Bugün iş bırakan belediye çalışanları haklarına sahip çıkmak için Meryemana Evi’nde kurulan nöbet çadırı önünde toplandılar. Dün saat 15.00’te başlatılan ve bugün de devam eden Meryem Ana Evi otopark nöbetinde havanın soğuk olmasına aldırış etmeyen belediye çalışanlarını yalnız bırakmayan Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, “Bizi buradan tahliye etmelerine asla müsaade etmeyeceğiz. Sözleşme yapılana kadar buradayız” diye konuştu
Dün başlatılan Meryem Ana Otopark nöbetine bugün de devam eden belediye işçileri, iş bırakma kararı aldı. Sabah 06:30 itibarıyla Meryem Ana Evi Otopark alanında kurulan nöbet çadırına giden işçiler, soğuk havaya rağmen tepkilerini ateş etrafında halaylar çekerek ve sloganlar atarak gösterdiler. Geceyi nöbet tutarak geçiren belediye işçilerini yalnız bırakmayan Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, şunları söyledi: “Dün itibarıyla tüm çalışma arkadaşlarımız, sivil toplum örgütleri ve sivil inisiyatifle birlikte Meryem Ana Evi’nin önünde nöbetimize başladık. Bugün ise ikinci günündeyiz. Yapılan görüşmelerin sonucunda, pazartesi günü ilgili bakanlık tarafından çekilme işleminin başlatılacağı bildirilmişti. Şu an buradayız, bekliyoruz. Bütün çalışma arkadaşlarımız ve Selçuk halkıyla birlikte, her türlü direnişimizi sergilemek için burada kalmaya devam edeceğiz.”
Belediyeden alınmak istenen otopark işletmelerini hangi kurumun alacağı fark etmeksizin, işletmek için bir işletme ruhsatına ihtiyaç duyulacağını belirten Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, “Ancak bu ruhsatı verebilecek tek kurum belediye. Bakanlıktan gelen yazıda, buranın bir planı olmadığı belirtiliyor. Ancak 1996 yılında, 20 yıllık bir süreçte inşa edilen bu yerin de bir planı yoktu. Hatta 2018 yılında AKP döneminde beş yıllık bir sözleşme yapıldığında da ortada kesinleşmiş bir plan bulunmuyordu. Yani burada bir bahane var. Bu bahane ise şunu gösteriyor: Eğer buranın bir planı yoksa ve Selçuk Belediyesi burayı işletemiyorsa, o zaman hiç kimse işletemez. Bu durumda, mücavir alanlarımızda herhangi bir işletme açılacaksa ya da otopark işletmesi yapılacaksa, bunun için ruhsat gereklidir ve bu ruhsatı yalnızca Selçuk Belediyesi verebilir” şeklinde konuştu.
Meryem Ana Evi otopark girişlerinin Tarım ve Orman Bakanlığı'na devrine karşı Efes Selçuk halkı ve belediye emekçilerinin başlattığı nöbet, devam ediyor. Ulusal basına da yansıyan nöbetin ikinci gününde, Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Efes Selçuk Belediyesi tarafından 1970’li yıllardan bu yana işletilen Meryem Ana Otopark gelirlerinin belediyeden alınmasına karşı başlatılan nöbette katılımın giderek arttığını belirten Başkan Ceritoğlu Sengel, şunları söyledi: “Bütün Efes Selçuk halkı ve belediye emekçilerimizle birlikte, çevre ilçelerden gelen desteklerle başlattığımız nöbete devam ediyoruz. Bu nöbet bir direniştir. Hakkımız olanın bizde kalması ve bu konuya ilişkin imza atılması için tutulan bir nöbettir. Hava çok soğuk, ancak kimse geri adım atmadan burada bekliyor. Neyi bekliyoruz? Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tüm yetkililerinin ve AKP'li İzmir milletvekillerinin, ‘İzmir’i seviyoruz’, ‘İzmir’i düşünüyoruz’ diyenlerin, ilçelere sahip çıkıyoruz diyenlerin, yerel yönetimlerin önemini bildiklerini belirten herkesin bu konuda bizimle anlaşmaya varmalarını bekliyoruz. Biz sadece hakkımız olanın tekrar bize verilmesini ve bunun resmi hale getirilmesini istiyoruz. Buradaki çabamızı görmemezlikten gelemezler.”
Çevre ilçelerden büyük destek aldıklarını ve vatandaşlar ile sivil inisiyatifin kendilerine verdiği desteğin giderek arttığını belirten Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, şunları söyledi: "Bizi buradan tahliye etmelerine asla izin vermeyeceğiz. Sözleşme yapılana kadar burada olacağız. Hakkımız bize iade edilene kadar, emekçimizin ekmeği geri verilene kadar burada nöbetteyiz. Hiçbir şekilde vazgeçmiyoruz. Tahliye olmuyoruz, çıkmıyoruz. Çünkü Meryem Ana Evi bizimdir, Efes Selçuk’undur."
"Yerelde olan yerelde kalmaya devam edecek" diyen Başkan Sengel, sözlerine şöyle devam etti: "Ben olsam da olmasam da, 1970'lerden bu yana alınmaya tenezzül edilmeyen bir yerin, Cumhuriyet Halk Partisi’ne geçtikten sonra, Adalet ve Kalkınma Partisi'nden belediyeyi devralmış bir belediye başkanı olarak, 'Acaba bunu nasıl geri alırız?' diye düşünüyorlarsa, bunu söylemekten utanıyorum. Devletin vicdanı ve aklı varsa, bunu bize bırakmaya devam ederler. Aksi takdirde, siyaseti yaptıklarını açıkça ve altını çizerek söylemek durumunda kalırız."