İngilizce imperial sözcüğünden türetilen emperyalizm, imparatorluk anlamına gelir. Pek çok ülke toprağının işgali ile kurulan bir düzen olması, bu ismi almasına neden olan temel faktördür. Emperyalizm nedir sorusunun cevabı ve konuya ilişkin diğer bilgileri sizin için derledik.
Emperyalizm nedir?Emperyalizm, bir millet ya da devletin başka millet ve devletler üzerinde birtakım etkilerde bulunmak için çeşitli hamleler yapması olarak tanımlanır. Yayılmacılık ya da ekspansiyonizm olarak da adlandırılan emperyalizm; bir ülkenin topraklarını genişletmesi, bir milletin başka bir milleti vergiye bağlaması ve o ülkenin topraklarında yer alan kaynaklardan faydalanması olarak kendini gösterir. Güçlü konumda olan devletin diğer bir devleti sömürgecilik anlayışıyla kullanmasını ifade eden emperyalizmde, sömürülen ülkenin halkı köle konumunda bulunur. Emperyalist devletler, köle haline getirdiği halka kendini kültürlerini empoze etmek için çeşitli faaliyetlerde bulunurlar ve böylece o bölgelerdeki halkın kendi özlerini unutmalarına neden olurlar.
Emperyalizmin doğuşuEmperyalizm dönemi 1700’lü yılların sonunda başladı. Bu dönemde Avrupa ülkelerinin ekonomileri önemli ölçüde büyüdü. Büyüyen ekonomik gücü ile birlikte diğer bölgelerde yer alan ülkelere karşı sömürge kuvveti uygulayan Avrupa ülkeleri, sömürgecilik anlayışını zirveye taşıdı. Sömürgecilik düzenine 19. yüzyılda yaşanan Afrika Talanı örnek olarak gösterilebilir. Bu talanda Afrika’da yer alan ülkeler; Birleşik Krallık, İspanya, Fransa, Portekiz, İtalya, Almanya ve Belçika’nın da içerisinde bulunduğu birçok Avrupa imparatorluğu tarafından koloni haline getirildi.
Kolonileştirilerek sömürge haline getirilen ülkeler üzerinden Fransa, Hollanda ve Büyük Britanya gibi önemli emperyalist güçteki devletler ciddi oranda kazançlar elde etti. Ancak bunun yanı sıra İtalya, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Almanya gibi diğer güçlü ülkeler, aynı oranda kazanç sağlayamadı. Emperyalizm çağı ile birlikte güçlenen küresel ekonomi, Birimci Dünya Savaşı başlayana kadar ciddi bir büyüne kaydetti.
Sömürgeci devletler, tüm bu zaman zarfı boyunca zenginleşti. 19 ve 20. yüzyıllara kadar emperyalizmin odak noktası, güçsüz konumda olan ülkeleri ekonomik açıdan sömürmekti. Ancak bu tarihten itibaren ekonomik kazanç sağlama anlayışı, siyasi ve askeri açılardan kontrol mekanizması konumunu gelme isteğinin arka planında kaldı. Sömürülen ülkelerin ve dolayısıyla o ülkelerin hakları ile kaynaklarının yaşadığı zorluklar da giderek artış gösterdi.
BU HABER DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: İdeoloji ne demek? İdeoloji kavramı nasıl ortaya çıktı?