TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

ZENİVA HOTEL 1 YAŞINDA!

Zeniva Hotel Genel Müdürü Atilla Doğancı ile otel ve İzmir turizmi hakkında sohbet ettik

Haber Giriş Tarihi: 06.04.2015 07:25
Haber Güncellenme Tarihi:
Kaynak: Haber Merkezi
ilksesgazetesi.com
ZENİVA HOTEL 1 YAŞINDA!

ANIL YIKGEÇ

Merkezi konumu, kalitesi ve güleryüzlü hizmetiyle öne çıkan Zeniva Hotel, bir yaşını doldurdu. Hızlı bir giriş yaparak butik hizmette farklılık yapan Zeniva Hotel Genel Müdürü Atilla Doğancı ile otel ve İzmir turizmi hakkında sohbet ettik. Butik konseptiyle bireysel hizmet veren bir otel olduklarına vurgu yapan Doğancı, İzmir turizminin gelişmesi için çok şey yapılabileceğini ve daha çok çalışmak gerektiğini ifade etti.

Kendinizi tanıtır mısınız?

Turizme, 1983 yılında Alman turistler Türkiye’ye daha yeni yeni gelmeye başladığı dönemlerde başladım. 12 buçuk yaşında Manisa’da bir tane şehir otelinde başladım. Oranın tek yıldızlı oteliydi. Hem alaylı hem okulluyum. Bilkent Üniversitesi Turizm Otelcilik ve Yönetim Bölümü’nü bitirdim.  34 yıldır bulunduğum turizm sektörünün 14 yılı boyunca da üst düzey yöneticilik yapıyorum. Yaklaşık yirmi yıla yakın da hamallık yaptım. Eskiden bulaşık makinesi bile yoktu. Biz elimizle yıkayıp kuruluyorduk birçok şeyi. Yedi otelin kurucu genel müdürlüğünü yaptım. Üst düzey yöneticilik hayatıma Amerika’da genel müdür yardımcısı olarak başladım. Orada ilk defa inşaattan itibaren çalışmaya başlayarak yöneticilik yaptım. Asıl orada inşaattan başlayarak otel yöneticisi olma fikri aklıma işledi. İlk profesyonel hayatıma Miami’deki Premier Indian Spa Aqua Resort’da başladım. Orası da 400 odalı bir tesisti. Orada bir buçuk yılım geçti. Oradan Eldorado Festival zincirlerine geçtim. Orada uzun yıllar görev yaptım. Ondan sonra da termal tesislerde görev yapmaya devam ettim. Türkiye’de 2 bin 600 yatak kapasiteli Asos Termal Otel Deluxe’ün kurucu genel müdürlüğünü yaptım. Sonra Kırşehir’in en büyük otellerinden birisi olan 3 yüz dönüm arazi üzerinde yer alan Makissos Termal&Spa Hotel’i açtık. Açılışımızı da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yapmıştı. İzmir’deki Yıldızhan Otel’in inşaattan itibaren kurucu genel müdürlüğünü yaptım. Şu anda otel Double Tree Otel oldu. Şimdi ise Zeniva Otel’de genel müdürlük yapıyorum.

BİREYSEL HİZMET VERİYORUZ

Otelin konsepti nedir?

Otelimiz üç yıldızlıdır. Fakat konsept olarak butik bir oteliz. 35 odamız olduğu için butik konsepti bize daha uygun. Biliyorsunuz büyük otellerde yıldız kavramı hele ki beş yıldızlı otellerde monotonlaşmış, robotlaşmış bir sistem var. Biz butik oteller olarak bunun dışına çıkıyoruz. Daha güler yüzlü, gelen bireysel hizmet verildiği için misafirlerin daha çok tercih ettiği bir konsept. O yüzden butik hizmet veriyoruz. İzmir'in kalbi Alsancak'ta bulunan Zeniva Butik Otel, şehrin iş, eğlence ve alışveriş merkezlerine, Uluslararası İzmir Fuar alanına, Kordon’a, Cumhuriyet Meydanı’na yürüyüş mesafesinde. İzmir’in merkezi bir bölgesinde, Swissotel’in yan tarafındayız. Burası eski kan bankası binası. Mimarisi, özel dekorasyonu ve hizmet anlayışımızla fark yaratıyoruz. Oda kahvaltı şeklinde çalışıyoruz. Son teknolojilerle donatılmış 20 standart 10 deluxe, 5 suite olmak üzere üç çeşit oda tipimiz var. Gerek iş gerek eğlence amaçlı seyahat eden misafirlerimizin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde düzenlenmiştir. Tüm odalarda, yüksek hızda internet erişimi, led tv, direk telefon hattı, laptop boyutunda güvenlik kasası, elektrikli su ısıtıcısı, mini buzdolabı, bireysel kontrollü klima, çalışma masası, saç kurutma makinesi, black out perde mevcut. Çok amaçlı bir toplantı salonumuz var. İstenirse ikiye bölüp ayrı ayrı da kullanılabiliyor. Kahvaltı salonumuz giriş bölümünde. Orada aynı zamanda talebe göre ala-carte servis de verebiliyoruz. Yukarı tarafta yemek organizasyonlarımız, coffee break’lerimiz oluyor.

Müşteri kitleniz nasıl?

Müşterilerimiz genellikle yurtdışından. Yurtdışından çok misafirimiz geliyor. Onun dışında İstanbul, Ankara’dan geliyorlar. İşadamları ve büyük şirketlerde görev yapanlar özellikle bizi tercih ediyor.

Doluluk oranınız nedir?

Bir yılımızı yeni doldurduk. Otel açılmadan 4-5 ay önce yapılması gerekenler ve kurulması gereken bir sistem var. Sistem kurulmadığı zaman otel açıldığı zaman bir kaos yaşarsınız. Zeniva’da kurucu genel müdür değilim. Burasının inşaatı bittikten sonra ben genel müdür olarak geldim. Tabii ki, misafir sayımız çok azdı. Fakat biz iki ayın içerisinde ciddi bir çalışma ve tanıtımla iki ayın sonunda yüzde 40 civarı doluluk oranları yakaladık. Şu anda ise yüzde 85 civarı doluluğa sahibiz.

KALİTEMİZ SEBEBİYLE TERCİH EDİLİYORUZ

Çevrenizde birkaç tane prestijli ve büyük otel var. Bunların etkisi oluyor mu size?

Yakınımızda beş yıldızlı Swissotel Büyük Efes Otel var. Mövenpick Hotel, Renaissance Hotel bunlar hep bize avantaj. Onların yanında olacağım ki kendi reklamıma da katkısı olsun. Otelin yerini tarif edeceğim zaman ‘Swissotel’in yan tarafı’ diyorum. Hem yol tarifinde bana oturaklı bir argüman sunuyor hem de müşteri anlamında yarar sağlıyor. Üstelik Swissotel ile aramızda fiyat olarak büyük farklılıklar yok. Ayrıca bizim konseptimizdeki çevre otellerin fiyatlarından da yüksektir. Kalitemiz sebebiyle tercih ediliyoruz. Kahvaltımız özellikle çok beğeniliyor. Kahvaltıda hiç tavizimiz yok. Herkes birçok ürün çıkartabilir. Şu anda otellerde birçok şey çok ucuza alınabiliyor. Bana şimdi beş yıldızlı otelde kahvaltı yapar mısınız ya da yemek yer misiniz derseniz ‘Yemem’ derim. Çünkü ne kadara mal olduğu belli. Biz kahvaltımızda dahi orijinal petek bal kullanıyoruz. Her şey organik. Organik olmayan hiçbir şey yok. O yüzden kahvaltımız tam bir şölen. Toplantı ve diğer organizasyonlarımız da önümüzdeki iki ay için epey yoğun.

İnsanlar size nasıl ulaşabilir?

Turizm acenteleri ve internet üzerindeki otel rezervasyon sitelerinden ulaşabilirler. Web sitemiz üzerinden ya da telefonla otelimize ulaşabilirler. Online satış yapan birçok sitede de ilk sırlardayız. İzmir otelleri içinde genelde ilk beşteyiz. Şimdiye kadar da hiç ilk beşten aşağı düşmedik. Bir ara espri olsun diye bilerek bozduk onu ve geri sıralara düşürerek ilk on otelin içinde kaldık. Kendimizi on numaraya bilerek indirdik. Booking.com’da misafirlerin geri dönüşüne göre sıralama yapılıyor. Bizim geri dönüşümlerimiz çok iyi.

ÜÇ ŞEY SATIYORUZ; GÜLERYÜZ, TEMİZLİK, İYİ HİZMET

Misafirlerinizden nasıl tepki alıyorsunuz?

Genelde memnunlar otelimizden. Kahvaltımızı, odalarımızın standartlarını, kalitemizi çok beğeniyorlar. Otelimizin yeni olmasından ve kaliteli ürünler kullanmamızdan dolayı misafirlerimizin geri dönüşümleri olumlu. İnsana hizmet ediyorsunuz. Diyelim ki elektrikçisiniz muhatap olduğunuz elektrik panosu, kablo vb.dir. Ben onu kırarım, yeniden takarım vb. ama insana hizmet ettiğiniz zaman bu söz konusu değil. Çünkü biz otelcilikte üç şey satıyoruz. Bir; en başta güleryüz. İki temizlik, üç iyi hizmet. Başka sattığımız bir şey yok. Bunun yanında da otelimizin konsepti iyi olduğu, yeni bir otel olduğumuz, tekstil ürünlerimiz ‘vip’ olduğu için avantaj sağlıyor. Hizmet sektöründe olduğumuz için herkesi memnun etmek mümkün değil. Çok enteresan yorumlar geliyor. Bazı misafirler evlerinde hergün yatağını düzeltmez ama otellerde yatak örtüsünün ucu kıvrık olsa şikâyet edebilirler. Artı yazan her şey zaman zaman eksi de yazabilir. Her otelde oda yapısına göre ıslak hacimler, yani banyo, lavabo, tuvaletler bölümü odadan biraz daha küçüktür doğal olarak. Dünyada oda tiplerine göre ıslak hacimler uluslararası standartlarla belirlenmiştir. Otelin konseptine göre ıslak hacimler 3,5 metrekare ile 8,5 metrekare arasında değişiklik gösterir. Sadece Kral Dairesinde 18 metrekaredir. Bir müşterimiz kahvaltı harika, karşılama mükemmel, güleryüz çok iyi, konum merkezi gibi olumlu birçok şey yazmış. Şikâyet bölümüne de tek bir şey yazmıştı; ‘Banyolar iki kişilik değildi.’ Böyle şeylerle de karşılaşıyoruz. Bunun bizimle hiçbir alakası yok. Standartlar böyle. Şikâyetin boyutu yok. ‘Personeliniz fazla güleryüzlü, yapmacık’ diye bile şikâyet geldi. Acenteler tur getiriyor. Diyelim ki 100 kişiler. Her türlü imkanı var ve rahat bir otel. O yüz kişiden muhakkak biri çıkar ve bir kusur bulur. Öyle bir insanı otele girdiği andan çıkış yaptığı ana kadar memnun etmemizin imkanı yoktur. Kafada zaten olumsuzdur. O yüzden insana hizmet çok zordur.

Özel bir kampanyanız var mı?

Haftasonunu canlandırmak için Cuma, cumartesi ve Pazar günleri geçerli olan yüzde 15 indirimimiz var. Özellikle düğün grupları için yaptığımız bu promosyonumuz Mayıs’a kadar sürecek. Çeşme’de tatil yapıp burada konaklayan çok müşterimiz oldu. Yine aynı şekilde bir talep var. Aile olarak gelip burada konaklıyorlar. Sabah Çeşme’ye gidip tatillerini yapıp akşam yine buraya dönüyorlar. Bu mevsimde Çeşme’de sadece gündüz hayat var. Onlara da böyle bir kampanya yaptık. Ala carte menümüzde de ağırlıklı olarak organik ürünlere yöneliyoruz.   

İZMİR’İN TANITILMASI GEREK

İzmir turizmini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben altı buçuk yıldır İzmir’deyim. O zamanki Yıldızhan Otel’in açılışı için gelmiştim. İzmir eski Valisi Cahit Kıraç’ın çağırması üzerine gelmiştim. İzmir, ticaret yönünden de kendini tanıtım yönünden de çok gerilerde. Hep yenileme yapıyoruz deniyor ama ortada bir şey yok. Bizim Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamaları Birliğimiz (ETİK), turizm derneklerimiz var. En başta İzmir’in Çeşme ilçesi var. Fakat Çeşme, iki buçuk ay çalışıyor. Fakat elinde çok büyük bir değer var. Termal sağlık turizmi yapabilir. On iki ay yaşayabilir. Dedeyle nine termal havuzda kür uygularken torun da deniz tatilini yapabiliyor olabilir. Bu çok ciddi bir kombinasyon. Ama bu konuda kalkınamıyor. Örneğin Enternasyonal Fuarı. Dünyanın en iyi fuarlarından birsiydi bizimkisi. Şu anda kala kala sadece Mermer Fuarı kaldı. Yerel yöneticilerle bireysel görev verdikleri şahısların çalışmamasından kaynaklanıyor. Çalışmamak dışında başka sebep yok. Çünkü yenilik getirmeleri, bir şeyler katmaları lazım ki ticaret İzmir’de çoğalacak. Böylece oteller de dolacak. Bana İzmir’e ilk geldiğimde yaptığım bir röportajımda sorulmuştu. O zaman İzmir’de otel sıkıntısı vardı. Ama altı buçuk yıl geçti ve İzmir’de 20-30 tane otel açıldı. Artık yatak sıkıntısı yok. Topu topu doğru düzgün yılda bir tane Mermer Fuarı var. Çünkü İstanbul fuarı, İzmir’in elinden aldı. Bu konularda kalkınmaları lazım. Yoksa İzmir’de ticaret günden güne kötüye gidecek. Mermer Fuarı eskiden bir yıl önceden dolardı. Tabii otel de önceden dolardı. Bu yıl ise son günlerde anca doldu. Yine de birçok otel istediği doluluğu yakalayamadı. Birçok genel müdür arkadaşımla konuştum. Hepsi aynı şeyi söylüyor. Bizim doluluk oranımız iyiydi.

Turizm için neler yapılabilir?

İzmir’de çok şey yapılabilir. Özellikle Çeşme odaklı sağlık turizmi canlandırılabilir. Çeşme zaten İzmir’e çok yakın. Çeşme’deki sağlık turizmi İzmir’i de etkiler. Çeşme’de tedavi olur ama İzmir’de konaklar. Sağlık turizmi şöyle bir şeydir; otelin kapasitesi yeterli olmayabilir ama spa bölümleri her zaman yeterlidir. Çünkü sağlık turizminde tedavi ünitesine, rehabilitasyon bölümlerine daha büyük alan verirler. Örneğin sağlık bölümü 3 yüz kişiye hizmet verebilir ama otel kısmı 50 kişi kapasiteli. Elli kişi o otelde konaklıyor, geriye kalanlar başka otellerde. Taşımalı sistemle sabah tedavi merkezine geliyorlar, gün boyunca tedavilerini tamamlıyorlar. Sadece konaklamak için yine otobüsle başka otele gidiyorlar. Örneğin İzmir’de konaklıyor. Sabah buradan Çeşme’ye gitmek 20 dakika sürüyor. Kürünü bütün gün tamamladı, konaklamak için tekrar İzmir’e geri dönecek. Sistem bu. Bunu oturtmaları lazım. Balkanlarda, Yunanistan’da bunun örnekleri var. Biz dünyadaki en iyi kür suyuna sahibiz. Fakat bir tanesi bile değerlendirilemiyor.  

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.