AYSELİN UZUN - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konak İlçe Başkanlığı İşçi ve Emek Komisyonu tarafından Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasıyla birlikte işçilerin sendikal haklarına dikkat çekildi. CHP Konak İlçe Başkanı Ozan Ali İlgazi başta olmak üzere Konak Kent Konseyi, Sosyal-İş Sendikası ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği üyelerinin katılın gösterdiği açılmada “Sendika Haktır, Engellenemez" sloganları yükseltildi.
EZİLEN İŞÇİ OLACAKTIR
İşçisinin sendikalaşmasına karlı çıkan ve bu konuda yaptırımda bulunan iş verenleri sert sözlerle eleştiren İlgazi, “Gün geçmiyor ki bir işçinin hakkı yenmesin, emeği sömürülmesin! Gün geçmiyor ki hukuk sistemi güçlüden (sermayeden) yana olmasın! Ama bilmiyorlar ki sonunda kazanan işçi oluyor, bundan sonra da kazanan aynı şekilde ezilen işçi olacaktır. Dünya’nın gelişmiş ülkelerinde yapay zeka üzerine icatlar, programlar yapılırken; ülkemizde ise işçinin sendikalaşmasını engellemeye yönelik türlü türlü entrikaları programlanıyor. Mesela bir gecede iş kolu değiştirmek gibi! Türkiye’de sendikalaşma oranı, ocak ayında yüzde 15,22 iken İsveç’te yüzde 64.9, Norveç 49.2, İtalya 34.4, Danimarka 66.5, Finlandiya 60.3 ile en yüksek sendikalaşma oranına sahip ülkeler. Bunun yanında Fransa 8.8, Amerika 10.1, İspanya 13.6, İsviçre 14.9 ile en düşün orana sahip ülkeler konumundadırlar. Sendikalaşmanın bir hak olduğu anayasamızda çok net şekilde ifade edilmiştir” açıklamasında bulundu.
HAKLARA RAĞMEN…
“Toplu İş Sözleşmesi ve yetkili sendika hakkı kazanabilmek için, iş yerinde çalışan işçilerin en az yüzde 50’sini temsil eden sendika olması gerekmektedir. Bu yetki, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından onaylanır” diyerek sendikanın Anayasal bir hak olduğuna dikkat çeken İlgazi, bunun ülkemizde sermaye sahipleri tarafından çiğnendiğine vurguladı. İlgazi, “Anayasa’nın 51. maddesi diyor ki: ‘çalışanlar, önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptirler’ Buna göre her bir işçi istediği gibi bir sendikaya üye olabilir, değiştirebilir veya üyelikten ayrılabilir. Ancak ne yazık ki, sermaye sahipleri anayasamızda ve kanunlarımızda açıkça belirtilmiş haklara rağmen; hak yemeye, zorbalıklar sergilemeye devam ediyorlar. Bunun son örneklerinden biri de maalesef, Telus Digital şirketinde yaşanmaktadır. İstanbul ve İzmir’de yer alan Kanada merkezli şirkette çalışan işçilerin yüzde 60’ı, Çağrı İş Sendikası’na üye olarak anayasada ve kanunlarda kendilerine tanınmış haklara sahip olmak istemişlerdir. Şirket ise itiraz ederek konuyu mahkemeye taşımıştır. Bununla kalmayıp bir gecede iş kolunu hizmet olarak değiştirmiştir. Bunun neticesinde işçilerin üyelikleri bir gecede sıfırlanmıştır. Buna rağmen Çağrı İş Sendikası’nın bir dönem Toplu İş Sözleşmesi yapma hakkı bulunmaktadır. Telus’un yaptığı itirazın ilk duruşması Ankara 4.İş Mahkemesi’nde 15 Ekim’de görülmüştür. İkinci duruşma ise 19 Aralık'ta yapılacaktır. Bizler de bu duruşmayı yakından takip edeceğiz. Telus Digital dava görülürken boş durmuyor işçilere Personel İyileştirme Programı altında mobbingler uyguluyor hatta ve hatta 2 kişiyi işten atıyor. Berfin Büyükertaş ve Abdülkerim Bişkin. İkisinin de tek kabahati, haklarına sahip çıkmak ve sömürü düzenine boyun eğmemek! Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak dün olduğu gibi bugün de yarında her zaman ezilen, hakları sömürülen işçilerimizin yanında olacağız. Sömürü düzeni bitecek, sermaye ve patron kaybedecek; işçi ve emek kazanacak” dedi.
Telus Digital işçileri adına söz alan Hasan Hüseyin Yavuz ise “Biz düşük ücretlere, keyfi kesinti ve yasaklara, iş yerinde baskı ve haksız işten çıkarmalara artık dur demek için sendikalaştık. Sendikamız Çağrı İş, geçen Temmuz ayında hem işkolu barajını aştı hem de iş yerinde yeterli sayıya ulaştı ve bakanlıktan yetki belgesini aldı.
Fakat Telus şirketi ilk önce yetkimize itiraz etti, daha sonra sendikal örgütlenme sürecimizde öncü olan arkadaşlarımızı hukuksuzca işten çıkardı. Bugün geldiğimiz noktada ofis içinde baskılar devam ediyor, koşullar kötüye gidiyor, maaşlarımız enflasyon karşısında eriyor ve her geçen gün daha da fakirleşiyoruz. Geçtiğimiz haftalarda ofisin önünde, sosyal medyada, hatta mecliste yükselttiğimiz çağrıyı burada yineliyoruz: Telus, itirazı geri çek, sendika ile masaya otur! Toplu iş sözleşmesi hakkımız, anayasal hakkımıza saygı duy” şeklinde konuştu.