Geçen yıl Ege Bölgesi’nde MEB projesi ile 25 bin adet kan aldıklarını ifade eden Kızılay Kan Hizmetleri Ege Bölgesi Merkez Müdürü Barış Dolaş, kan bağışında Türkiye genelinde rekorun İzmir, Manisa ve Aydın’da olduğunu söyledi
Muhabir - Merve Ağrıç / Kan bağışı günümüzde sağlık sisteminin vazgeçilmez bir parçası. Ancak, her geçen gün kan stoklarının azalması, acil durumlarda yaşanan sıkıntıların ve hastaların tedavi süreçlerinin aksamasına neden oluyor. Bu nedenle düzenli kan bağışı yapmak büyük önem taşıyor. Bayramın bitmesiyle beraber sahada kan bağışı faaliyetlerini yürütmeye başladıklarını ifade eden Kızılay Kan Hizmetleri Ege Bölgesi Merkez Müdürü Barış Dolaş, “Özellikle Milli Eğitim Müdürlüğü (MEB) ile beraber olan projelerimizde, çok ciddi sayılara ulaşacağımızı düşünüyoruz. Çünkü geçen dönem sadece Ege Bölgesi’nde, İzmir, Aydın ve Manisa'da 1 dönemde 25 bin adet kan aldık. Bu tabii ki sadece ilkokul öğrencilerinden aldığımız kan adeti değil. Öncelikle çocukların anne ve babalarından kan bağışı aldık. Hatta anne ve babasını kan bağışına ikna eden çocuklara birer kahramanlık madalyası verdik. Bununla beraber Türkiye rekoru İzmir, Manisa ve Aydın İl Milli Eğitim Müdürlüklerine ait. Bu anlamda teşekkürü sonuna kadar hak ediyorlar” diye aktardı.
Ramazan ayından önce kan stoğu yaptıklarını dile getiren Dolaş, “Ramazan ayında hasta mağduriyeti oluşmasın diye önceden kan stoklarını biraz yükselttik. Ramazan ayı içerisinde her yıl kan stoklarını kısmi olarak koruyarak ramazan ayını atlatmaya çalışıyoruz. Bu yılda aynı sıkıntı ortaya çıktı kritik stok seviyesinin altına düşmedik sıkıntı o kadar derinleşmedi. Ancak her yıl ramazan ayında yaşadığımız kan sıkıntısını bu yılda yaşadık. Bu yıl pozitif kan gruplarında sıkıntı yaşadık. Yani aslında toplumda en az bulunan kan grubu AB negatif sonrasında 0 negatif. Sık bulunan kan grupları da 0 pozitif, B pozitif ve AB pozitif. Ancak bu kan grupları sık bulunduğu için toplumda yanlış bir algı yaşanıyor. Nasıl olsa çok fazla bulunuyor diye düşünülüyor. Bu doğrultuda bayramdan sonra vermeyi düşünüyorlar ve erteliyorlar. Belki iyi niyetli düşünüyorlar öngöremedikleri bir tavır sergiliyorlar ancak bu durum hasta mağduriyetine sebep olabiliyor. Çünkü pozitif kan grupları toplumda çok sık bulunuyor ancak istekte aynı oranda yüksek olduğu için pozitif kan grupları bizim için ayrıca anlamlı” ifadelerini kullandı.
İzmir’de kan bağış oranlarının şu an için yeterli olmadığını aktaran Dolaş, “Kritik stok seviyesinin altında da değil ancak istediğimiz orana ulaşamadık. Ramazan ayında birçok kişi kan bağışının orucu bozduğunu düşünüyor. Tok karınla kan bağışı yapmaları zaten daha sağlıklı olacak ancak Ramazan ayında, sabah saatlerinde hala tokken kan şekerleri yerindeyken kan bağışında bulunabilirler. 2’ncisi günün ilerleyen saatlerinde oruçtan dolayı haklı olarak kan bağışına çok yanaşmıyorlar. İftar saatinden sonra da kan bağış ekiplerimizi devam ettirdik. Sonrasında 9 günlük ramazan tatiliyle beraber insanlar kendi memleketlerine gittiler. Dolayısıyla kan bağışı ne yazık ki 2’nci plana düştü. Bu doğruluda Ramazan ayı bizim açımızdan stokların yetersiz hale gelmesine neden oldu” dedi.
Bayramdan sonra İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile daha büyük projelerinin olduğunu vurgulayan Dolaş, “İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile daha ciddi projelerimiz olacak. Üniversitelere, fakülte bazında ve yurtlar bazında giriyoruz. Çok büyük organizasyonlarımız var. 3’üncü olarak da askeri birliklerle beraber stok sıkıntısını istediğimiz oranın üstüne çıkarmayı planlıyoruz. Ege Bölgesi’nde MEB ekibi Türkiye'de ciddi ses getirdi. Şu an Türkiye genelinde de bu proje uygulanıyor. Ancak bu dönem için en başarılı organizasyonumuz bu açıkçası. İzmir sana kanım feda, Manisa sana kanım feda ve Aydın sana kanım feda sloganıyla beraber Ege bölgesine ait illerde yani İzmir, Manisa ve Aydın'da başlattığımız aslında yıllardır devam eden projede küçük değişiklikler yaptık. Kahramanlık madalyasıyla beraber. Öğrenciler bu ödül sisteminden çok mutlu oldular. Benim kendi çocuğum dahi beni kulağımdan tutup kendi okuluna götürüp sedyeye yatırdı. Burada hedeflediğimiz şey şu kişi annesini, babasını, dayısını, komşusunu en azından 1-2 kişiyi getirerek okulda tören eşliğinde o kahramanlık madalyasını boynuna takmak istiyor. Buradan çok güzel sayılar aldık ama bu sayılarla beraber aslında biz şunu hedeflemiştik. Bu çocuklar kan bağışıyla alakalı net bir bilinç seviyesine ulaşsınlar ki öyle de oldu. Çünkü daha önce çocuklar okullarda afetlerle alakalı resimler çizerken artık kan bağışı araçlarımızı ve sedyelerimizi çizmeye başladılar. Bu çocuklar 18 yaşına geldikleri zaman bizim düzenli gönüllü bilinçli bağışçılarımız haline gelecekler. Sonrasında Türkiye'de kan ihtiyacı ile alakalı problem tamamen kalıcı ve sistemik olarak ortadan kalkmış olacak. Velilerini, komşularını ikna ederken kaç mililitre kan aldığımızı ve kaç ayda bir verilebildiğini, söyleyebilecek bilince sahip olmuşlar. Biz bile bu kadar büyük bir bilinç oluşabileceğini öngörememiştik” dedi.
KAN BAĞIŞI ÖNEM TAŞIYOR18-65 yaş aralığında sağlığı elveren herkesin kan bağışına yapmasının kıymetli olduğunu dile getiren Dolaş, “Netice itibariyle pozitif kan grupları da en az negatif kan grubu kadar değerli. Paylaşmanın en güzel hali, iyiliğin en güzel hali kan bağışı. Bu anlamda lütfen kanver.org, 168 ve Ege Bölge Kan Merkezi sosyal medya hesaplarından hangi ekibimizin, hangi saat aralığında nerede olduğunu öğrenip lütfen tanımadıkları 3 kişinin hayatını kurtarmak için kan bağışı ekiplerimize icabet etsinler. Dolayısıyla kan fabrikada üretilemeyen, tarlada yetiştirilemeyen, eczaneden alınamayan hayati bir sıvı vücudun en büyük organı. Tanımadıkları 3 kişinin hayatını kurtarmak adına bugün yerlerinden kalksınlar ve birer iyilik elçisi olarak ekiplerimize ziyaret etsinler” sözlerine yer verdi.