Polat çiftinin kara para davasında gelişme: İki dava birleştirilmiyor

Kara para aklama suçlamasıyla tutuklanıp bir yıldan kısa sürede tahliye edilen Dilan ve Engin Polat çiftinin dava dosyasının, yasa dışı bahis dosyasıyla birleştirilmesi talebinde yeni gelişme…

Haber Giriş Tarihi: 14.11.2024 15:33
Haber Güncellenme Tarihi: 14.11.2024 15:33

Güzellik merkezi sahipleri Dilan ve Engin Polat, kara para aklama suçlamasıyla hapis cezası almıştı. Ancak çift, kısa bir süre önce tahliye edilerek eski yaşamlarına geri döndü.

Halk TV'nin haberine göre; Polatlar’ın yargılandığı davada önemli bir karar verildi. Polatların suç örgütü kurma suçlamasıyla yargılandığı dosya ile yasa dışı bahis suçlaması dosyasının birleştirilmesi talep edildi. Ancak hakim, dosyalardaki sanıkların farklı olduğunu belirterek birleştirilme talebini reddetti. Karar şu şekilde açıklandı:

• Bu açıklamalar doğrultusunda mahkemize ait 2024/... E. Sayılı dosya ve Mahkemenize ait 2024/....Sayılı dosya incelendiğinde mhakememize hitaben düzenlenen iddianamede 59 sanık hakkında Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Örgüte Üye Olmak suçundan TCK'nun 220/1 ve 7258 Sayılı Yasanın 5.b-c Maddesine Muhalefet suçundan cezalandırılmaları talebi ile kamu davasının açıldığı; mahkemenize hitaben düzenlenen iddianame ile ise 28 sanık hakkında aynı suçlardan cezalandırılmaları talebi ile kamu davasının açıldığı anlaşılmış olup, her iki dava dosyasının sanıklarının tamamen ayrı kişilerden oluştuğu ve bu anlamda CMK'nun 8. Maddesinde düzenlenen subjektif şartın gerçekleşmediği açıktır.

• Yine CMK'nun 225. Maddesinde yer alan ve iddianame ile bağlılık (davasız yargılama olmaz) kuralı olarak adlandırılan kural çerçevesinde yapılan değerlendirilmede; her ne kadar atılı suçlar aynı ise de, düzenlenen iddianamelerde, idda edilen örgütlerin çalışma şekillerinin tamamen farklı olduğu (örgüt şemalarının ayrı ayrı çizildiği, örgüt yönetici, lider ve üyelerinin aynı aynı değerlendirildiği, banka hesap hareketlerinin tamamen ayrı olduklarının iddia edildiği, aktarılan paraların farklı şirketler üzerinden toplandığının iddia edildiği, kullanılan panel ve arayüzler ile program isimlerinin iddianamelerde farklı olduğu vb.) hususlar dikkate alındığında objektif bağlantıdan da söz edilemeyeceği değerlendirilmektedir. Nitekim mahkemenizce de birleştirme talep yazısında, suç işlemek için örgüt kurma suçu yönünden birleştirmenin talep edilmediği, sadece 7258 sayılı Yasaya muhalefet suçundan açılan davanın birleştirilmesinin talep edildiği, bu hali ile objektif, subjektif ve geniş bağlantının mahkemeniz davaları arasında olduğu sabittir.

• Son olarak davaların birleştirilmesi için Yasa'da öngörülen geniş bağlantının da davalar arasında mevcut olmadığı, nitekim yukarıdaki Yargıtay Ceza Genel Kurulu kararında da açıklandığı üzere, CMK'nın 11. maddesinde aynı mahkemenin, bakmakta olduğu birden çok dava esnasında bağlantı görmesi halinde birleştirme kararı verilebileceği hüküm altına alınmıştır.

• Sonuç olarak; her ne kadar mahkemenize hitaben düzenlenen iddianamede bir tanık beyanında yer alan ve iddianamelerde örgüt liderleri olarak değerlendirilen iki sanığın bir dönem birlikte çalıştıkları yönündeki beyanı doğrultusunda davaların birleştirilmesi talep edilmiş ise de; yukarıda açıklandığı üzere davalar arasında objektif, subjektif ve geniş bağlantının mevcut olmadığı, bu hali ile davaların birleştirilmesi durumunda, sanık sayıları, olayların karmaşıklığı, sanıklar ve iddia edilen eylemler arasındaki ayrılıklar dikkate alındığında, davaların birleşmesi halinde sanıkların savunma hakkının kısıtlanmasına sebebiyet vereceği, usul ekonomisi ilkelerine aykırı olarak makul sürede yargılanma hakkı ile adil yargılanma hakkını ihlal edeceğinden birleştirme talebine muvafakat verilmemiştir.

• Bilgilerinize rica olunur.