Peki şimdi ekonomide neler olacak?

Türkiye'de 2. tur seçimlerinin sona ermesiyle birlikte gözler ekonomiye çevrilirken, Ekonomist Prof Dr. İbrahim Atilla Acar, konuyla ilgili süreci değerlendirdi

Haber Giriş Tarihi: 10.04.55377 05:40
Haber Güncellenme Tarihi: 10.04.55377 05:40
ilksesgazetesi.com

KEMAL ÖZKURT - ÖZEL HABER

Türkiye'de 28 Mayıs 2. tur cumhurbaşkanlığı seçimleri geride kaldı ve henüz kesin olmayan sonuçlara göre Recep Tayyip Erdoğan tekrardan Cumhurbaşkanı seçildi. Yüzde 52.16 oranında oy alan Erdoğan, yüzde 47.84 oranında oy alan rakibi Kemal Kılıçdaroğlu'nu geride bırakarak zafere ulaştı. Seçimlerin sonuçlanmasıyla birlikte ise gözler ekonomiye çevrildi. Seçimlerin sonuçlanmadan önce bir belirsizlik ortamının olduğunu ve bu sonuçlarla birlikte belirsizliğin ortadan kalkmış olduğun ifade eden Ekonomist Prof. Dr. İbrahim Atilla Acar, "Mevcut iktidar ekonomideki istikrarı ve şeffaflığı sağlayabilirse işlerin yolunda gideceğini düşünüyorum" dedi. 

GEÇEN HAFTANIN GÖRÜNTÜSÜ KAOSTU Dün yapılan seçimlerler birlikte bir çok belirsizliğin ortadan kalktığını ifade eden Acar, "Ekonomi her zaman istikrar, belirli olmayı ve şeffaflığı ister. Geçen haftanın görüntüsü ise kaostu. Seçimlerin ardından kim iktidara gelecek, nasıl bir program uygulanacak, programda acı reçete mi var, gibi belirsizlikler dün itibariyle kısmen ortadan kalktı. Şu an itibariyle piyasalarda beklenen ani bir değişim yok. Bu gün itibariylede risk pirimleri 50 puana kadar düştü ve düşüş devam edecek. Mevcut iktidar ekonomideki istikrarı ve şeffaflığı sağlayabilirse işlerin yolunda gideceğini düşünüyorum" diye konuştu. 

DÖVİZE OLAN İLGİ DEVAM EDİYOR Seçim sonuçlarında beklenen bir durumun yaşandığını fakat halkın tam olarak belirsizlikten kurtulamadığını dile getiren Acar, "Seçimden önce Merkez Bankası nakit çekimini ve kredi limitlerinde düşüşe gitmişti. Bunun sebebi de vatandaşların kredi çekerek döviz ve altın alması gerekçe gösterilmişti. Durum böyle olunca da dövize olan talebinin artması, dövizin fiyatlarını arttırıyor. Zaten belli bir kıtlık içerisindeyiz döviz konusunda. Dolayısıyla şu anda o belirsizlik nispeten kalksa da insanlar dövizde yatırım yaparak her ihtimale karşı kendilerini garanti altına almaya devam ediyor" dedi. 

EN İYİ YATIRIM ARACI; BORSA Şu anda en iyi yatırımın altın ve dövizden çok borsa olduğunun altını çizden Acar, "Seçim zamanlarında borsa dipleri görmüştü. Yabancı yatırımcıların payı yüzde 30'lara kadar inmişti. Bu gün borsada yüzde 5'lik bir artış yaşandı sadece. Türk borsası şu anda belki dünyanın en ucuz borsalarından bir tanesi. Ben yatırım yapacak olanların Amerikan dolarına gitmesi halinde dolara borç verdiklerini düşünüyorum. Yani dolar alan vatandaş ABD'ye borç vermiş oluyor aslında. Böyle bir şeye gerek yok. Doları ne kadar sıkıştırırsak o kadar yükselecektir. Doların şu anda yükselmesinde bir problem yok, doların hakettiği yerde olmaması gibi bir sorun var. Çünkü, dolar yükselirse enflasyon artar gibi bir düşünceden dolayı, doların yükselmesine de pek sıcak bakılmyor" diye belirtti. 

"İYİ BİR EKONOMİ POLİTİKANIN SONUÇLARINI 6 AY İÇİNDE ALIR" Mevcut iktidarın devam etmesi durumunda ekonomide atılması gereken adımlarada değinen Acar, şu ifadeleri kullandı;

"Mevcut iktidarın söylemlerine göre ekonomi yönetimi değişecek ve ekonomide yeni bir grupla çalışılacak. Bunların onay alması gereken bir programları olacak. İktidarın mevcut olarak çözmesi gereken iyi büyük sorunu var. Birincisi ekonomiye güven, ikincisi ise doğru bir ekonomi iletişmi. Bu ikisine odaklandıkları zaman halkın kabul edebileceği bir program ortaya çıkabilir. Bunun da sonuçlarını 6 ay içerisinde alırız. Şu anki görünen durum itibariyle bir program gelecek ama 9 ay sonra bir yerel yönetimler seçimleri olduğu için çok ağır acı reçete içeren bir program getirmeyeceklerdir. Mevcut iktidar eğer bu iki soruna odaklanamaz ve acı bi reçete çıkartırsa yerel seçimlerde muhalefetin sandıktan daha güçlü çıkmasına sebep olacaktır."