“Bu oyunun bir parçası olmayacağız”

İzmir’in Buca ilçesinde çıkan AK Parti ve CHP arasındaki saldırı sıcaklığını korurken, CHP İzmir 1. Bölge Milletvekili Adayı Çelik, “Bu oyunun bir parçası olmayacağız” dedi

Haber Giriş Tarihi: 29.05.55322 02:03
Haber Güncellenme Tarihi: 29.05.55322 02:03
ilksesgazetesi.com

YAREN ELMAS GÜZELKAN

Erdal Erek’in İLKSES TV ekranlarında hazırlayıp sunduğu Siyaset Kulisi programının bu haftaki konuğu CHP İzmir 1. Bölge Milletvekili Adayı Devrim Barış Çelik oldu. Çelik, gazeteciler Erdal Erek, Adem Nakçı ve Adem Sarıkaya’nın sorunlarını yanıtladı. CHP Buca İlçe Örgütü tarafından bir kahvehaneye asılan pankart nedeniyle AK Partililerin saldırısı ile ilgili görüşlerini dile getiren Çelik, “Onlar propaganda yapmak için kendi isimlerinin zikredilmesini istiyorlar. Bu oyunun bir parçası olmayacağız” dedi.

ÖZENLİ BİR DİL TERCİH ETTİK

“Bizim en büyük vaadimiz ülkeye huzur getirmek” diyerek Buca’daki CHP seçim bürosunda yaşananları eleştiren Çelik, “Cumhurbaşkanı adayımız ve ittifak ortakları da bunu her fırsatta dile getiriyor. Maalesef söyleyecek sözü olmayanlar, yapacak işi olmayanlar şiddet, hakaret ve iftiraya başvururlar. Biz özenli bir dil kullanmayı tercih ettik. Onlar propaganda yapmak için kendi isimlerinin zikredilmesini istiyorlar. Bu oyunun bir parçası olmayacağız. İzmir’de ve Türkiye’de huzuru sağlamaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

SİYASETİ KUTUPLAŞTIRARAK…

Çelik, sözlerine şöyle devam etti: “Siyaseti kutuplaştırarak, kendi kitlesini bir arada tutmaya çalışan bir siyasi parti var. Biz sadece doğu ve güneydoğuda değil tüm Türkiye’de teşkilatlandırmayı güçlendirmeye çalıştık. Aynı zamanda oradaki örgütlerimiz aracılığıyla bu siyasi örgütlenmenin güçlenmesini sağlamak, bunu da seçmenle buluşturmak ve milletvekili kapasitesini arttırmakla alakalıydı. Sayın Ekrem İmamoğlu’nun yaptığı mitingler göz önünde bulundurulursa çorbada tuzumuz olduğu için mutlu oluruz ancak.”

2 BUÇUK SENELİK BİR EMEK VAR

Seçim öncesi partiye geçişlerin biraz daha hız kazandığını kaydeden Çelik, “Bu süreç siyasetin doğası gereği seçim dönemlerinde daha da hızlanır. Aday belirleme dönemlerinde daha da hızlanır. Biz bunun meyvesini 15 Mayıs sabahı kamuoyunun da göreceği şekilde seçim sonuçlandığında alacağız. Türkiye’yi baharların geldiği bir ülkede meyve bahçesiyle karşılamış olacağız. Bunun için de özel bir çaba sarf ettik. 2 buçuk senelik bir emek var işin içinde. Halkın da gücüyle bölgedeki temsiliyetimizi arttıracağız. CHP milletvekili adaylarının ‘milletvekili’ olduğu bir dönemi yaşamak umuduyla çalışıyoruz” yorumunda bulundu.

İZMİR LİSTESİNE BAKTIĞINIZDA…

Çelik, konuşmasına şöyle devam etti: “Biz soğanın 30 TL olduğunu, kıymanın 300 TL olduğunu gören bir partiyiz. Bu ülkenin yangın yerine döndüğünü, CHP ve İYİ Parti’yle söndürmenin mümkün olduğunu kamuoyuna anlatıyoruz. Ama biz bunu anlattıkça bir tarafta toplumu bölmeye çalışan bir siyasi parti var. Sanki biz milli yatırımlara karşıymışız gibi, sanki milli savunma yatırımlarının önünü kapatıyormuşuz gibi bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Bizim söylemediğimiz sözler üzerinden siyaset yaratmaya çalışmak da ancak onların artık yapamadığını, sürelerinin bittiğini gösterir. Türkiye’yi inşa etmeye çalışan bir partiyiz 100 yıldır. 40 yıldır iktidarda değiliz, 40 yıldır iktidarda olmayan bir siyasi partiyi yaftalamak ancak o siyasi dili kullananların yapacağı bir iştir… İzmir listesine baktığınızda öyle üst düzey bir iş adamı göremezsiniz. Herkes ya sosyal güvenlik kuruluşlarından gelmiştir ya öğretim üyesidir ya da bu alanda kendini geliştirmiş bireylerdir... CHP’nin ekonomiyi yönetme biçiminde tek başımıza değiliz altılı bir ittifakımız var, ortak politikaların olduğu bir mutabakat metni var.”

TOPLUMUN GENELİ PAYINI ALSIN

“Tek adam sisteminin kendi başına buyruk bir şekilde ülke ekonomisinin yönetildiğini, fiyatların saptırmalarla belirlendiğini, bu yüzden fiyatların, işsizliğin devamlı arttığını görüyorsunuz” diyen Çelik, “Yapamayacakları vaatlerle insanları afaki şeylerle kandırmaya çalışıyorlar. Biz bu noktada değiliz. Bu ülke yönetimi için hazırlıklıyız. Bu kadroların da kimler olduğunu zaman zaman genel başkanımız çektiği videolarla gösteriyor. Başta cumhurbaşkanı yardımcıları olmak üzere. Zaman zaman bürokratların bilgi birikiminden beslenen, eski bürokratları sürekli davet eden bir genel başkanımız var. Biz ‘Haydi yarın cumhurbaşkanı oluyoruz’ diyerek yola çıkmadık. Uzun yıllardır bunun hazırlığı içerisindeyiz. Bir avantajımız da şu; içimizde AK Parti siyaseti içerisinde geçmiş dönemde yer almış insanlar da var… Sanki iktidarı kaybedeceklerini görüyorlar da sıkıştırıyorlarmış gibi bir algı oluşturuyorlarsa zaten bitmişler demektir. 418 milyar doları getirdiğinizde bu ülkeye ve bu hortumu kestiğinizde, özellikle verilen taahhütlerin karşılığı yurt dışına giden paraları kestiğinizde, bunlar rahatlıkla geniş toplum kesimlerinin refahını geliştirebilecek rakamlar haline gelebiliyor. Bizim amacımız bir zümre zengin olsun değil, toplumun geneli payını alsın istiyoruz” bilgisini paylaştı.

AMA BAŞARILI OLAMADILAR

 Belediyelerde sorun çıkarıp ‘CHP’li belediyeler yönetemedi’ algısının oluşturulmak istendiğini söyleyen Çelik, “Ama başarılı olamadılar. Dünya tarihinde ilk defa Ekrem İmamoğlu başkanımız 10 metroyu aynı anda inşa edebilir duruma getirdi. En hızlı ve en temiz şekilde ulaşımı sağladı. Dolayısıyla hortumu kestiğiniz anda vatandaş için hizmet edecek kamu bütçesini yaratabiliyorsunuz. Biz CHP örgüt terbiyesiyle yetiştik. Ben iletişimi güçlü tutan biriyimdir aynı noktada olacağım. Eğer idari bir görevim olmazsa İzmir milletvekili olarak görevime devam edersem İzmirliye hizmet için elimden geleni yapacağım. Bizi daha çok İzmirlilere hizmet ederken göreceksiniz. Şu an kamu yatırımlarından alamadığımız payı ‘İzmir’in hakkını alabilmesi için’ hakkı temsil eden kişilerden biri olmaya özen göstereceğim” dedi.

HASAR TESPİT KOMİSYONU KURACAĞIZ

Çelik, son olarak şunları kaydetti: “Biz bir hasar tespit komisyonu kuracağız. Bu komisyonla bu ülkenin malları nereye peşkeş çekilmiş, nasıl ve kimler tarafından yönetiliyor, kimlere ne garantiler verilmiş, bu garantilerin kamuya maliyeti nedir, bu ülkeye yapılan kamu yatırımlarının gerçek maliyetlerini ortaya çıkaracağız. Verilen imtiyaz sözleşmelerinin niteliğine bakacağız. Bunların nasıl hızlıca kamuya yararlı hale getirilebileceğiyle ilgili rapor hazırlanacak. Verilen garantilerin boyutlarını araştıracağız. Çünkü milletvekili arkadaşlarımız bunları mecliste sorduklarında ‘ticari sır’ yanıtını alıyorlar. Bu nasıl ticari sır olabilir? Kamu yararına yapılan bir şey açık ve şeffaf olmalıdır… Ben 8. sırada bir CHP milletvekili adayıyım. Daha önce CHP’ye oy vermemiş yeni toplum kesimlerinden onay almaya çalışıyoruz, çok da ciddi bir teveccühle karşılaşıyoruz. Parlamentoda bir çoğunluğa ihtiyaç var. Millet İttifakı’nın desteğe ihtiyacı var. Bir oy Kılıçdaroğlu’na, bir oy CHP’ye. 15 Mayıs’ta tüm Türkiye’ye baharlar gelsin.”