Fiziki muayenede 'kansersiniz' denilip ameliyat edildi! Dünyası karardı

İzmir'de, bebek sahibi olmayı isteyen ve rutin kontrol için kadın hastalıkları ve doğum uzmanına başvuran Ayla Şahinel, fiziki muayene ve ultrason sonucu kanser teşhisi aldığını ve iki yumurtalığının habersizce alındığını iddia etti. Şahinel, "Bebek sahibi olma amacım vardı ve fiziki muayene ile kanser olduğum söylendi. Ertesi gün ameliyat oldum. Yumurtalıklarımın alındığını başka bir doktordan öğrendim, bana hiçbir bilgi verilmedi. Psikolojim bozuldu, intihara bile kalkıştım, hastanelerde yattım. Adalet istiyorum" dedi

Haber Giriş Tarihi: 25.12.2024 12:31
Haber Güncellenme Tarihi: 25.12.2024 12:31

Karşıyaka'da emlakçılık yapan 52 yaşındaki Ayla Şahinel, 5 yıl önce ikinci evliliğini yaptı ve eşiyle birlikte bir çocuk sahibi olmayı arzuladı. İlk evliliğinden iki çocuğu bulunan Şahinel, Buca'daki özel bir tıp merkezinden kontrol amaçlı randevu aldı. Burada Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı M.İ.'ye muayene olduktan sonra, doktorun bazı şüphelerde bulunduğunu belirterek ultrason çekildi.

İddialara göre, Ayla Şahinel'e doktoru fiziki muayene ve ultrason sonuçlarına dayanarak rahim kanseri olduğunu söyledi. Bebek sahibi olmak için rutin kontrol yaptırmak isteyen Şahinel, bu açıklama karşısında büyük bir yıkım yaşadı. Ameliyat olması gerektiği belirtilen Şahinel’e, ertesi gün için hemen bir randevu verildi.

5 yıl önce 47 yaşında olan Ayla Şahinel, iddialara göre, fiziki muayene sonucu kanser teşhisi aldıktan sonra ameliyat masasına yattı. 3,5 saat süren operasyon sonucunda, rahminin bir kısmı ve iki yumurtalığı, habersiz bir şekilde alındı.

Ameliyatın ardından zor günler geçiren Ayla Şahinel, bir süre sonra başka bir doktordan yumurtalıklarının alındığını öğrendiğinde şoka girdi. Konuyu yargıya taşıyan Şahinel, yumurtalıklarının habersizce alındığını ve biyopsi sonucu olmadan kanser olduğu söylendiğini ileri sürdü.

"Bebek sahibi olmak isterken, dünyamı kararttılar"

Ayla Şahinel, “Aslında hiçbir şikayetim yoktu. O dönemde eşimle birlikte bebek yapmayı planlıyorduk. 17 yıllık arkadaşım, bu doktorun sekreteriydi ve beni o götürdü. 15 dakika içinde, fiziki muayene ve ultrasonla ‘rahim kanserisiniz’ denildi. O an basiretim bağlandı, yani kanser korkusuyla hemen ameliyata ikna ettiler. Ertesi gün, yetkisiz bir ameliyathanede, yoğun bakım olmayan, canlandırma odası bile bulunmayan bir tıp merkezinde, içimdeki sağlıklı organları alıp beni kesip biçtiler ve sonrasında bana hiçbir şey söylemediler. İki yıl sonra başka bir doktorun kontrolüyle yumurtalıklarımın alındığını öğrendim. 3,5 saat boyunca bir polikliniğin ameliyathanesinde resmen kesilip biçildim. Bebek sahibi olmak isterken, dünyamı kararttılar. Yoğun kanamayla gelen bir hasta olarak gösterilmişim, halbuki ben sağlıklı bir şekilde gitmiştim. SGK'ya ayakta tedavi görüyormuşum gibi gösterilmişim, sistemde bile bu ameliyatım gözükmüyor. ‘Bunu neden yaptınız? 5 bin lira ameliyat parası için neden sağlıklı organlarımı aldınız?’ dediğimde ise, ‘Başka bir yere gitseydin’ şeklinde bir cevap aldım. Hem adli hem idari başvurularımız sonucu Sağlık Bakanlığı tarafından inceleme başlatıldı ve soruşturma izni verildi. Tıp merkezi itiraz etti, ancak itirazları reddedildi” dedi.

"İntihara kalkıştım, hayatımı kaybediyordum"

“Adalet istiyorum” diyen Şahinel, konunun artık yargıda olduğunu ifade ederek, şu ifadelere yer verdi: “Ciddi anlamda mağdur edildim. Yaşam kalitem düştü; yani benim vücudumdan izinsiz organlarım alınıyor. Neden alınıyor? Neye dayanarak? Bana yumurtalıklarımın alınacağı kesinlikle söylenmedi, rahim alınacaktı sadece; onu da tam almamışlar zaten. Adli tıpa sevk edildim ve orada her şey ortaya çıktı. Doktora defalarca ulaşmaya çalıştım, ulaşamadım. 'Bana yaş ve görünüm' nedeniyle yumurtalıklarımın alındığını söyledi. O zamanlar 47 yaşındaydım ve benim; bebek şansımı, tüm bebek şansımı, hamile kalma şansımı sonlandırdı, üreme organlarımı yok etti. Benim yumurtalıklarımı ne yaptınız ve neden aldınız? Cezalarını çekmelerini istiyorum; çünkü şuanda psikolojik tedavi görüyorum. Bununla ilgili ciddi sıkıntılar yaşadım; intihara kalkıştım, hayatımı kaybediyordum, yoğun bakımlarda yattım. Bunu hazmedemiyorum.”