen okulun Karşıyaka Belediyesi’ne bağışlanmış bir okul olduğunu söyledi.  1999 yılına kadar atıl bir halde duran binanın İzmir Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfınca gerekli tadilatı yapılarak, Hasan Kaya İşitme Kaybı Erken Tanı Eğitim ve Tedavi Merkezi adıyla İl Sağlık Müdürlüğü’nce 2000 tarihinde hizmete açılmasının ardından İzmir Valiliğinin başkanlığında, İl Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Karşıyaka Belediye Başkanlığı, D.E.Ü. Tıp Fakültesi K.B.B. Hastalıkları Ana Bilim Dalı bir araya gelerek ortaklaşa hazırlayıp imzaladıkları bir protokolle 2002 tarihine kadar İl Sağlık Müdürlüğü’nce işletildiğini söyleyen Çöllü, “15.07.2002 tarihinde ise ilgili kurumlar arasında yapılan bir protokol ile İzmir ili Karşıyaka İlçesi Belediyesi mülkiyetinde olan ve 49 yıllığına Bakanlığımıza tahsis edilen okulumuz, Bakanlığımızın 16.09.2002 tarih ve 3816 sayılı oluruyla Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı olarak okul öncesi eğitim çağındaki işitme engelli öğrencilere yönelik ‘Hasan Kaya İşitme Engelliler Erken Çocukluk Eğitim Merkezi ve Anaokulu’ adıyla Eğitim-Öğretime başlamış, 2013 yılında ise ismi Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Hasan Kaya Özel Eğitim Anaokulu olarak değiştirilmiştir. Okulumuzun varlığından velilerimizin haberdar olmayışından dolayı 20 kişilik açık bulunmakta. Şu an doğuştan işitme yeteneğini kaybetmiş ancak gerekli tedavi ile kısmen de olsa duyabilen 42 öğrencimize özel eğitim vermekteyiz. Okulumuzun bulunduğu Yalı Mahallesi sosyal kültürel yönden gelişmiş, ekonomik durumu iyi olan insanların yaşadığı bir mahalle. Ancak bizim okulumuzda eğitim alan öğrenciler özel durumları nedeniyle İzmir’in her bölgesinden geliyor. Devlet okulu olduğumuz için İzmir’in neresinde yaşıyor olursa olsun çocuğumuzu alıp okula kadar getirebiliyoruz. ‘Ters Kaynaştırma’ dediğimiz bir yöntemle 12 tanesi normal, 2 tanesi işitme engelli çocuğumuzu bir araya getirerek eğitim veriyoruz. Öğrencilerimizin sadece 12 tanesi bu mahalleden diğer 32 tane çocuğumuzda İzmir’in çeşitli bölgelerinden. Çocuklarımızın öğlen yemeği devlet tarafından karşılanıyor. Bu tür hizmetlerin ücretsiz verilmesi aileler için büyük avantaj. En büyük sıkıntımız ise ailelere ulaşmak. 4 milyon nüfusu olan bir şehirde 30 tane çocuğumuza zor ulaşabiliyoruz.  Okulumuzun varlığını bilip de yollarda perişan olmasın diye çocuklarını göndermeyen veliler var.  Çocuklarımızın tespit edilmesinde rehber öğretmenler geçen yıl ilgili sağlık kuruluşlarına giderek ciddi bir çalışma yapmışlar. Daha öncesinde 10-15 öğrenci varken onların çabasıyla bu sayı 30’a çıkmış. Biz de ulaşabildiğimiz tüm ilgili birimlere kendilerine 0-6 yaş gurubu getirilen çocukları bize yönlendirmelerini istiyoruz.  Çocukların okulumuza kayıt olabilmesi için velilerin ilk olarak işitme engelli olduklarına dair belgelerini getirmeleri gerekiyor.  Okulumuzun kapasitesi 50 ancak birkaç çocuk daha fazla alabiliriz” açıklamasını yaptı.

VELİLERE ÇAĞRI

İşitme engelli doğmuş veya sonradan işitme engelli olmuş 0-6 yaş arası çocukların doğal, sözel, işitsel iletişim kurabilmeleri ve konuşma engeli olmayan bireyler haline gelmesi için çalıştıklarını ifade eden Çöllü,  0-3 yaş grubu işitme engelli çocukların ailelerine Erken Çocukluk ve Aile Eğitimi yoluyla psikolojik destek vermenin ve verilen eğitimin sürekliliğinin önemine değinerek, “Kaynaştırma uygulamaları yolu ile öğrencilerimizin zaman zaman akranları ile birlikte olmalarını sağlayarak topluma uyum sürecine katkıda bulunmak ve Atatürk’ün göstermiş olduğu yolda bilimsel, çağdaş ve katılımcı eğitim öğretim anlayışı doğrultusunda ulusal ve evrensel değerlerin farkında olup, değişime ve gelişime açık, doğa dostu, farklı düşünebilen, hoşgörülü, katılımcı ve sorumluluk sahibi bireyler yetiştirmek için varız. Okulumuzda 11 öğretmenle birlikte eğitim vermekteyiz.  Velilerin çocuklarına olan ilgisi yaşları henüz çok küçük oldukları için gayet iyi. 23 Nisan’da düzenlediğimiz etkinliklerde dahil olmak üzere çağırdığımız her türlü etkinliğe katılıyorlar.  40 kişilik bir okul olmamıza rağmen salonlara doldurabiliyoruz.  Yaptığımız etkinlikleri ailelere SMS bilgi hattımızla ve mail yoluyla duyurarak bilgi sahibi olmalarını sağlıyoruz. Bizim asıl amacımız çocuklarımızın hayatlarını sanki normal bir insanmış gibi rahat bir şekilde geçirmelerini sağlamak. Bunun içinde ihtiyaçlarını dile getirebilecekleri ve edinebilecekleri her türlü yetiyi kazandırabilmeye çalışıyoruz. Vizyonumuz çocuklarımızın işitme engeli olmayan çocuklar olması. Okuldaki çocuklarımızın yüzde 90’ı doğuştan sağır olmasına rağmen  implant ameliyatı geçirmiş, kulaklarında cihazlarıyla dolaşan çocuklar. Bir şekilde konuşabilmeyi ve algılayabilmeyi öğreniyorlar. Bizden çıkan çocukları özel eğitim okullarına değil de normal öğrencilerin olduğu okullara göndermek istiyoruz. Bizden çıkan çocuklar normal okula kaydolabiliyor.  Okulumuz kendine has özellikleri olan bir okul. Sesleri az da olsa duyabiliyorlar. Bu sebepten dolayı eğitimi veren öğretmenlerimizin bir tanesi işitme engelliler öğretmeni, diğeri ise okul öncesi öğretmeni. Çift öğretmen avantajıyla seslerin yalnızca bir kısmını duyabilen çocuklarımız güzel bir eğitim alma fırsatını yakalamış oluyorlar. Öğretmenlerimiz aracıyla bir şekilde konuşmaya başlayabilen çocuklarımız bizden sonra normal okullarına devam edebiliyorlar. Ağaç yaşken eğilir dedikleri gibi ne kadar erken biz gerekli eğitimleri çocuklarımıza verebilirsek o kadar çok hayatlarını daha başarılı ya da daha normal hale getirebilmiş oluyoruz. Birçok işitme engelli çocuğu günümüz teknolojisiyle az da olsa uyar hale getirmek zaten mümkün” dedi.

ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ

Ailelerin çocuklarının engellerini erken teşhis etmesinin hayati bir konu olduğunu, çocukların yaşam kalitesini bu erken teşhisin ve verilecek doğru eğitimin belirleyeceğini ifade eden Çöllü, “Devletin bu tür bir imkan sağlaması hem bizim, hem çocuklar, hem de aileler açısından güzel bir olanak. En azından biz amacımızı gerçekleştirmiş oluruz, onlarda eğitim alırlar. Eğitime ne kadar erken başlanabilirse çocuklara verilebilecek fayda da o kadar çok olacaktır. Okulumuzda kullandığımız eğitim yöntemi doğal-sözel adını verdiğimiz işitme engelli çocuklarımız için özel olarak tasarlanmış bir eğitim biçimi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın izlediği eğitim yöntemi bu. Bizden sonraki okullarda zaten bunu istiyor. Doğal-sözel eğitim de işitme engelli çocuklarda dudakları okuyarak konuşmayı öğrenebilirler. Biz bu öğrenimi genellikle resimli materyallerle ya da ancak yaşayarak öğrenebilecekleri tam donanımlı etkinlik sınıfımızla verebiliyoruz. Ayrıca normal olan kendi yaşıtlarıyla konuşmalarını sağlayarak her kesimden insanla konuşma yeteneklerini geliştirebiliyoruz. 5 tane sınıfımız var ve bu beş sınıfın bir tanesinde ters kaynaştırma yapabiliyoruz.  Çift öğretmenle 6-7 kişilik sınıflarda eğitim vermek öğrencilerimize ihtiyacı olan tüm yetenekleri kazandırabiliyor. Düşünün ki en kalabalık sınıfımız 8 kişi ve onda da iki tane öğretmen var.  12 öğretmenimizden bir tanesi de 0-3 yaş arası çocuklarımıza birebir olmak üzere özel eğitim vermekte. Çocuklar saatli randevu alarak geliyor, özel eğitimlerini alarak geri gidiyorlar çünkü yaşları daha çok küçük olduğu için grup ortamına adapte olabilecek seviyede değiller” ifadelerini kullandı.

İşitme engelli çocukları olan veliler için ise iletişim bilgileri şöyle;

 Yalı Mahallesi, 6417/1 Sokak No:19 Karşıyaka/İZMİR

Tel: 0 232 362 32 44

 

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.