SEMİ TEKTAŞ İzmir Büyükşehir Belediyesi Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı Birinci Oturumu Başkanvekili Altan İnanç idaresinde gerçekleştirildi. İzmir’de 99 okula din görevlisi atanması meclisin en önemli gündem maddesi oldu. AK Partili üyeler uygulamayı eğitim değil gönüllülük esasına dayandığını ifade ederken CHP’li üyeler ise ‘Pedagojik eğitim’ üzerinden tepki gösterdi.
YASAL DÜZENLEME ŞARTİzmir Büyükşehir Belediyesi geçtiğimiz dönem meclisinin tüm siyasi partilerinin Grup Başkanvekilleri tarafından verilen “Karavan” önergesi, bu dönemin üyelerinin oybirliği ile reddedildi.
AK Partili Boztepe’nin dile getirdiği karavan konusu yeniden meclise taşındı. Boztepe'ye yanıt veren CHP'li Nilüfer Bakoğlu Aşık, "Motorlu karavanlar araç statüsünde ve bunlara müdahale edemiyorsunuz. Yasal düzenlemeye ihtiyaç var. Diğerleri araç statüsünde olmadığı için kaldırılıyor. Belediyeler karavanların girmesini engellemek için bariyer koydular. Ancak belediyelerin araç statüsünde oldukları için yapacak bir şeyleri kalmıyor. Hepimiz rahatsızız ancak yasal düzenlemesi yapılarak olabilecek bir şey" ifadelerine yer verdi.
NETLEŞTİRİLMELİCHP Grup Başkanvekili Levent Yıldır, konuşmasında Boztepe’ye, “Konuşmalar doğru, sıkıntı belli. Daire başkanlıklarımız konuya ilişkin çalışıyor. Sorun sadece karavan değil tiny house. Böyle bir tarz var ama durup dururken de ortaya çıkmamış. Bazı şeyler için doğru düzgün yönetmelik yok. Tabii ki karavanların belediye otoparklarına park edilmesi engellenmeli. İnciraltı’nda böyle bir işgal vardı, set koyularak engellendi. Karavanlarda ticaret meselesi de var nasıl olacağı da netleştirilmeli” diye cevap verdi.
TİCARİLEŞTİ VE BAŞKA AMAÇLARLA KULLANILIYOR!Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal ise konuya ilişkin konuşmasında, "Bayraklı olarak biz de şikayetçiyiz. Ancak yasal düzenleme gelmedikçe kökten çözülmeyecek. Bayraklı sahilimizde ticarileştirilmiş ve başka amaçlarla kullanılan alanın önüne geçtik. Otoparka çevirdik. Ancak oradan çıkardıklarımız mahalle aralarına gidiyorlar. Pandemide masumane başlayan bu durum amacının dışında kullanılmaya başlandı. Alanları ücretsiz kullanabildikleri için bizim gösterdiğimiz yerlere gitmiyorlar. Belediyeler çalışma yapsa bile önüne geçilmeyecek. Yasal düzenleme şart. Kamu alanlarının işgaline ilişkin yasal düzenleme ile çözüm bulunabilir" dedi.
SARAYIN 5 SANİYELİK HARCAMASI...Gündem dışı söz alan CHP'li Hediye Kaya ise Erdoğan'ın İzmir'de üniversite okuyan bir gencin kütüphane eksikliğiyle ilgili sorusuna verdiği yanıta cevap verdi. Kaya açıklamasında, İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne ve ilçe belediyelerine ait kütüphane, yurt ve öğrenci desteklerini anlattı. Kaya, " Üniversite öğrencilerimiz barınma sorunlarıyla karşı karşıya. Devlet yurtlarına yerleşemeyenler zor durumda kalmaktadır. Bu yükü almak adına belediyelerimiz yurt ve barınma desteği sağlıyor. Kredi ve burs ücretlerinin 3 bin TL'ye çıkarılmış. Sarayın 5 saniyelik harcaması bile 3 bin 80 TL. Burs kredi ücretleri asgari ücretin 9'da biri. İşsizlik gerçeği ile yaşarken gençler KYK borçlarını nasıl ödeyeceğini kara kara düşünüyor. İktidar bu borçları silmek yerine sistemin borç köleleri haline getirdi. Gençler geleceklerini yurtdışında arıyor. Bizler her zaman olduğu gibi tüm imkanlarımızı zorlayarak Cemil Başkanımız öncülüğünde vatandaşımızdan yana tavır sergileyeceğiz" ifadelerine yer verdi.
Karabağlar'da yaşanan elektrik sorununa dikkat çekmek için söz alan AK Partili Fırat Eroğlu, "Karabağlar içerisinde bulunan elektrik hatlarına ağaç dallarının değmesi sebebiyle arızalar yaşanmakta. Biz GEDİZ'i ziyaret ettik. '29 ilçede belediyeler ağaçları budadığı için sorun yok' dediler. Biz bunu dile getirdik ancak belediye bu yönde eğilim göstermiyor. Sizlerden Büyükşehir olarak destek bekliyoruz. Konak Belediyesi örnek bir proje yapmış. Ağaçları budamış ve ihtiyaç sahibi vatandaşa vermişler. Kendilerini tebrik ediyorum" dedi.
BUDAMA İŞİ GEDİZ A.Ş.’NİN SORUMLULUĞU!Karabağlar Belediye Başkanı Helil İnay Kınay ise yanıt olarak, "Ağaç budamaları GEDİZ A.Ş sorumluluğundadır. Belediyemiz sınırları içerisinde park, bahçe ve onarım faaliyetlerini yürütürken GEDİZ'den sorumluluğunu yerine getirmesi noktasında ısrarla çalışmaları sürdürüyoruz. Yetki alanları dahilinde çalışmalar gerçekleşsin" ifadelerini kullandı.
KARABAĞLAR'IN BÜTÇE SORUNU VAR...AK Parti Grup Başkan Vekili Hakan Yıldız ise, "29 belediyemiz ilgili yönetmeliğe aykırı hareket mi ediyor? Konak bu konuda çok hassas. Bizim belediye olarak hizmetler için 'sen yap' tartışmasını bitirmeliyiz. Orada yüksek gerilim hattı var. Anladığım kadarıyla bütçe problemleri var. 29 belediyemizin yaptığını Karabağlar yapmıyor! Başkan tekrardan gözden geçirsin" dedi.
ÇEDES'İ DOĞRU BULUYORUMCHP’li Balçova Belediyesi Meclis Üyesi Nurcan Kaynak Adıgüzel’in ÇEDES tepkilerine yanıt veren AK Partili Yıldız, "ÇEDES, MEB, Gençlik Spor Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı ile yürütülen bir proje. Diyanet İşleri ise Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu bir kurumdur. Cumhuriyetten bile önce başlamış olan kurumun farklı algı içerisinde sokulması doğru değil. ÇEDES bir eğitim noktası değil bir gönüllülük. Bu bir kulüp çalışması. Değerler adı altında okullarımızda kulüplerin kurulmasını teşvik ediyor. Bu tür çalışmalar veli iznine tabidir. İzmir'de 850 bin öğrenci, 60 bin öğretmen var. 850 bin öğrencinin olduğu bir kentte içeri girilmiş eğitim var mı? Bir din görevlisinin gelip herhangi bir okulda bahsettikleri gibi eğitim vermiş mi, vermemiş mi? Böyle bir durum yok. MEB müfredatı açıktır. Bu projeyi eğitim alanı gibi gösterilmesini doğru bulmam. Bir veli olarak projeyi doğru buluyorum" ifadelerine yer verdi.
BİZ 10 SENE BUDADIK!CHP Grup Başkan Vekili Levent Yıldır ise, "Karabağlar'da ağaçları biz de 10 sene budadık. Burada çıkan aksaklık şu oluyor; her gün çıkıp tek tek nasıl olduğuna bakacak halimiz yok. Bize bildirildiğinde dallar teller ile irtibat haline gelmiş oluyor. Zaman zaman arızalar olabilir. Bu konuda dikkatli olmak lazım" ifadelerini kullandı.
MEZAR MAKETİ Mİ MANEVİ DEĞER?AK Partili Yıldız'ın ÇEDES açıklamasına yanıt veren CHP'li Yıldır, "ÇEDES'in masum olduğuna katılmıyorum. Tek kıstas ailenin izin vermesi deniliyor. Aile izin verilirse sorun yok mu? Onun da sınırları var. Aile izin verse bile her şeyi anlatamazsınız. Değerlerden kastımız ne? Ahlak dediğimiz ne? Sınıfın ortasında mezar maketi yapmak mı manevi değer? Değeri kiminle aktardığın çok önemli. Bunlar kontrollü yapılması gereken şeyler. Bu dünyaya bakış farkıdır. Zorlama ile bir şeyler gerçekleştirilemez. Bu ahlaki değil! Din dersleri zorunlu. Millet buna alıştı ancak şimdi milleti camiye götürmek gibi projeler düşünülüyor. 60 bin kişilik cami yaptınız ama sabah namazına 30 kişi gidiyor. Bundan dolayı eksiklik mi hissedildi? Bundan mı telaşınız var?" dedi.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ LAİKTİR!Altan İnanç ise, "Ben eğitimde fırsat eşitliğini kullanarak Köy Enstitüleri'nin devamında eğitim gördüm. 12 Eylül bana eğitmenlik yapma fırsatı vermemiş olsa bile. İlkokulda pedagoji, felsefe, mantık gibi derslerimiz vardı. Bize öğretilen çağdaş eğitim öğrencilere öğrenmeyi öğretmektir. Anayasamızda yazdığı gibi Türkiye Cumhuriyeti Laik, sosyal bir hukuk devletidir" ifadelerine yer verdi.