Tellerin ustası Ali Kaptan

Bir dönem gemi ve deniz işiyle ilgilendiği için kendisine Ali Kaptan denilen 65 yaşındaki vatandaş, İzmir’in birçok sokağında o çok merak edilen tezgahını kuruyor. 15 yılı aşkındır tel kırma işini yapan Ali Kaptan, el emeği ürünlerle süslediği tezgahıyla çiftlerin aranan adresi oluyor

Haber Giriş Tarihi: 18.11.50486 12:30
Haber Güncellenme Tarihi: 18.11.50486 12:30
ilksesgazetesi.com
SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER Üniversite öğrencilerinin ısrarı sonucu yeteneğini geçim kaynağına dönüştürmeye karar veren 65 yaşındaki Ali Kaptan, İzmir’de eşi benzeri olmayan bir işe imza atıyor. Rengarenk tellerle isteye bağlı tasarımlar oluşturan Ali Kaptan, neredeyse İzmir sokaklarının aranan isimlerinden biri oldu. Eşiyle yollarını ayırdıktan sonra mesleğine daha çok zaman ayırdığını belirten Kaptan, müşterilerin yoğun ilgi gösterdiğini ancak işi öğrenmek isteyen kişilerin ne yazık ki bulunmadığını aktardı. Kaptan’ın en büyük arzusu ise işini yürütebileceği bir atölyeye sahip olmak ve mesleğin kaybolmaması için tellerle sanat yaratmayı gençlere öğretebilmek. Kendini ve yaptığı işi anlatmaya başlayan Ali Kaptan, “Gemi ve deniz işiyle de bir dönem ilgilendiğim için arkadaşlar bana Ali Kaptan derler. 15 yılı aşkındır da tel kırma işini yapıyorum. İlk olarak Konak’ta tezgah kurmaya başladım. Bu işe başlamadan önce Bisiklet Sanayi’de çalışıyordum. Daha sonra orası kapandı, bütün işçiler çıkarıldı. Bisiklet Sanayi’de sürekli bisikletlerle iç içe olunca tel kırmaya bisiklet yapmakla başladım. Öğrencilerin istedikleri de çok önemli oldu. Onlar benim bu yeteneğimi bildiği için gelip sürekli tezgah açmam konusunda ikna etmeye çalıştılar. Genç öğrencilerin tasarımları ve onların ısrarları beni bu yola itti. Sürekli yapa yapa da çözmeye başladım” dedi. “İLK VE TEK YAPANLARDANIM” Yaptığı ürünlere daha çok çiftlerin talep ettiğini kaydeden Ali Kaptan, “Burada her türlü şekil ve yazı oluşturuyorum. Müşteri internet üzerinden çizimini yapıyor, yaptığı çizimi getirip gösteriyor, ben de çizimin aynısını tellerle ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Malzemem ise tamamen işleme teli. İstenilen rengi, kişinin talebine uygun olarak istenilen şekle getiriyorum. Sevgili, aile, arkadaş profillerine uygun birçok ürün oluşturuyorum. Daha çok çiftler talep ediyor ama” diye aktardı. “Zorlukları elbette var” diyerek eklemelerde bulunan Kaptan, “Herkesin yapabileceği bir durum değil. Zaten İzmir’de bildiğim kadarıyla ilk ve tek yapanlardanım. Bu yüzden ilgi de yoğun. Geri dönütler ise gayet iyi” dedi. “EVLİ OLSAYDIM YÜRÜTEMEZDİM” Bir bisiklet ve üzerine yazılan isimliği en geç 10 dakikada yaptığını söyleyen Kaptan, “Fiyatı ise sipariş edilen tasarıma göre değişiyor. Bahsettiğim bisiklet ve üzerine yazılan isimliği 10 TL’ye veriyorum. Havanın durumuna göre günde 10 ya da 15 ürün satabiliyorum. Yazlık yerlerde ise bu sayı daha bir artıyor. Hatta yetiştiremediğim zamanlar dahi oluyor. Ancak bu sene gidemedik. Çünkü yanıma yardımcı olarak birini daha almam gerekiyordu. Kadın bir yardımcı geldi. İşi çözemediği için tekrar geri gitti” ifadelerini kullandı. Eşiyle ayrıldıktan sonra işini daha bir önemsediğini aktaran Kaptan, “Eşimle ayrılalı yıllar oluyor. Zaten evli olsaydım bu işi devam ettiremezdim. Çünkü sabahlara kadar o şekli telle nasıl yapabilirim diye düşünüyorum, öğlene doğru da şekli çıkarmış oluyorum. Vaktimin çoğunu tellere harcıyorum. Evli olsaydım yürütemezdim” diye konuştu. “MALZEMELER ÇOK PAHALI” Kendi çocuklarına da işi öğretmek istediğini belirten Ali Kaptan, maddi imkansızlıklardan dolayı kuramadığı ancak hayali olan atölyeden de bahsetti. Kaptan şöyle konuştu: “Çocuklarımın kendi işleri var, ancak onlara da bu işi göstermeyi düşünüyorum. En azından mesleğin tükenmemesi ve gelecek nesillere aktarılması için. İşi tıpkı bir öğretmen edasıyla gençlere öğretmek lazım. Bunu zaten öğretmen bir arkadaşımla birlikte yapmayı planlıyoruz. Güzel bir atölye kurup işlerimi artık sokakta değil orada yürütmekte diğer bir hayalim. Ancak maddi imkansızlıklar olduğu için bu biraz zor.” “Yaptığım ürünler benim el emeğim, göz nurum” diyen Kaptan, “Onları elimden geldiğince özenerek işliyorum, severek yapıyorum ve müthiş bir mutluluk duyuyorum. Geçimimi sağlamada da yardımcı oluyor. En azından günlük ihtiyaçlarımı karşılayabilecek bir harçlık oluyor. Yalnız aldığımız malzemeler çok pahalı. Onları bazen almakta zorluk çekmiyor değilim. Sadece bisiklet değil, önüme koyulan her şeyi gücüm yettiğince tasarlamaya çalışıyorum” dedi.