Gazeteci Murat Ağırel, sosyal medya hesabı üzerinden kendisine gönderilen bir videoyu paylaşarak ölüm tehditleri aldığını ve infaz emrinin verildiğini söyledi.
Cumhuriyet Gazetesi yazarı Murat Ağırel, sosyal medya platformu X üzerinden, bilinmeyen kişiler tarafından kendisine gönderilen bir videoyu paylaşarak, ölüm tehditleri aldığını ve infaz emrinin verildiğini açıkladı.
Murat Ağırel, ölüm tehditleri aldığını açıkladı. Ağırel, kim tarafından kendisine gönderildiği bilinmeyen bir videoyu sosyal medya hesabı üzerinden paylaşarak, ilk kez ölüm tehditleri almadığını ve evinin önünde bekleyen, çöplerini karıştıran kişiler olduğunu ifade ederek, “Bu, ne yazık ki ilk tehdit değil. Daha önce de benzer istihbaratlar aldım ve durumu yetkililere defalarca ilettim. Ancak, her gün evimin önünde bekleyen, beni gözetleyen ve çöplerimi karıştıran kişiler, bu tehditlerin gerçekliğini gözler önüne seriyor" açıklamasında bulundu.
Kendisine gönderilen videoda, maskeli ve güneş gözlüğü takmış bir kişinin, Ağırel’in öldürülmesi için ihale açıldığından ve ölüm emrinin verildiğinden söz ettiği görülüyor.
Tehdit videosunu paylaşırken konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Ağırel, “Bu, ne yazık ki ilk tehdit değil. Daha önce de benzer istihbaratlar aldım ve durumu yetkililere defalarca ilettim. Ancak, her gün evimin önünde bekleyen, beni gözetleyen ve çöplerimi karıştıran kişiler, bu tehditlerin gerçekliğini gözler önüne seriyor" şeklinde konuştu.
Her gün yeni bir ölüm tehdidiyle karşılaştığını söyleyen Ağırel’in paylaşımının tamamı şu şekilde:
"Sosyal medyada bir şahıs tarafından yayınlanan ve bana gönderilen bir videoda, öldürülmem için ihale açıldığı ve infaz emrimin verildiği açıkça belirtiliyor. Bu videoyu şimdi sizlerle paylaşıyorum.
Bu, ne yazık ki ilk tehdit değil. Daha önce de benzer istihbaratlar aldım ve durumu yetkililere defalarca ilettim. Ancak, her gün evimin önünde bekleyen, beni gözetleyen ve çöplerimi karıştıran kişiler, bu tehditlerin gerçekliğini gözler önüne seriyor.
Her gün yeni bir ölüm tehdidiyle karşı karşıya kalıyorum. Kitaplarımın toplatılması için baskılar yapılıyor, evimin önünde sürekli nöbet tutuluyor ve peş peşe davalar açılıyor. Bugünkü tehdidin ciddiyeti ne olursa olsun, bu ülke için mücadele ederken, kamuoyunu bilgilendirmek benim görevimdir."