KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER/ Kira fiyatlarında yaşanan fahiş artış sonrası 2022’de yürürlüğe konulan yüzde 25 zam sınırı, Temmuz 2023’te bir yıl daha uzatılarak yaklaşık iki yıl sonra 1 Temmuz itibarıyla sona erdi. Bu sınırın kaldırılmasıyla yeni kira zammı oranı 12 aylık Tüketici Fiyat Endeksi’ne (TÜFE) göre belirlenecek. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından son açıklanan ağustos ayı enflasyon verilerine göre, enflasyon aylık bazda yüzde 2,47 yükselirken yıllık enflasyon ise yüzde 51,97 oldu. Yüzde 25’lik kira zammı uygulamasının kaldırılmasının üzerinden 2 aylık bir süre geçmesiyle birlikte İzmir’in emlak piyasasının yeniden bir dengeye oturduğunu belirten İzmir Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Mesut Güleroğlu, “Sınırın getirilmesiyle birlikte bir sonraki yıl yüzde 25 zam yapabileceğini bilen ev sahibi boş evini yüksek fiyattan kiraya koydu. Durum böyle olunca da kira fiyatları yükseldi ve sektörün dengesi bozuldu. Uygulamanın kaldırılmasının üzerinden geçen iki aylık süreç şu anda iyi ilerliyor” dedi. Kaldırılan sınırlamanın kira fiyatlarına yansımayacağını da ifade eden Güleroğlu, “Konut fiyatlarımız şu anda stabil. Kira fiyatlarında fahiş bir artış yaşanacağını düşünmediğim gibi düşmesini de beklemiyoruz” diye konuştu.
Kira sınırının getirilmesiyle birlikte boş olan ev ve dükkan kiralarının bir anda arttığını belirten Güleroğlu, “Yüzde 25 sınırlamasından önce kiralar zaten enflasyona göre hesaplanıyordu. Bir anda sektör baskılanmaya başlayınca boş olan ev ve dükkan kiraları bir anda arttı. Bir evin kirası 5 bin TL iken bir anda üç katı artarak 15 bin TL oldu. Yüzde 25 kira sınırlaması 2 yıl üst üste olunca boşaltılan evleri yeniden kiralamak isteyen ev sahipleri kiralarda yine yüzde 25 sınır olabilir diye kiraları yüksek tuttu. Piyasayı bu şekilde baskılamak belki bazı sorunların önüne geçti ama piyasanın dengesini bozmuştu. Sınırın kaldırılmasıyla birlikte piyasa yeninden dengesini bulmaya başladı. O yüzden müdahalenin son bulması çok doğru bir karar. Piyasayı akışına bırakmak gerekir. Uygulamanın kalmasının üzerinden geçen iki aylık süreç şu anda iyi ilerliyor” ifadelerini kullandı.
Son zamanlarda yaşanan sorunlar nedeniyle ev sahipleri artık evlerini ailelere kiralamak istemiyor. Ev sahiplerinin kiracı tercihleri ise daha çok yüksek geliri olan kişiler oluyor. Bu konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Güleroğlu, “Her mülk sahibi kirayı alabileceği kiracıya evini kiralamak ister. Bu doğal bir şeydir çünkü herkesin bir hesabı kitabı var. Fakat sektörün olağan akışını değiştirecek, dengesini bozacak bir durum yok ortada” dedi. Öte yandan Güleroğlu, kaldırılan yüzde 25’lik kira artışı uygulamasının ardından ev kirası fiyatlarının değişmeyeceğine de dikkat çekerek, “Konut fiyatlarımız şu anda stabil. Kira fiyatlarında fahiş bir artış yaşanacağını düşünmediğim gibi düşmesini de beklemiyoruz” diye konuştu.
Geçtiğimiz aylarda açıklanan verilere göre Türkiye’de kira fiyatlarında son bir yıl içerisinde yüzde 125 oranında bir artış yaşandı. Kiraların en yüksek olduğu illere bakıldığında ise İzmir’in Muğla ve İstanbul’un ardından 3. sırada yer aldığı görülüyor. Bunun sebebinin İzmir’de bulunan konutlardaki arz talep dengesizliğinden kaynaklandığını dile getiren Güleroğlu, “Şu anda İzmir’de inşaat yapılmıyor. İnşaatlar neredeyse durdu. Çünkü kredi faizleri yüksek. Buna karşılık olarak mevduat faizleri de yüksek olduğu için insanlar gayrimenkule yatırım yapmıyor. Vatandaş ev almak için kredi çekemiyor. 10 milyonluk bir ev almak istese en fazla 2 milyona kadar kredi çıkıyor. Bu kredinin faiz oranı da gerçekten çok yüksek. Mevcut konutlarla İzmir piyasası ilerlemeye çalışıyor. Fakat İzmir göç alan bir yer. Aynı zamanda üniversite şehri. Devamlı olarak bir hareket var ama bunu karşılayacak konut yok. Ciddi anlamda konut açığımız var. İzmir’de konut fiyatlarının yüksek olması, hatta rekor kırmasının sebebi de bu yüzden” açıklamasında bulundu.