İzmir’de düzenlenen ‘Tarımsal Kalkınmanın Geleceği: Kooperatifler’ toplantısında, kooperatiflerin tarımda sürdürülebilirlik, gıda güvenliği ve ekonomik refah için vazgeçilmez olduğu vurgulandı
KEMAL ÖZKURT / İzmir Ticaret Borsası, İzmir Ticaret Odası ve Ege Bölgesi Sanayi Odası iş birliğiyle düzenlenen “Tarımsal Kalkınmanın Geleceği: Kooperatifler” toplantısı bugün İzmir Ticaret Odası Çok Amaçlı Salonu'nda gerçekleştirildi. 'Tarımda Kooperatifleşmenin Önemi', 'Türkiye'de Kooperatifçilik Uygulamaları' ve 'Kooperatifçiliğin Güçlenmesi için Atılacak Adımlar' konuları tartışıldı. Toplantının açılışında konuşan Tarım ve Orman Bakanlığı İzmir İl Müdürü Mustafa Şahin, İzmir’in kooperatifleşme konusunda Türkiye’nin öncü illerinden olduğunu belirtti. Tarımın geleceği için kooperatiflerin çok önemli olduğuna dikkat çeken sektör temsilcileri, milli geliri artırmak, ekonomik ve sosyal refah sağlamak için kooperatiflerin daha güçlü bir yapıya kavuşturulması gerektiğini ifade etti.
İzmir’in kooperatifçilik konusunda öncü illerden olduğunu söyleyen Şahin, “Kooperatiflerin özellikle ekonomik ve sosyal sorunlarına çözümler üreterek sürdürülebilir bir tarım sektörü oluşturması hedeflenmektedir. Tarımda kooperatifleşme ekonomik bir güç birliği oluşturuyor. Üreticilerin geniş pazarlara ulaşmasına yardımcı oluyor. Yenilikçi ve sürdürülebilir bir tarımın uygulanmasında kooperatiflerimiz bize liderlik yapıyor. İlimizde tarımsal sulama ve su ürünleri olmak üzere 289 tarımsal kooperatif faaliyet göstermektedir. İzmir'de 8 kooperatif birinci derece örgüt kapsamına alındı. Bunlar önümüzdeki süreçte diğer kooperatiflerimize de çok ciddi katkılar sağlayacaktır. Türkiye'deki birinci derece örgüt sınıfına alınanlar içerisinde en fazla örgüt İzmir'dedir. Bu bizim için bir gururdur. İzmir’deki kooperatiflerimizin gelişip büyümesi için bizler de kooperatiflerimizin hepsine bakanlık olarak elimizden gelen tüm desteği vermeye hazırız” dedi.
Sürdürülebilir üretim, gıda güvencesi ve istikrarlı bir başarı yakalanmasının ancak kooperatifleşme ile mümkün olduğunu belirten İTB Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Emin Kentli, “Tarım kesiminin, özellikle küçük üreticilerin, ekonomik, sosyal ve teknik açıdan güçlenmesini sağlayarak üretim maliyetlerini azaltmak ve pazarlama gücünü artırmak gibi asli görevleri olan kooperatifçilik sistemi, verimlilik ve refah için örgütlenme ile tarımsal kalkınmada başarının anahtarıdır. Örgütlenme sayesinde biz çiftçiler, modern tarım tekniklerine daha kolay erişim sağlayabiliyoruz, az da olsa girdi maliyetlerimizi düşürebiliyoruz ve her zaman olmasa da ürünlerimizi daha iyi fiyatlara pazarlayabiliyoruz. Bu söylediklerim ancak kooperatifçilik sisteminin şeffaf, güvenilir, tarafsız ve denetlenebilir olarak çalışması durumunda gerçekleşebilir. Ülkemizde ve ilimizde başarılı kooperatif örnekleri olduğunu biliyorum ancak bu başarılı örneklerin tarımın tüm alt sektörlerinde mevcut olduğunu maalesef söyleyemem. Tarımda kooperatifçilik olmazsa olmazdır çünkü tarım, yapısı gereği emeğe ihtiyaç duyulan bir sektördür. Tarımın riskleri, belirsizlikleri, hastalıkları, zararlıları bitmez, masrafı bitmez. Tarımda örgütlenme bir ihtiyaç değil, bir zorunluluktur” diye konuştu.
Akıllı tarım uygulamalarının gelişmesinde kooperatiflerin kilit bir rol oynadığına dikkat çeken EBSO Yönetim Kurulu Üyesi İdil Yiğitbaşı, “Tarım ve gıda güvenliği, toplumların ekonomik ve sosyal refahının garantörü olarak ön plana çıkıyor. Son yıllarda küresel ölçekte yaşananlar bunu açık bir şekilde ortaya koydu. Küresel ekonomide tarım ve gıdada kendine yeter bir ülke olmak öncelikler arasına girdi. Tarım, insanlık tarihi boyunca olduğu gibi günümüzde de toplumların refah seviyelerinin yükselmesine öncülük etmeye devam ediyor. Sıklıkla geleceğin sanayi, dijitalleşme ve yapay zeka olduğunu dile getirsek de geleceğin stratejik sektörleri arasında tarım ve gıda olmazsa olmazdır. Gelecekte güçlü olacak ülkelerin dijitalleşme ve yapay zekayı tarımda kullanan, yani akıllı tarım uygulayan ülkeler olacağını ifade edebiliriz. İklim krizi ve kuraklıkla mücadele, yeşil dönüşümün uygulanması kapsamında akıllı tarım giderek daha önemli bir hale gelecek. Günümüzde tarım ve gıda güvenliğinin sağlanması ve geleceğe akıllı tarım perspektifiyle yaklaşılması için kooperatifler kilit noktadadır” ifadelerini kullandı.
Kooperatiflerin yalnızca üreticiler arasında iş birliğini teşvik etmek veya istihdam sağlamakla kalmadığını, aynı zamanda üreticilerin kaynaklarını birleştirerek daha sürdürülebilir ve yenilikçi uygulamaları da geliştirdiğini dile getiren İZTO Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Şahin Çakan, “Kooperatiflerimizin 2025 yılını kooperatif yılı olarak kutlayacak olması, sürdürülebilir bir uygulamanın geliştirilmesi ve kooperatiflerimizin gelecekteki potansiyellerini hayata geçirmek için önümüzde önemli bir fırsat sunmaktadır. Kooperatifler, ekonomik büyüme, sosyal eşitlik ve çevresel sürdürülebilirlik gibi temel değerleri bir araya getiren katılımcı, adil bir kalkınma modelini temsil ediyor. Dünya genelinde milyonlarca insanın yaşamına dokunan bu yapılar, özellikle tarım, gıda ve hayvancılık sektörlerinde ortak hareket etme kültürünü güçlendirerek yeniden uluslararası kalkınmanın en önemli unsurlarından biri haline gelmiştir” ifadelerini kullandı.