Genç mühendisler işsizlik sorunu yaşıyor

Genç mühendislerin işsizlik sorunu yaşadığına değinen İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Ayatar, aktif mühendislerin kamu görevlisi statüsüne sahip olması gerektiğini dile getirdi.

TUNAY AFYON/ÖZEL HABER/ İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, inşaat mühendisliği sektörüne ilişkin özel açıklamalarda bulundu. Mühendislere yapılan saldırılar gündeme geldiği için o konuda farkındalık oluştuğunu belirten Ayatar, sorunlara Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca çözüm getirilmesini beklediklerini söyledi. Ayatar, sektörün ekonomi ile çok bağlı olduğunu belirterek kötü ekonomik koşullar ve sayıca fazla okullar nedeni ile çok sayıdaki genç mühendisin işsizlikle karşı karşıya kaldığını da vurguladı.

ARTAN OKULLAR İŞSSİZLİĞİ DE ARTTIRIYOR

İnşaat mühendislerine yapılan saldırıların sektörün tek sorunu olmadığını ifade eden Ayatar, sektörde özellikle çok sayıda genç inşaat mühendisinin işsizlikle karşı karşıya olduğunu söyledi. “Kadın inşaat mühendislerinin ağırlıkta olduğu bu grup için güvenliksiz çalışma sorunu da çözüm bekliyor” diyen Ayatar, “Bu koşullar tabi işin kendisine de yansıyor. Bu şartların olumsuzluğu nedeni ile sektör, serbest piyasanın düzenlediği bir alan haline geldi, rant üzerinden giden bir inşaat sektörünün içerisindeyiz. Burada da ilk göz ardı edilecek kesim mühendisler olarak görünüyor, bu bizim için ciddi bir sorun” dedi. Sorunların çözümü için eğitimin daha kaliteli bir hale gelmesi gerektiğine dikkat çeken Ayatar, “Çok sayıda inşaat mühendisliği bölümü var ama yeterli akademisyeni, fiziki şartları olmadan açılan bu bölümlerde ne kadar nitelikli bir eğitim sağlanır bu bizim için büyük bir soru işareti. Aslında sayının fazlalığı, çalışma şartlarının daha da zorlaşmasına sebep oluyor, işsizlik de artıyor” ifadelerini kullandı. Sektördeki çalışmalarda ekonomik planlamanın önemine değinen Ayatar, “Bu planlama eğer ülke gerçekleri üzerine kurulmazsa ya da yatırımlar toplumun genel kesimini rahatlatacak, bu ihtiyacı karşılayacak şekilde tasarlanmazsa bunun sonuçları elbette ki ücretli çalışana da yansıyor. İnşaat sektörü ekonomik anlamda çok fazla beslenen bir sektör ve ekonominin gidişatından doğrudan etkileniyor.  Eğer şartlar iyi ise inşaat sektörü daha da gelişebiliyor ve iş alanı yaratılıyor meslektaşlarımız için. Ama sıkışan bir sektörde doğrudan bizim meslektaşlarımızın işsizliği olarak karşımıza çıkıyor” diye konuştu.

YETKİN MÜHENDİSLİĞİ SAVUNUYORUZ Ayatar, inşaat mühendislerine saldırıların önlenmesi noktasında düzenleyicinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olduğunu söyledi. Yapı denetim firmalarının da Bakanlığa bağlı olduğunu aktaran Ayatar, “Yapı denetim firmalarında çalışan mühendislerin hizmeti aslında kanunda kamu hizmeti olarak tanımlanıyor ama görevliler kamu hizmetlisi olarak sayılmıyor. Dolayısı ile o şiddet de ortada kalıyor, bir cezası yok. Bu süreçte mühendislerin bireysel başvurusu ile kamu görevlisi olarak başvuruları anlamında verilecek cezalar daha başka olur, kamu iradesi doğrudan devreye girer ve biz bunu istiyoruz” diye konuştu. Yaptıkları görevde ciddi bir sorumluluk üstlendiklerinin altını çizen Ayatar, “O düzeyde yetkiye sahip değiliz. Çalışan meslektaşlarımızla birlikte yetkilerimizi tam anlamıyla kullanamadığımızı söyleyebilirim, en büyük sorunumuz da bu. Herhangi bir olumsuz durumda yargılananlar bizim meslektaşlarımız oluyor. Bu mesleği hakkı ile yerine getirebilmemizin önünün açık olması gerekiyor, biz bunu istiyoruz, biz yetkin mühendisliği savunuyoruz. Bu mesleği daha iyi yerine getirmek için eğitimden sahadaki yetkimize kadar daha nitelikli hale gelmesi gerektiğine inanıyoruz ve yetkilerimizin arttırılmasının gerektiğini düşünüyoruz” dedi.