MasterChef jürisi Mehmet Yalçınkaya'nın bahsettiği dövmeyi kızı ortaya çıkardı... İşte o anlamlı dövme

MasterChef Türkiye jüri üyelerinden Mehmet Yalçınkaya, geçtiğimiz haftalarda çocukken yaşadığı kazayı ilk kez anlattı. Ünlü şef, "Benim etkilendiğim bir şeyi söyleyeyim. İki çocuğumun dövmeleri benim elim. Senin bu halini sevenler de olacaktır. Onlar dövmeyi yaptırmışlar" dedi. Yalçınkaya'nın bahsettiği dövme, kızının sosyal medya paylaşımıyla ortaya çıktı.

Haber Giriş Tarihi: 10.07.2024 09:52
Haber Güncellenme Tarihi: 10.07.2024 09:52

MasterChef Türkiye'nin yeni sezonunda birçok yarışmacı ana kadroya girebilmek için mücadele ediyor. Şef Mehmet Yalçınkaya, yarışmanın bir bölümünde elinin hikayesini ilk kez anlattı.

Mehmet Şef, "Bu konuya hiç değinmedim, ilk kez açıklıyorum. Ben de 5 yaşında, iki arkadaşımla oynarken 3 parmağımı kaybettim. Seni anlıyorum, kolay olmuyor. İş görüşmesine gittiğinizde saklarsınız çünkü sizi işe almayacaklar gibi gelir. İşe başladıktan sonra acaba bu işi yapabilecek mi diye başka insanlar gönderirler. Çok yakın akrabalarımızdan biri, benim evlenemeyeceğimi, bana kız vermeyeceğini düşünüyordu. İş yerlerine gittiğimde de bu korkuyla gidiyordum, almayabilirler mi diye düşünüyordum ama çoğu iş yerine alındım, kariyer yaptım ve gördüğün gibi MasterChef Türkiye'de jüriyim. Kolay bir yol değil, biliyorum. İnsanların bir eksikliğe dikkat kesilmemesi de mümkün değil. Ama hayatın bir şekilde devam ettiğini düşünmek zorundasın," dedi.

"İKİ ÇOCUĞUMUN DÖVMELERİ BENİM ELİM"

Yalçınkaya, "Benim etkilendiğim bir şeyi söyleyeyim. İki çocuğumun dövmeleri benim elim. Senin bu halini sevenler de olacaktır. Onlar dövmeyi yaptırmışlar ve acaba etkilenir miyim diye bir sene sonra bana gösterdiler," ifadelerini kullandı.

Yalçınkaya'nın kızı Sude Yalçınkaya'nın sosyal medya hesabından yaptığı tatil paylaşımıyla ünlü şefin bahsettiği dövme ortaya çıktı.

Mehmet Yalçınkaya, elinin hikayesiyle ilgili sözlerine şöyle devam etti:

"Askerlik şubesine gittim, elimi sakladım ki beni askere alsınlar. Daha sonra şehrin içinde pastanede askerleri gördüm. Onlara, 'Ben askere gitmek için elimi sakladım,' dedim. Onlar da, 'Hemen askerlik şubesine git ve doğruyu söyle, yoksa askere gittiğin zaman neden sakladın diye daha büyük tepkiyle karşılaşabilirsin,' dediler."

"BU BİR LANET DEĞİL KAZA"

Yalçınkaya, "Bu bir lanet değil, bir kaza. Kapının önünde iki arkadaşımla oynarken geçirdiğim bir kaza, çoğu insan buna kıyma makinesi ya da başka şeyler diyor. Hayatımızda yaşadığımız kazalar bizi bir taraftan da tutunmaya, daha çok sarılmaya sevk ediyor. Kolu, ayağı, vücudunun yarısı olmayanlar var, ağzıyla ressamlık yapanlar var," dedi.

"HERKES BIÇAĞI TUTAMAZ DEDİ"

Şef, sözlerine şöyle devam etti: "11 yaşında başladığım çıraklık hikayemde, bulaşıkhanede işe başladım. Herkes, 'Aşçı olamaz, bıçağı tutamaz, tabağı tutamaz,' dedi. Maalesef böyle acımasızlıklar var. Bunu, yaşıtlarınız yapıyor. Daha sonra hırslanıyorsunuz, daha çok yapmaya çalışıyorsunuz. 'Bu çocuktan aşçı olmaz, bulaşıkhaneye verelim,' dediler. Bu bana her zaman hırs ve tutunma verdi. Mutfağa geçtim ve mutfakta herkesten fazla çalışarak ilerlemek zorundaydım, çünkü bu işi çok seviyordum. İlerledim. Türkiye'nin en büyük tesislerinde şeflik yaptım. Uluslararası düzeyde birçok yarışmaya katıldım. Şu anda mesleğimde bana göre iyi bir yerdeyim ve devam ediyorum."