Memur-Sen’in, memur ve emekliler için açıklanan yüzde 25’i alkışladığını kaydeden İzmir’deki sağlık sendikaları, “Kamu çalışanları bunu asla unutmamalı ve gereğini yapmalıdır” çıkışında bulundu
SEVAL ASLAN
Türk Sağlık-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Barış Koçak, Türk Sağlık-Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Şenol Atıcı ve Türk Sağlık-Sen İzmir Üniversiteler Şube Başkanı Osman Ata’nın koordinatörlüğünde, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi önünde basın açıklaması yapıldı. Memur-Sen’e tepki gösteren sendikalar, “Hala bunlara üye olarak kalanlar kendilerini sorgulamalıdır. Bunların kamu çalışanlarına verdiği zararı daha hiç kimse vermemiştir” dedi.
Memur-Sen’in, memur ve emekliler için açıklanan yüzde 25’i alkışladığını kaydeden sendikalar, “Kamu çalışanları bunu asla unutmamalı ve gereğini yapmalıdır… 2022 yılındaki kayıplarını karşılamak, 2023 yılında alım güçlerini artırmak noktasında, ek zammın miktarı gözden geçirilmeli, memur ve emeklilerimizi rahatlatacak bir düzenleme yapılmalıdır” çıkışında bulundu.
MİLYONLARIN EKMEĞİYLE OYNADI
3 sendika tarafından yapılan açıklamada, “Yaşanan her süreç geçmişi ile değerlendirilmez ve bundan ibret alınmaz ise tarihin tekerrürü kaçınılmazdır. Dünü hatırlayalım; Türk Sağlık-Sen, Türkiye Kamu-Sen olarak uzun bir süredir ek zam ısrarımızı sürdürmekteydik. Hatırlarsanız Toplu Sözleşmede yüzde 8’lere imza atarak, ‘Tarihi kazanım elde ettik, refahtan, büyümeden payımız aldık’ diyerek Memur-Sen zafer naraları atarken, biz ‘Ek zam ve refah payı yoksa imzalamayız’ diyerek karşı çıkmıştık. Çünkü kamu çalışanlarının enflasyon üstünde bir zamma kavuşmasının tek çıkar yolu buydu. Fakat Memur-Sen o gün attığı imza ile milyonların ekmeğiyle oynamıştır. Hala bunlara üye olarak kalanlar kendilerini sorgulamalıdır. Bunların kamu çalışanlarına verdiği zararı daha hiç kimse vermemiştir” sözleri gündeme getirildi.
3 AYDA TÜM DEĞERİNİ YİTİRDİ
“Attıkları imza 3 ayda tüm değerini yitirmiş, kamu çalışanlarını enflasyon farkına mahkum etmiştir” denilen açıklamada, “Öyle ki enflasyon zammı yani sıfır zam bunların attığı imzayı katlayarak çarpmıştır. Onlar ‘Tarihi kazanım’ derken, biz memur paketi açıkladık, ‘Ek zam ve refah payı toplu sözleşmede kırmızı çizgimizdi, şimdi zaruret halini aldı’ demiştik. Bugüne gelelim. Sn. Cumhurbaşkanımız 2023 Ocak-Haziran arası memur ve emekli maaş zam oranlarının yüzde 16,4’den yüzde 25’e yükseltildiğini açıkladı. Yüzde 25 olarak belirlenen Ocak zammının içerisinde yüzde 8,4 enflasyon farkının olduğu hesaba katıldığında altı aylık memur ve emekli zam oranının yüzde 16,6’da kaldığı, ek zammın ise yüzde 8,5 olduğu görülmektedir. Açıklanan bu rakam yüzde 122,93 olan yeniden değerleme oranı, asgari ücrete yapılan yüzde 55’lik artış ve ekonomik gerçeklerle karşılaştırıldığında memurların beklentilerini karşılamaktan uzak kalmıştır” ifadeleri kullanıldı.
MEMURLARI SEFALETE MAHKUM EDİYORLAR
Yapılan ek zammın yetersiz olduğunu kaydeden Sendika Başkanları, şunları da aktardı: “Ek olarak verilen zammın anlamlı hale gelmesi için enflasyon farkı hesabına dâhil edilmemesi gerekmektedir.
Uzun zamandan beri gündeme getirdiğimiz ve ilk defa Türkiye Kamu-Sen’in dillendirdiği ek zam ve refah payı konusu tekrar değerlendirilmelidir. Memur ve emeklilerimizin 2022 yılındaki kayıplarını karşılamak, 2023 yılında alım güçlerini artırmak noktasında, ek zammın miktarı gözden geçirilmeli, memur ve emeklilerimizi rahatlatacak bir düzenleme yapılmalıdır. Biz bunu derken Memur-Sen yüzde 25’i alkışlamıştır. Kamu çalışanları bunu asla unutmamalı ve gereğini yapmalıdır. Artık bu, su götürmez bir gerçektir. Memur-Sen nerede, ne yaparsa yapsın, memurun aleyhine yapmaktadır, attıkları imza ile kaybettirmekte, yaptıkları ile memurları sefalete mahkum etmektedirler.”
30 YILLIK ŞANLI BİR MÜCADELE VAR
Açıklamada son olarak şu cümlelere dikkat çekildi: “Bunların yaptıkları ortada iken hala ‘1 ayda şu kadar üye yaptık, sayımız milyonu aştı’ diyerek gezinmelerinin hesabını kamu çalışanları sormalıdır. Üye olanlar şapkalarını önüne koyup, gereğini yapmalıdır. Türkiye Kamu-Sen, Türk Sağlık-Sen olarak biz her zaman ifade ediyoruz, mücadele edenler her zaman kazanamazlar ama kazananlar her zaman mücadele edenlerdir. Burada da 30 yıllık şanlı bir mücadele vardır. Bu mücadelemiz kamu çalışanları için kesintisiz devam edecektir. Yılmayacağız, gecemizi gündüzümüze katıp çalışanlar için kazanmaya, onların hak ettikleri ücretlere kavuşmasına, mutlu çalışan, mutlu Türkiye idealimizi hakim kılma çabamızı bir an bile geri duraksamadan sürdüreceğiz.”