SEMİ TEKTAŞ - ÖZEL HABER - Konak’ın merkezinde, metroya, Kültürpark’a ve Tarihi Kemeraltı Çarşısı’na 500 metre uzaklıkta bir konumda yer alan Alion Hotel, sıcak bir aile oteli olarak misafirlerini bekliyor. 86 misafiri ağırlayabilen ve 40 odadan oluşan otel; çevre dostu, hijyenik ve nanoteknolojik özellikleri ile ön plana çıkıyor. Otelde klimalı odalar, teras, ücretsiz Wi-Fi ve restoran bulunuyor. 24 saat açık resepsiyon da mevcut. Oteli 100 milyonluk yatırımla faaliyete geçiren Alion Hotel Kurucusu Koçali Al, İzmir’deki turizme yön vermeyi amaçlıyor.
Otel için 100 milyonluk yatırım yaptıklarını belirten Koçali Al, bu proje ile İzmir’i kalkındırmayı hedeflediklerini söyledi. Al, “Oteli tamamen İzmir için açtım. Para kazanmak için değil. Ben Güneydoğu Dernekleri başkanıyım. Bir elim her zaman orada. Mardin’de turizm 3,5 milyona, Gaziantep’te 3 milyon 200 bine, Şanlıurfa’da 5 milyon kişiye dayandı. Ama İzmir’de bu yıl turist sayısı sadece 1 milyon 250 bin oldu. Kendime örnek ol dedim. Öğüt vermek kolay, ama uygulamaya geçmek zor. Farkındalık yaratmalıyım dedim. 1990 yılında otelin arsasını satın almıştım. Ne yapalım diye düşünmeye başladık. Sonra İzmir’de insanların aileleri ile kalabilecekleri bir otel olmadığını fark ettik. 100 milyonluk yatırım ile otel yapmaya karar verdik. Otelimiz 86 kişilik ve 40 odadan oluşuyor. Çevreci, hijyenik ve nanoteknolojik özelliklere sahip bir otel ile fark yaratıyoruz. Ulaşımı çok rahat, Kültürpark ve Kemeraltı’na 500 metre uzaklıkta. Otel ile farkındalık yaratarak İzmirlilere seslenmek istiyoruz. Kimse İzmir nasıl kalkınacak diye düşünmüyor, sormuyor. Oteli açarken İzmirliler de harekete geçsin diye amaçladık. İzmirlilere bir mesaj verdik aslında: Hep birlikte bu şehri kalkındıralım. Avrupa’dan, Orta Doğu’dan, Balkanlar’dan ve İskandinavya’dan insanlar gelsin, buraları görsün, turizm canlansın. Kent kalkınsın istiyoruz. Turizm demek, Reşat Altın demek. Turizmi doğru kullanmak demek, aş demek, istihdam demek. Bir aydır otelimiz faaliyette. Çok olumlu tepkiler aldık. Gelen misafirler, bir daha başka otellere gitmeyeceklerini söylüyorlar. Farkındalık yaratmak için bu oteli açtım. İyi bir tüccarım, iyi bir nakliyeciyim. Binlerce insanı emekli ettim. 80 ilde şubelerimiz var. Yatırımımı otel değil de esas işime yapsaydım, daha çok para kazanabilirdim. Ama ben buraya aç geldim. Üniversiteye geldiğimde evime ekmek götürecek param yoktu. Basmane’de biri yemek dağıtıyordu. Gittim yanına, ‘Bende alabilir miyim?’ dedim. Oradan zirveye çıktım. İzmir bana çok şey verdi. Şimdi sıra bende, İzmir’e karşı görevimi yerine getirme zamanı geldi” değerlendirmesinde bulundu.
İzmir’in birçok alanda geride kaldığını vurgulayan Al, kimsenin elini taşın altına koymamasından şikayetçi. Al, “İzmir birçok alanda Türkiye’nin ve dünyanın gerisinde. Neşter vurulması gerekiyor. Çok fazla eksik var. Tanıtım faaliyetleri gerektiği kadar yapılmıyor. Altyapı ve konaklama sorunu var. Kadifekale’nin üst taraflarına bakın, turist gelse burayı Uganda zanneder. Yeşildere’den geçerken Hiroşima’ya bomba atılmış gibi zannedersiniz. İzmir’e bir çevre düzenlemesi gerekiyor. Bu bahsettiğim şeyler yapılmadığı sürece, istediğiniz kadar 5 yıldızlı otel yapın, bir işe yaramaz. Köy turizmi yapmak gerekiyor. Ova turizmi yapmak gerekiyor. Urla’da Kemalpaşa’da ova turizmi çok iyi yapılabilir. Zannediyorlar ki 7 yıldızlı otel yaparsak turizm kalkınır. Turizm bunu istemiyor. Turizmde sürdürülebilir bir çevre ile beraber, organik bir yaşam kurabilirsen başarılı olursun. Çok iyi oteller değil, çevreci oteller kazanır. Turist sağlık arıyor artık. Ne yapıyor? Balçova’ya gelip sıcak su tesislerine gidiyor. Urla’da denizin içinde sıcak su fışkırıyor, kimse de gidip el atmıyor. Seferihisar’da kaplıcalar var, su boşuna akıyor. Kimse bir şey yapmıyor. Ne belediye başkanları ne de hükümet, kimse bir şey yapmıyor. Niye yapmıyor? Bana oy vermiyor, ben niye yapayım diyorlar. Eskiden İzmir turizmin başkentiydi. Bu birinciliği neden kaybetti İzmir? Ulaşımı çok rahat İzmir’in, 2 saatte her yerdesiniz. Çok büyük yatırımlara gerek yok. O kadar güzel köyler var. Her şey yapılabilir ama yapacak kimse yok. Bunlar paralarını bankalara atıyorlar, perşembeden Çeşme’ye nasıl gidebilirizin planını kuruyorlar. Yoksulu düşünen yok. Atatürk bu ülkeyi kolay kurmadı. Ülke kurulduğunda borç batağındaydık. Arabaların lastikleri dahi alınamadı. Tarımsal turizm yapılabilir. Hayvancılık üzerine turizm yapılabilir. Organik ürünler turizmi yapılabilir. Tarih turizmi yapılabilir. Komşu Yunanistan ile ortak projeler yapabiliriz. Meryem Ana’yı iyi tanıtımla çok iyi pazarlayabiliriz. Agora var ama etrafındaki evler kaldırılmalı. Sihirli değneğe ihtiyaç yok. Bir günde yapılmasın, yavaş yavaş yapılabilir, fizibilite çalışmaları yapılabilir. Mahmut Özgener bu konuda çok ciddi çalışmalar yapıyor. Urla-Çeşme arasında bir şeyler yapmaya çalıştı ama belediyeler anlaşamadı” ifadelerini kullandı.
“Çok fazla projem var ama para yok, sponsor yok” diyen Al, “Param bu kadardı, bu kadar yapabildim. Hamallıktan gelmiş bir kişiyim ben. Eskiden Basmane’ye 5 bin kamyon gelirdi. Bu kamyonları şehir dışına ben çıkardım. Gittim çalışmalarını yaptım, kendi paramla arsa aldım. O arsa ile İzmir 3 saatte boşaldı. Orayı yapmamış olsaydık, İzmir kilitlenirdi, İzmir’e helikopter ile inerdiniz. Gücümün yettiği kadarını yapıyorum. İstanbul’da ve Ankara’da böyle bir nakliye borsası yok. Bu marka bir projedir. Binali Yıldırım’a 35 proje içerisinde Kemalpaşa Lojistik Alanı’nı yarattık. İZTO’ya verdiler bu alanı. Akdeniz ve Ege’den gelen konteynerleri, İzmir’in içine trafiğe koymadan Kemalpaşa lojistik alanına gönderiyoruz. Ben bu projeler için hükümete yalvardım, anlattım. Milyar doları olan insanlar bunu düşünemiyor mu? İzmir turizmin başkenti olsun istiyoruz. Un, şeker, yağ var ama helva yapacak kimse yok. İzmir’in helvacısı benim. Yunanlılar kamıştan yapılmış boş çadırı satıyor, sakız ağacını satıyor. Yüzlerce ada var, ortak projeler yapalım. Sermayeyi buraya aktaracak iş insanı yok. Kentin altyapısı buna uygun değil. Biz doyduğumuz kente hakkını veriyoruz. İzmir, limanlar, turizm ve tarih kenti olabilir. Yat turizmi yapabiliriz. Koyları değerlendirelim, deniz sadece plajdan ibaret değil. Gelin projeleri hayata geçirelim. Kimse ipin ucundan tutmuyor” şeklinde konuştu.
SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ
Alion Hotel Kurucusu Koçali Al, hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleri hakkında ise terörden uzak tuttuğu gençleri en büyük projesi olarak gördüğünü belirtiyor. Al, “Bizler buralara göç ettikten sonra yeni nesiller Şanlıurfa’yı, Mardin’i, Diyarbakır’ı hiç göremedi. Terör belasından buraya kaçıp geldiler. İzmir’in varoş yerlerinde o gençler eridi gitti. Bir proje ile bu çocukları kurtaralım dedik. Her gün oralardan onlarca çocuk genç geliyordu. Orada kalanları dağa götürüyorlardı. Ama buradan kimse götüremedi. Çalışmalar yaptık, Kürtçe festivaller yaptık, tiyatrolar yaptık. Bu bayrağın kıyametini anlattık, bilin dedik. Bu ülke bizim. Başka gidecek ülkemiz yok. 200 milyon dolar para harcadım bu işe. Dağa genç götüremediler, buna biz engel olduk. Onların dili ile konuştuk, yanaklarını okşadık. Kimsenin cinsel dürtüsüne bakmadık, ayrım yapmadık. Eğitim verdik, meslek öğrettik. 23 yıldır bir derneğimiz var. Balkan ülkeleri ile ortak geceler yaptık. Sıra gecelerini Balkanlılarla buluşturduk. Halklar birbirini tanısın diye Anadolu Balkan Derneği’ni kurduk. Bize bölücü gözüyle bakıyorlardı ama kendimizi anlatınca öyle olmadığını anladılar. Onları oralara götürdük. Kardeşiz ve bu bayrağın sahibiyiz. Birlik beraberlik için çok şey yaptık, kimse de bir şey beklemedi. O insanlar iyi yerlere geldi. Bu ülke için çok şey yapacağız. Hayvancılıkta eksik varsa oraya gideceğim. Sanayide de varım. Sucuk satıyorum. 55 yıl emek verdim. Herkesin iyi ve kötü gününde yanındayım. Bu ülke bizim. Çocuk çocuğa aş verelim, kendi bağımızı kendimiz keselim” diyerek sözlerini tamamladı.