ATA İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Oğan, Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda esnaf ziyaretinde bulunarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bakan Soylu’ya “Sizi uyarıyorum” dedi
TENZİLE AŞÇI
ATA İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan ve Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, İzmir'de Tarihi Kemeraltı Çarsısı'nda esnaf ziyaretinde bulundu.
İzmir’de yoğun ilgiyle karşılaşan Oğan ve Özdağ, Tarihi çarşıda vatandaşlarla fotoğraf çekilen iki isim basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Oğan, yaptığı açıklamada İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun "15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi, halkın sokağa dökülmesi karşısında başarısız oldu. 15 Temmuz onların fiili darbe girişimiydi. 14 Mayıs da siyasi darbe girişimleridir. Bu kadar açık ve nettir” sözlerini hedef alırken “siyasi tansiyonu yükseltmeyin” uyarısında bulundu.
OĞAN: HARBE DEĞİL SEÇİME GİDİYORUZ
İzmir’de karşılaştığı tablonun ardından anket şirketlerine davette bulunan Oğan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da seslendi ve “Bugün İzmir’de, dün Manisa ve Aydın’da olduğu gibi büyük bir ilgiyle ve alakayla karşılaştık. İzmir halkına ve gençliğine bu ilgi için teşekkür ediyoruz. Anket şirketlerini buraya davet ediyorum. Anket şirketleşti bizimle İzmir’de bir gün geçirsinler ve daha sonra anketlerini tekrar gözden geçirsinler. Biz, 14 Mayıs günü Türkiye’nin selametle seçime gitmesini istiyoruz. Ancak görüyoruz ki önceki gün Süleyman Soylu bu seçimi darbe girişimi olarak nitelendirdi. Şimdi de Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimlere gölge düşürecek açıklamalar yaptı. Buradan ikisini de uyarıyorum kimse seçime gölge düşürecek ve çatışma ortamını tetikleyecek bir davranış içinde bulunmasın. Biz harbe değil seçime giriyoruz. Türkiye ilk kez seçime girmiyor. Bütün vatandaşlarımızın sandıklara sahip çıkmasını, seçimlere sakinlik ve huzurun korunası için azami dikkati göstermesini istirham ediyorum. Bu çerçevede bizi başlatmış olduğumuz cumhurbaşkanı adayları arasındaki görüşme trafiğine Sayın Erdoğan’ın cevapsız kalmasının ne kadar yanlış olduğunun da bir kez daha ortaya çıktığını görüyoruz. Buradan bir kez daha sesleniyorum. Biz cumhurbaşkanı adayları konuşabilmeliyiz. Cumhurbaşkanı adayları konuşabilirse Türkiye’deki siyasi tansiyon düşer. Korkarım ki Sayın Erdoğan ve Süleyman Soylu Türkiye’deki siyasi tansiyonu yükseltmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Ancak biz bir o kadar sakin ve sükûnet içinde olacağız. Ama bu, oylarımıza sahip çıkmayacağımız anlamına gelmesin” dedi.
BİZ TÜRK MİLLETİNİN SİGORTASIYIZ
Mülteci sorununa da değinen Oğan, “Bugün valilere talimat verildiğini ve alternatif bir YSK sisteminin AK Parti tarafından kurulmaya çalışıldığını öğrendik. Buradan uyarıyoruz Türki milletinin iradesinin sütüne ikinci bir irade kurmaya kimse koymaya çalışmasın. Yabancı seçmenlerin de Türki milletinin iradesinin üstünde davet edilerek hatta Suriye’ye gidenlere geri gelsin oy kullansın diye davetler yapıldığını duyuyoruz. Bunlar, Türk milletinin geleceği üzerinde tahakküm kurmaya çalışan fikirlerdir. Biz, ülkemizde yabancı istemiyoruz dediğimizde bugünleri gördüğümüz içindi. Yabancıdan kastımız turist değil, kaçaktır. Ülkemizi sömürmeye gelen ve düzenli bir asker gibi sınırlarımızdan kaçak girenlerdir. O sebeple hem Sayın Özdağ hem de ben bu ülkenin taşıyıcı kolanlarıyız ve Türk milletinin sigortasıyız. Türk milletini de bu sigortaya sahip çıkmaya davet ediyorum” diye konuştu.
ZİYARETTE DİKKAT ÇEKEN DİYALOGLAR
Esnaf ziyaretinde ilk olarak tarihi çarşıda bir eczaneye giren Oğan, eczacıya Suriyelilerin ücretsiz ilaç almasına ilişkin bir soru sorarken dikkat eczacı ve Oğan arasında dikkat çeken bir diyalog yaşandı.
Oğan, “İnşallah 15 Mayıs sabahı hep beraber daha iyi olacağız. Bütün çalışmamız, çabamız, birlik, beraberlik içinde 15 Mayıs'ın 14 Mayıs'tan daha güzel olması. Eczacıların da çok sorunları var. İlaç bulanamıyor. Neler söylersiniz? Şimdi şu anda durumu belli. Hükümetin dövize pardon ilaca belli bir döviz miktarı var. Zaten döviz yükseltildiği gibi. Üç buçuk lira falandı yediye yükseldi. Piyasada da yirmi lira. Yani dışarıya ihraç etmek onlar için daha karlı oluyor. Bizim ürettiklerimizi bu Bulgaristan'dan falan gelip böyle çuvallarla aldıklarını duyuyoruz. Birçok ilaç da Türkiye'de bulunmuyor. Kar marjı düşüyor dolayısıyla Çocuk ilaçları, şurup ilaçları yok. En büyük masraf şişe olduğu için" dedi.
Eczacı birçok ilacın ithal olduğunun altını çizerken en çok masrafın şişe ücretlerinde olduğunun altını çizdi. Oğan ardından eczacıya "Suriyelilere ilaçlar bedava mı” sorusunu yöneltirken eczacı, “Evet. Ücretsiz bakılıyorlar, ilaçları ücretsiz alıyorlar. Haliyle Türk vatandaşlardan da şikâyetler duyuyoruz” yanıtını verdi.
ALTIN FİYATLARI ALMANYA’DA DAHA UCUZ
Kuyumcu ziyareti sohbeti sırasında altın fiyatlarını Almanya ile kıyaslayan Oğan, "Almanya'da altın fiyatı Türkiye'den daha ucuz diye duydum. Üç bin euro civarında, birisi bir vatandaştaydı bana birkaç tane borsa şeyi gösterdi. 'Bu nasıl olur' dedi, online borsalardan. Gösterdi bana ben de baktım o çok enteresandı. Bayağı fark ediyordu yani" dedi.