Asgari ücret esnafı çift yük altına soktu

Asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk artış, esnafın maliyetlerini yükseltirken, çalışanlar için ise yeterli kalmadı. Esnaf, artan giderlerin yanı sıra müşterilerin alım gücünün düşmesiyle büyük bir ekonomik darboğaza girdi.

Haber Giriş Tarihi: 27.12.2024 08:58
Haber Güncellenme Tarihi: 27.12.2024 08:58

KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER - 2025 yılı için milyonlarca çalışanı ilgilendiren asgari ücret rakamları netlik kazandı. Yapılan yüzde 30’luk artışla net asgari ücret 22 bin 104 TL’ye, brüt asgari ücret ise 26 bin 5 TL’ye çıkarıldı. Yeni düzenleme ile işveren desteği artırılarak 700 TL’den 1.000 TL’ye çıkarıldı. Brüt maaş ve sosyal sigorta primleri de göz önüne alındığında, işverenin toplam aylık maliyeti 30 bin 556 TL oldu. Yeni asgari ücret, çalışanlar kadar işverenleri de yakından ilgilendiriyor. İşverenler, özellikle artan işçi maliyetlerinin işletmelere nasıl yansıyacağını hesaplarken, esnaf kesimi ise hem işgücü giderlerini hem de asgari ücretle geçinen müşterilerinin alım gücünü göz önünde bulunduruyor. İzmir esnafı asgari ücrete yapılan bu artışın personel giderlerine yansımasını ve küçük işletmelerin ayakta kalabilmesi için devlet desteğinin şart olduğunu belirtirken, müşterilerinin alım gücünün artmadığını ve bu durumun işlerini olumsuz etkileyeceğini ifade etti.

ISMARLAMALAR RAFA KALKTI

İzmir Kahveciler Odası Başkanı İsmail Hakkı Kırdı, asgari ücret artışının ne işvereni ne de çalışanı tatmin ettiğini belirtti. Asgari ücretin yetersizliği, küçük esnafı doğrudan etkilediğini ve işlerinin düşmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade eden Kırdı, “Müşterilerimiz genelde emekliler ve asgari ücretliler. Ancak bu kitle, artan giderler ve düşük maaşlar nedeniyle eski alışkanlıklarını sürdüremiyor. Eskiden kahvehanelerde ısmarlamalar bir gelenekti. Ancak artık bu gelenek neredeyse tamamen rafa kalktı. Müşterilerimiz, kendi ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlanıyor. Çünkü maaşları yeterli değil. Bir yanda yüksek kiralar, bir yanda yükselen personel giderleri bizi zorluyor. Buna bir de müşterinin alım gücünün düşmesi eklenince iş yapamaz hale geliyoruz” diye konuştu.

DESTEK OLMAZSA İŞSİZLİK ARTAR

Esnafın artan maliyetler karşısında büyük bir yük altında olduğunu ifade eden Kırdı, “Yanında asgari ücretli personel çalıştıran işveren için sıkıntı doğuracak. Çünkü personel giderleri artacak. Bir esnaf yanında 5 sigortalı çalıştırıyorsa, bunu 3’e düşürecek diye düşünüyorum şu anda. Ve işsizlik daha da artacak, çünkü esnafın üzerindeki yük ağır. Asgari ücretin yükselmesiyle birlikte işverenlerin artan maliyetleri karşısında bazı imtiyazlı kararlar alınması gerekiyor. Sosyal sigorta primlerinin düşürülmesi ve vergilerde bazı indirimlerin yapılması gibi, esnafı da ayakta tutacak, çalışanı da mağdur etmeyecek dengelerin sağlanması gerekmektedir. Bununla ilgili çalışma yapmaları ve üstteki başkanlarımızın bunu dile getirmesi önemlidir. Esnaf ve sanatkârların vergilerini, muhtasarlarını ve sigortalarını düşürmek gereklidir” dedi.

VATANDAŞ NASIL YEMEK YESİN?

İzmir Lokantacılar Odası Başkanı Doğan Kılıç, asgari ücret artışının küçük esnafı zor durumda bıraktığını belirterek “Bizim sektörde asgari ücretli çalışan yok ama çalışanlarımız doğal olarak asgari ücrete gelen zammı istiyor. İşveren tarafına bakıyoruz zor, diğer tarafa bakıyoruz, orası da zor. O insanlar para alacak ki bize gelip yemek yiyecekler, biz de kazanacağız. 22 bin TL bana göre az. Bir ev kirası 10-15 bin lira olmuşken, vatandaş bu maaşla bize gelip nasıl yemek yiyecek? 22 bin lira beklediğim bir rakam değildi ama daha üstü olsa bu sefer de işverene binen yük artacaktı. İşveren de zor durumda, çalışan da zor durumda. Çalışanın aldığı fark bir iki ay içinde eriyip gidecek” diye belirtti.

İKİ TARAFTAN SARILMIŞ DURUMDAYIZ

Kılıç, işletmelerindeki maliyetlerin artmaya devam ettiğine dikkat çekerek “Biz şu anda eleman bulamıyoruz, o yüzden çalıştırdığımız personelin istediğini veriyoruz; iş olsa da olmasa da. Bizdeki girdi maliyetleri düşmediği sürece yemek fiyatlarında indirim yapamayız. Devlet, asgari ücreti az veriyorsa bizim de sigorta primlerimizi düşürmelidir. Bizi kollamadığı sürece küçük esnafın ayakta kalma şansı yok. Ticaretin dönmesi için esnafla ilgili yönetmeliklerin gelmesi lazım. Asgari ücrete zam geldi, sigorta primleri yükselecek. Vatandaşın beklediği zam gelmediği için bize gelemeyecek. Biz iki taraftan da sarılmış durumdayız. Hem işimiz düşecek hem gider maliyetlerimiz yükselecek. Yapılan zamlar 2 ay içinde eriyecek ve burada yine esnaf zararlı çıkacaktır” ifadelerini kullandı.

ENFLASYON İÇİN DENGELİ 

İzmir Ayakkabıcılar Odası Başkanvekili Tahsin Çobanoğlu, 2025 yılı asgari ücret artışını ekonomik denge açısından olumlu bulduğunu belirterek “Artışın yüksek olması enflasyonu tetikleyeceği için bu denli bir artışın dengeli olduğunu düşünüyorum. İşverenler için maliyetler artacak olsa da bu tür artışlar sürdürülebilir bir ekonomik düzen için gerekli. İşveren için her ne kadar maliyet yüklese ve çalışan için de yeterli olmasa da sürdürülebilir bir ekonomik düzen açısından bence dengeli bir artış olduğunu düşünüyorum. İşveren tarafını mali açıdan etkileyecek ama önümüzdeki dönemde faiz indirimlerine gidildiğinde dengelerin sağlanacaktır” dedi. Asgari ücret zammının işlerine olumsuz yansıyacağını da dile getiren Çobanoğlu, “Bu artış mutlaka işlerimizi etkileyecektir ama uluslararası ticaret yapıyorsak yurtdışında rekabet etmek için asgari ücret dengesini korumak zorundayız. İşlerde mutlaka düşüş gözlemlenebilir ama önümüzdeki dönemdeki ekonomik politikaların iyi bir şekilde devam edeceğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.