KEMAL ÖZKURT-ÖZEL HABER / Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit-tağşiş yapılan ve sağlığı tehlikeye düşürebilecek gıdalar listesini 32 ay aradan sonra peder pey yayınlamaya başladı. Açıklanan listede kişilerin hayatını ve sağlığını tehlikeye düşürecek şekilde bozulmuş ve değiştirilmiş 56 farklı ürün tespit edildi. Ayrıca, taklit-tağşiş yapıldığı kesinleşmiş 463 farklı ürün yayımlandı. Bakanlık tarafından tehlikeli gıdalar paylaşılmaya devam etse de bazı firmaların isimleri ise açıklanmıyor. 32 ay öncesine kadar taklit ve tağşiş listeleri 6 veya 9 aylık periyotlar halinde açıklanırken paylaşılan listede bazı ürünlerin tespit tarihleri 2-3 yıl öncesi olduğu görülüyor. Bakanlığın listeleri 32 aydır paylaşmama sebebinin siyasi kaygılar ve firma sahiplerinin şahsi çıkarlarının korunmasından kaynaklandığını belirten TMMOB Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ömer Ulaş Kırım, “Listelerin yayınlanmadığı süreçte tüketici bu firmaların ürünlerinden haberdar olmadığı için tüketmeye devam etmiştir. Bu da bakanlık tarafından bilinen gerçeklerin halka açıklanmadığı anlamına gelmektedir. Aksi bir durumda şeffaf bir ifşa politikası yıllardır hiç çekinmeden taklit tağşiş yapan firmaların cezalandırılmasını ve kapatılmasını gerektirecekti” diye konuştu.
Gıda Mühendisleri Odası tarafından listelerin paylaşılması için her fırsatta ısrar edilmesine rağmen 32 aydır paylaşılmayan bu listelerin yayınlanmama sebebinin siyasi kaygılar ve firma sahiplerinin şahsi çıkarlarının korunması olarak değerlendiren Başkan Kırım, “Uzun süre sonra açıklanan bu listede son tüketim tarihi ve tavsiye edilen tüketim tarihi geçmiş birçok ürün de bulunuyor. Listenin paylaşılmasını inatla vurgulamamızın sebebi insan sağlığını tehlikeye atan ya da tüketiciyi yanıltan bu ürünlerin toplum tarafından sürekli olarak takip edilebilmesiydi. Bu listelerin uzun süre boyunca yayınlanmamasının sebebinin siyasi kaygılar ve firma sahiplerinin şahsi çıkarlarının korunması olarak yorumluyoruz. Aksi bir durumda şeffaf bir ifşa politikası yıllardır hiç çekinmeden taklit tağşiş yapan firmaların cezalandırılmasını ve kapatılmasını gerektirecekti. Listeyi incelediğinizde onlarca farklı ürününde taklit tağşiş yapan firmalar olduğunu ve bu firmaların hala üretime devam ettiğini görebiliyoruz. Doğru uygulanan bir sistemde bu firmaların çoktan faaliyetleri sonlandırılmış olmalı ve bu firmaların sorumlularının toplum sağlığına kastetmekten hapis cezası ile cezalandırılması gerekmektedir” diye belirtti.
Vatandaşın bu listeleri gördükten sonra sağlıklı gıdaya erişiminin ne kadar zor olduğunu anladığını ve ilgili kurumlara olan güvenin zedelendiğini belirten Kırım, “Bu durum vatandaşın denetim sistemine, ilgili bakanlıklara, hükümete ve gıda endüstrisine olan güvenini derinden etkilemiştir. Türkiye’de güvenilir gıdaya erişimin ne kadar kötü bir durumda olduğunu listeleri inceleyen herkes tarafından anlaşılabilir. Caydırıcı bir cezalandırma mekanizmasının uygulanmaması bu firmaların hala faaliyete devam etmesine bunun neticesinde de toplum sağlığını hiçe sayan ve derinden etkileyen bu durumun devam etmesine neden olmaktadır. Bu durum bakanlık nezdinde ciddi bir başarısızlığın göstergesi olarak yorumlanabilir. Listelerin yayınlanmadığı süreçte tüketici bu firmaların ürünlerinden haberdar olmadığı için tüketmeye devam etmiştir. Bu da bakanlık tarafından bilinen gerçeklerin halka açıklanmadığı anlamına gelmektedir. Bu listeyi bu kadar uzun süre yayınlamamak tavsiye edilen tüketim tarihi geçmiş onlarca taklit tağşişi ürün partisinin tüketildiğini göstermektedir. Böyle bir durumda güvenilir gıdaya ulaşımdan bahsetmek mümkün olmadığı gibi denetim mekanizmasının bakanlık tarafından kurulamadığını ya da işletilemediğini göstermektedir” dedi.
Yeni sistemle birlikte taklit, tağşiş ve hileli gıdalar; kamuoyuyla elektronik ortam ile anlık olarak paylaşılacak. Taklit, tağşiş ve hileli gıdaların guvenilirgida.tarimorman.gov.tr internet sitesinde yer alacak. Bakanlık tarafından açıklanan yeni sistemin tek başına yeterli olmayacağını belirten Kırım, sistemin başarılı olması için ceza uygulamalarının daha caydırıcı olması gerektiğini söyledi. Uygunsuzluk tespit edilen firmaların bu uygunsuzluğu yaptıkları zaman elde ettikleri gelirlerin çok üstünde cezai işlemlerle karşılaşması gerektiğini ifade eden Kırım, “Bizler uzun yıllardır gelişmiş ülkelerde uygulanan bu sistemin ülkemizde de uygulanması için çaba sarf ediyoruz. Ülkemizde Kasım 2022’de çıkan yasa ile cezai yaptırımlar yükseltilmişti ancak o günden sonra ilk açıklanan liste bu olduğu için biz sektör paydaşlarının ve halkın bu yaptırımları takip etme şansı olmadı. Bu sistemle birlikte firmalara uygulanan cezaların tutanaklarının, eğer ürünler toplatılıyorsa toplatma tutanaklarının, imha edilen ürünlerin imha tutanaklarının, savcılığa yapılan suç duyurularının ve bu suç duyurularının takip sonuçlarının da halkla paylaşılması gerekmektedir. Tekrarlayarak bu suçu işleyen firmaların kaçının kapatıldığı ve hangi hususlarda yargılandıkları da kamuoyu ile paylaşılmalıdır” dedi. Aksi durumda sadece listeler açıklanarak güçlü ve caydırıcı bir gıda güvenliği mekanizmasının işlemeyeceğine dikkat çeken Kırım, listede onlarca farklı ürünü olan firmaların olduğunu, bu firmaların hala faaliyetlerine devam ettiklerini ve bu şartlarda sistemin güvenilirliğinden ve işlevselliğinden bahsetmenin mümkün olamayacağını belirtti.