Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) tarafından düzenlenen ‘Dünya Ruh Sağlığı Günü: Sağlık Ortamında Ruh Sağlığı, Sorunlar ve Çözüm Önerileri’ paneli, çevrimiçi olarak yapıldı. Panel, TTB’nin sosyal medya kanallarından canlı yayımlandı.
Panelin ilk açılış konuşmasını TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Alpay Azap yaptı. Son zamanlarda ağırlaşan çalışma koşullarına bağlı olarak hekimlerin ruh sağlığındaki bozulmaların ve intiharların arttığını söyleyen Azap, TTB ve TPD olarak bu konuda ortak bir görev gücü oluşturduklarını, hem stres yönetimi hem de çalışma koşullarının iyileştirilmesi üzerine görüşler oluşturarak çalışmalar yürütmeyi amaçladıklarını ifade etti.
YAPILMASI GEREKEN ÇOK ŞEY VARBir diğer açılış konuşmasını yapan TPD Merkez Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Ejder Akgün Yıldırım da bu yılki Dünya Ruh Sağlığı Günü’nün ana temasının işyerlerinde ruh sağlığı olduğunu ve bu bağlamda hekimlerin ruh sağlığını ele almak üzere bu etkinliğin yapıldığını aktardı. Son zamanlarda artan şiddet olaylarında ruh sağlığının ve ruhsal hastalığı olan insanların hedef haline getirilmesini eleştiren Akgün Yıldırım, “Evet, yapılması gereken çok şey var ama çözümü olumsuzlukların ve zorbalıkların sonucunda ortaya çıkmış acılar nedeniyle ruhsal zorluk yaşayan insanların hedef gösterilmesi olmamalıdır” dedi.
MOBBİNG SADECE İŞ ORTAMININ BİR ÖZELLİĞİ DEĞİL…Kolaylaştırıcılığını Dr. Serap Erdoğan Taycan ve Dr. Burhanettin Kaya’nın yaptığı panelde ilk sözü Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Togay Yılmaz aldı. ‘Sağlık Sisteminde Mobbing ve Zorlayıcı Çalışma Koşulları’ başlıklı bir sunum yapan Yılmaz, mobbingin sadece iş ortamının bir özelliği değil, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile şekillenen neoliberal politikanın da yıkıcı bir unsuru olduğunu ifade etti. Mobbingin hem güncel hem de travmatik etkileri nedeniyle uzun vadede ruh sağlığı alanındaki etkisinden söz eden Yılmaz; bireysel ve kurumsal olarak yapılabilecekleri sıraladı.
ÇALIŞMA KOŞULLARI DÜZENLENMELİTPD Merkez Yönetim Kurulu üyesi Dr. Gülin Özdamar Ünal, ‘Hekimlerde Tükenmişlik ve Depresyon’ başlıklı bir sunum yaptı. Son yıllarda artış eğiliminde olan tükenmişliğin tanımını, köklerini, ölçümünü, nedenlerini, yol açtığı fiziksel ve ruhsal hastalıkları ve yaygınlığını ayrıntılı bir biçimde aktaran Özdamar Ünal, daha sonra hekimlerde depresyonun fiziksel, ruhsal, davranışsal etkilerini dile getirdi. Hekimlerde intihar oranlarının yüksekliğine, kadın hekimlerde risk oranının fazla olmasına ve nedenlere değinen Özdamar Ünal, “Hekimlerin ruh sağlığını korumak için çalışma koşulları düzenlenmeli, ruhsal destek almalarının önündeki engeller giderilmelidir” diyerek sunumunu tamamladı.
SAĞLIKTA DÖNÜŞÜM PROGRAMI’NIN YIKICI ETKİLERİNDEN BİRİ…TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Murat Erkan, ‘Sağlık Çalışanlarının Hak Mücadelesi: Özlük Hakları ve İyileştirme Adımları’ başlıklı sunumunda hekimlerin Cemiyet-i Tıbbiye-i Şahane’den Bölge Etibba Odaları’na ve oradan da TTB’ye uzanan özlük hakları mücadelesinin tarihsel izleğini sundu. TTB’nin özellikle 60’lı yılların ortalarından itibaren dünyada ve Türkiye’deki gelişmelere de bağlı olarak toplumsal sorunlarla da ilgilendiğini, demokratik talepleri mücadele başlıkları haline getirdiğini, Beyaz Eylemler gibi yeni mücadele formları geliştirdiğini ifade eden Erkan, “Demokratik hakların alınmadığı bir ortamda mesleki hakların da alınamayacağı düşünüldüğünde, bu siyasallaşma eğiliminin doğru bir tavır olduğunu söylemek mümkün” dedi. 1980’den sonraki neoliberalleşme sürecinin ve Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın yıkıcı etkilerinden birinin de hekimlerin ruh sağlığında yaşandığını vurgulayan Erkan, TTB’nin hekimlerin ruh sağlığına ilişkin doğrudan yaklaşımlarının yanı sıra yürütülen mücadelelerin de anlamlı olduğunun altını çizdi.
SAĞLIK ÇALIŞANLARI CİDDİ RUHSAL HASTALIK ALTINDABritanya Psikiyatri Birliği İşyeri Psikiyatrisi Grubu Yönetim Kurulu üyesi Dr. Muzaffer Kaşer ise, ‘Hekimlerin Ruh Sağlığına Erişim Hakkı ve Çözüm Önerileri’ başlıklı bir sunum yaptı. Sağlık çalışanlarını ruh sağlığının nedenlerinden ve ortaya çıkış süreçlerinden söz eden Kaşer; buna karşı uluslararası alanda çalışma saatlerini düzenleyen, dayanışma ortamlarını sağlayan, farkındalık eğitimleri veren, olumsuzluklara karşı destek sistemleri kuran birinci, ikinci ve üçüncü basamak girişimleri aktardı. Sağlık çalışanlarının ciddi ruhsal hastalık altında dahi çalışmaya devam etmesinin risklerine de dikkat çeken Kaşer, travma öykülerinden örnekler verdi.
Panel, soru-yanıt bölümüyle birlikte son buldu.