ÇAĞLA GENİŞ-ÖZEL HABER
Türkiye, tarihinin en büyük deprem felaketlerinden birini yaşıyor. 6 Şubat günü, Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki iki deprem 10 kenti vurdu. Felaket bölgesinde şimdiye kadar toplamda 5 bin 775 binanın çöktüğü teyit edilirken, enkaz altında kalan binlerce vatandaş için ise arama kurtarma çalışmaları devam ediyor. Binlerce enkaz başında umutlu ve tedirgin bekleyiş sürerken, özellikle İzmir depreminin ardından uzmanların sıklıkla uyarısını yaptığı ‘katil toz’ olarak bilinen ‘asbest’ tehdidi yeniden gündeme geldi. Bölgede asbeste karşı alınan önlemlerin yetersiz olduğunun altını çizen Asbest Söküm Uzmanları Derneği (ASUD) Başkanı Mehmet Şehmus Ensari, bölgede görev yapan arama kurtarma ekiplerinin, basın mensuplarının ve depremzedelerin toz maske kullanması gerektiğini vurguladı.
BÜTÜN İKTİDARLAR SUÇLU
Aynı zamanda inşaat mühendisi olan Ensari, “Bu bir gün olacaktı. Bölgenin tamamen fay hattı üzerinde yer aldığını görebilirsin. Bunu bile bile... Hani coğrafya kaderdir ya! Fay hattının üzerine hava alanı, yol yapıldı. O fay kırıldığında yol da kalmaz bina da kalmaz. Bunu mevcut iktidar ile ilişkilendirmemek lazım yalnızca. Bütün iktidarlar suçlu. Sistemimiz yanlış. Türkiye’de ne kadar eğitimsiz insan varsa yapı sektöründedir. Diş hekimi diploman olmasa diş çekemezsin ama müteahhit olman için biraz paran olması yeterlidir. Geçmişten gelen hatalar zinciri var ve bu devam ediyor. Sistemimizi sorgulamamız lazım. Kentsel dönüşüm mevzuatı geliştirilmeli ve çalışmalar hızlandırılmalı” dedi.
TOZ MASKESİ KULLANILMALI
Depremde binlerce binanın yıkılmasıyla birlikte havaya çok sayıda zararlı toz yayıldığına dikkat çeken Ensari, “İzmir depreminin ardından yaptığımız asbest uyarısını yeniden tekrarlamak istiyorum. Hatta bir adım ileriye de götürüyorum. Medya mensupları zararlı tozlar içinde yayın yapıyor. Orada günlerce belki de haftalarca kalacaklar. Ortamda bir can havli var ama bir tane maskeyi de esirgemesinler. Yardım malzemelerinin içine muhakkak toz maskesi de koysunlar. Tıbbi maske de değil toz maskesi gerekiyor. Arama kurtarma ekiplerinin kesinlikle meslek hastalığına yakalanmalarından endişem var. Depremde kaybettiklerimizin üstüne bir de gelecek zaman içinde birçok insanı kaybetmek istemiyoruz. Zor bir şey değil. Toz maskeleri ventillidir, diğer maskeler gibi sıkmaz. Binlerce bina yıkıldı, keşke havada gezen sadece asbest lifleri olsa... Cıva, silika, kadmiyum... Ne istersen var orada şu an” ifadelerini kullandı.
Her yer toz içinde
Bölgede çalışan görevlilerin ve özellikle arama kurtarma ekiplerinin başta ‘asbest’ olmak üzere zararlı tozlardan korunmak için mutlaka toz maskesi kullanması gerektiğini dile getiren Ensari, “Özellikle meraklı izleyenlerin göçüğün uzağında tutulması lazım... AFAD çalışanları ara dinlenmelerinde kahvesini, çayını o tozların içinde içiyor. Onların en azından belli bir uzaklığa gönderilip dinlendirilmesi gerekiyor. Her yer toz içinde. Özellikle bölgede görev yapan muhabirler... Çoluklarını çocuklarını düşünsünler bir maske taksınlar. Bunun dışında AFAD çalışanlarını da uyarıyorum. Toz maskesi onları korur. Normal şartlarda tulum da giyilmesi gerekiyor ama en azından toz maskesi mutlaka kullanılmalı. Zaten bu zararlı tozlara maruz kalınacak ama bu maruziyeti en aza indirmek gerekiyor. ‘Millet can derdinde ama sen toz maskesi diyorsun’ diyecekler şimdi ama biz doğruyu söylemek zorundayız. Deprem başka bir felaket doğurmasın. Havanın yağışlı olması tozların çok yayılmaması için bir avantaj diyebiliriz. Bu binalar hep yıkılacak. Bölgeye giden iş güvenliği uzmanı ve asbest söküm uzmanı arkadaşlarım, gittikleri yerde onlardan başka kimse olmadığını söylüyor” açıklamasını yaptı.