Küresel borçlar 323 trilyon dolara ulaştı

Küresel borç seviyesi, 2024'ün üçüncü çeyreğinde 323 trilyon dolara yükseldi

Haber Giriş Tarihi: 03.12.2024 19:08
Haber Güncellenme Tarihi: 03.12.2024 19:08

Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF), "Küresel Borç Monitörü" raporunu yayımlayarak 2024'ün üçüncü çeyreğinde küresel borcun 323 trilyon dolara ulaştığını açıkladı. Geçen yıl aynı dönemde bu rakam 302,4 trilyon dolardı. Küresel borcun Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) oranı ise yüzde 326 seviyelerinde bulunuyor ve bu oran, COVID-19 salgınının zirvesine kıyasla 30 puan daha düşük.

2024'ün ilk üç çeyreğinde Türkiye ve Yunanistan, toplam borç oranlarında belirgin bir azalma yaşarken, Macaristan, İrlanda, Nijerya, İsveç ve Brezilya en büyük borç artışlarını kaydetti. Aynı dönemde, Yunanistan, Pakistan, Türkiye ve Japonya, kamu borcunun GSYH'ye oranlarında en büyük düşüşü gerçekleştirdi.

İklim harcamaları küresel kamu borcunu artırabilir

Küresel borcun 2024 sonunda, geçen yıla kıyasla yaklaşık 8 trilyon dolar artarak 320 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. 2025 ve sonrasında kamu borçlanmalarının bu rakamı daha da yükselteceği öngörülüyor. Şu an 95 trilyon dolar civarında olan küresel kamu borcu, 2028'e kadar 130 trilyon dolara kadar çıkabilir. Ayrıca, net sıfır hedefleri ve iklim taahhütleri doğrultusunda yapılacak harcamalar göz önünde bulundurulduğunda, küresel kamu borcunun 2028 yılına kadar 170 trilyon dolara ulaşabileceği tahmin ediliyor.

Ticaret gerginliklerinin büyüme beklentilerini zayıflatabilir

Sektörler bazında yapılan incelemeye göre, 2024'ün üçüncü çeyreğinde hanehalkına ait borçlar 61,6 trilyon dolar, finansal olmayan şirketlere ait borçlar 93,4 trilyon dolar, kamu borcu 95,4 trilyon dolar ve finansal şirketlere ait borçlar ise 72,5 trilyon dolar olarak kaydedildi. Türkiye’de ise, borçların gayri safi yurt içi hasılaya (GSYH) oranları geçen yılın aynı dönemine göre azaldı. Üçüncü çeyrekte hanehalkı borç oranı yüzde 9,9’a, finansal olmayan şirketlerin borç oranı yüzde 40,7’ye, kamu borcu oranı yüzde 28,1’e ve finansal şirketlerin borç oranı ise yüzde 16,5’e geriledi. Raporda ayrıca, artan jeoekonomik parçalanma ve ticaret gerginliklerinin büyüme beklentilerini zayıflatabileceği, özellikle tedarik zinciri kesintileri ve sıkılaşan kamu maliyesi ortamında enflasyonist baskıların yeniden ortaya çıkabileceği uyarısı yapıldı.