İzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı, daha temiz bir şehir için çok fazla çalışıyor. Artan nüfus ile beraber çoğalan evsel atıkların toplanması, bertaraf edilerek, yeniden ekonomiye kazandırılması süreçleri yüksek maliyetlere sebep oluyor. Cadde ve sokaklardan toplanan atıklar ile beraber ilçe belediyelerinin getirdiği atıklar, İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı Atık Transfer Şube Müdürlüğü’ne bağlı 20 ilçedeki atık transfer merkezinde, tırlara aktarılıyor. Alınan atıklar, 88 atık transfer aracıyla, Harmandalı, Ödemiş ve Bergama’da bulunan merkezlere aktarılıyor.
İzmir’de çöpün yolculuğunu aktaran Atık Transfer Şube Müdürü Cumhur Ağcahan, atık transfer sürecinin 7 gün 24 saat boyunca aralıksız sürdüğünü ifade etti. İzmir’de atık miktarının yaz ve kış döneminde farklılık gösterdiğini, günlük 4 bin 500 ile 6 bin ton arasında atık çıktığını ifade eden Cumhur Ağcahan, “Transfer istasyonundan, bertaraf tesislerine günde 22 bin kilometre yol kat edilerek, 200 sefer yapılarak ortalama 5 bin ton atık ulaştırılıyor. Günlük 22 bin kilometre yol üzerinden gidersek, araçlarımız 2 günde dünyanın etrafında bir tur atacak kadar yol yapıyor. Bu oran 1 ayda Dünya’dan Ay’a gidip gelecek mesafede yol kat ettikleri anlamına geliyor. Yani aylık 600 bin kilometreyi geçiyoruz. Yine kilometre bazında kıyaslarsak, araçlarımız günde 22 bin kilometre yol yapıyor. Bu da İzmir- İstanbul arası günde 22 defa gidip gelmek anlamına geliyor” diye konuştu.
Atıkların çok ciddi maliyetlerle toplanıp transfer edildiğine dikkat çeken Ağcahan, “Günlük yaklaşık 2-3 milyon lira arası transfer maliyetimiz oluyor. Bu maliyet içerisinde bertaraf bedelleri bulunmuyor” diye konuştu. Maliyetlerin bir nebze de olsa düşmesi için bireysel olarak yapılabilecek eylemlerin de bulunduğunu aktaran Atık Transfer Şube Müdürü Cumhur Ağcahan, “Hepimizin üzerine düşen sorumluluklar bulunuyor. Sıfır atık yaklaşımına uygun olarak davranmamız gerekiyor. Dünyadaki kaynakların azaldığı, iklim krizinin zirveye çıktığı bu dönemde, hepimizin yapması gereken mümkün olduğunca sürdürülebilir bir yaşam tarzına geçerek atık miktarımızı azaltmak olabilir. Evlerimizde çöplerimizi türüne göre ayırarak uygun geri dönüşüm konteynerlerine atmak önemli. Gelecek kuşaklara daha sağlıklı bir kent bırakmak için alınabilecek en basit tedbirler bunlar. İzmirliler geri dönüşüm için uygun olan ambalaj atıkları ayrı toplayabilir. Organik atıkları ve ambalaj atıklarını ayırabilir. Bu sayede bize gelecek atık miktarı ciddi oranda azalabilir. Mümkün olduğu kadar tek kullanımlık plastik gibi malzemeleri kullanmamalıyız. Daha sürdürülebilir yöntemler tercih etmemiz gerekiyor. Geri dönüşümü mümkün olan malzemeleri kullanmak, daha sağlıklı olacak. Daha yaşanılabilir bir İzmir ve dünya için yurttaşlarımızdan da bu sürece bireysel önlemlerle katkı sunmalarını bekliyoruz.” şeklinde konuştu.
Temizlemek nasıl bizim görevimiz ise kent sakinlerinin de şehri kirletmemesi önemliİzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı’na bağlı Kent Temizliği Şube Müdürü Ercan Yıldırım da 900 personel ile 7 gün 24 saat boyunca sahada olduklarına dikkat çekti. 30 ilçede Büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluk alanında yer alan ana cadde ve bulvarlarda çalışma yürüttüklerini aktaran Ercan Yıldırım, “Temizlemek nasıl bizim görevimiz ise kent sakinlerinin de şehri kirletmemesi önemli. Ayrıca örnek uygulama olarak Alsancak semtinde Kıbrıs Şehitleri Caddesi ve Kordon’da çöp çıkarma saatleri belirledik. Diğer türlü görüntü ve çevre kirliliğini önleyemeyiz. Vatandaşlarımızın sosyal aktivitelerin ardından, çöplerini yere bırakıp gitmemesi de çok önemli” şeklinde konuştu.
Kirletmemeyi öğrenmek zorundayızErcan Yıldırım, “Kirletmemek her yurttaşın görevi. Geleceğimiz, çocuklarımız ve doğamız için bunu yapmak zorundayız. Çöp, dünyada da ülkemizde de ciddi bir sorun. Biz çöpü temizlemek ile başa çıkamayız. Kirletmemek gerek kirletmemeyi öğrenmek zorundayız. Temiz bir kentte yaşamak istiyorsak, bunu ancak hep birlikte başarabiliriz. İzmir'imizin sokaklarını, caddelerini, meydanlarını evimiz olarak kabul ediyoruz. Evimize gösterdiğimiz hassasiyeti lütfen sokaklarımıza, caddelerimize, meydanlarımıza da gösterelim” dedi.