SEMİ TEKTAŞ
İzmir’de 30 Ekim 2020 yılında 117 yurttaşın hayatını kaybettiği deprem nedeniyle bir dizi anma programı gerçekleştirildi. İzmir Valiliği tarafından İzmir İktisat Kongresi’nde anma ve depreme yönelik fotoğraf sergisi açılışı gerçekleştirildi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi ise ayrı bir anma programı düzenledi. Depremin meydana geldiği saat olan 14.51’de Deprem Anıtı’na siren sesi ile çiçek konuldu. Ardından hayatını kaybeden yurttaşlar için dua okunurken anma töreni saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Törende İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal konuşma yaptı. Anma programına Tugay ve Önal’ın yanı sıra CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP’li ilçe belediye başkanları, siyasi partilerin ilçe başkanları, STK ve dernek temsilcileri ile depremde hayatını kaybedenlerin yakınları katılım sağladı. Törende, hayatını kaybedenler için Kur’an-ı Kerim okundu. Başkan Tugay Konuşmasında İzmir’in bir deprem master planına ihtiyacı olduğunu belirtirken bu yönde çalışmalar yapacaklarını duyurdu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Bugün bu noktada hepimiz güçsüzleşiyoruz, yüreğimiz hüzünle doluyor. 4 yıl öncesine dönüp bugün yaşamış gibi her şeyi hatırlıyoruz. Unutmak istediğimiz bir acı yaşadık, çok sevdiğimiz masum küçük çocukları, büyüklerimizi kaybettik acı şekilde. Biz İzmir’in deprem bölgesi olduğunu biliyoruz, birçok deprem yaşadık, bazılarında günlerce dışarıda yattık. Bu zaman diliminde böyle yıkım olduğu en üzücü depremi 4 yıl önce bu saatlerde yaşadık. Üzüntü tarif edilemez yaşanır, en çok yakınlarını kaybeden insanların dinmeyen acısı var. Bazı şeyleri konuşmak için doğru yerde, doğru zamandayız. İzmir ve ülkemizin büyük kısmı deprem riskli alan. Hocalar anlatıyor, Kuzey Afrika Ana karası kayıyor, Arap yarımadası Güney Anadolu’ya doğru kayıyor ve basınç yaratıyor, bu da fay hatlarında kırılmalara neden oluyor. Bu bir bilimsel gerçek. Bu yeryüzü hareketi yüzünden depremler oluyor. Bu yeryüzünün yapısından dolayı, bölgemizin yapısından dolayı depremler kaçınılmaz. Bu ilahi bir durum değil tamamen yeryüzün doğasından kaynaklanıyor. Bu kader de değil bazılarının söylediği gibi. En ürkücü olan şey, 4 yıl önce depremi yaşadığınız günü, bir önceki akşamı düşünün, böyle bir deprem düşünebilir miydik” diye sordu.
30 Ekim depreminde yaşadıklarını anlatan Tugay, “Ben Karşıyaka Belediye Başkanı olarak belediye binasındaydım. Sallanma başladı, ağırlaşınca eyvah dedim. Deprem devam ederken ayağa kalktığımı, görebildiğim binalara baktığımı hatırlıyorum. Deprem durdu ve karanlık saatler başladı. Hazır değilmişiz depreme, yıkılan, ağır hasar alan binalarımız, içine giremediğimiz binalarımız, eşyalarımızı, fotoğraflarımızı alamadığımız binalarımız bize büyük acılar yaşattı. 117 insanımızı kaybettik, bunun telafisi yok. Bunları yaşadıktan sonra biz Karşıyaka’da defalarca çalıştaylar yaptık. Adeta konuşmadığımız kimse kalmadı. Büyükşehir Belediyesi de pek çok çalışmayı başlattı” ifadelerini kullandı.
PROBLEMİ ORTAYA KOYUYORUZ AMA KAYNAK YARATAMIYORUZ1999 öncesi inşa edilen binalara dikkat çeken Tugay, “Deprem yönetmeliğinden önce yapılan yapılarda bugünkü standartlardan uzak bir yönetmelik vardı. O yönetmeliğe göre ruhsatlandırma, denetleme yapılıyordu. Ağır hasar alan ve yıkılan binalar o standartlara göre yapılmış. Binanın temeliyle betonarme yapısıyla, taşıyıcı yapısıyla istenilen dayanıklılıkta olmadığı için yıkılıyor. Burada hatanın kimde olduğunu tartışmamız lazım. Bugün için; bina envanteri çalışması sonucunda dayanıksız olduğu belirlenen yapılarla ilgili samimi olarak karar almamız lazım. 95 bin civarında bina Bayraklı ve Bornova’da incelendi, raporlar hazırlanıyor, orada bazı yapıların dayanıksız olduğu bulunacak bunları konuşmalıyız. Bunlar İzmir’in yerel yöneticileri olarak bizlerin ve Bakanlığın da Görevi. Problemin ne olduğunu tanımladığınız ama kaynak yaratamadığınız durumlar yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
MASTER PLAN İÇİN ÇALIŞMAYA BAŞLADIK
Tugay şu açıklamalarda bulundu:
Herhangi bir binaya emsal artışı vermek zorunda kalmadan hasar görmüş alanı afet bölgesi mi ilan edersiniz, ücretsiz ya da ödenebilir şartlar da kredi kaynakları mı sağlarsınız, ne yaparsanız yapacaksınız, biz de yapacağız. Burada samimi olacağız, acele edeceğiz. Biz İzBB olarak ne yapacağımızı bilen arkadaşlarımızla birlikte yol yürüyoruz, hızlandırmak istiyoruz, içinde bulunduğumuz şartlarda yapabildiğimiz kadar yapıyoruz. Üzerinde yaşadığımız toprağın depremde sorun yaratıp yaratmayacağını hesapladığımız mikro bölgeleme çalışmasını yaparak tüm İzmir’in haritasını çıkartacağız. Riskli zeminlerdeki yapıların 6,5 şiddetindeki bir depremde yıkılabilecek yapıların bir an önce yeniden yapılması hiç olmazsa güçlendirmesi için çalışmalıyız. Kolon ve kirişleri sararak binaların yıkılmasına engel olabiliyorsunuz, insanlar can kaybı yaşamadan kurtulabiliyor. Bir deprem durumunda ulaşımı, altyapısı, şehir bütün sosyal donatı alanlarını gözden geçirdiğimiz bir acil afet eylem planı dediğimiz bir master plana ihtiyacımız odluğunu biliyoruz, çalışmaya başladık, kısa sürede bitireceğiz. Bunları yaparken bir taraftan da vatandaşlarımıza bilinçli olmayı öğretmeliyiz. İnşaatlarımızı daha sıkı denetim altında tutmayı başarmak zorundayız. Tüm bunlar İzmir’de olacak, bu çalışmalar bitmeden umuyorum herhangi bir sorun yaşamayacağız.
DEPREM GERÇEĞİ İLE YÜZLEŞMELİYİZ
Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, " Burada tam 4 yıl önce 117 canımızı yitirdik. Daha öncesinde onlarca deprem yaşayıp ders aldığımız ve hazırlıklı olacağımız söylendi. Ancak hiçbiri bugüne kadar gerçekleşmedi. 4 yıl önce yaşadığımız depremin akabinde 6 Şubat depreminde on binlerce canımızı yitirdik. Biz sadece 117 canımızı yitirmedik. Hayalleri olan insanlarımızı yitirdik. Maalesef kusuru insanda olan hatalı yapılar yüzünden geride kalanlar olarak acımızı yaşıyoruz. Hazırlıklı olmalıyız ancak bir yandan depreme dayanıksız bu kadar konut varken, imar barışı ve imar aflarıyla yeni kaçakların önüne geçmedikçe ve yasallaştırdıkça bunlar çözülemeyecek. Bu depremselliğin önüne geçecek yapılar istiyorsak imar artışlarının ya da siyasi hesaplarla onarıcı uygulamaya geçit vermemeliyiz. Bizler bunları eleştirirken ne tür acılara sebebiyet verdiğini görüyoruz. Benzer çalışmaların yapıldığını duyuyoruz. Bayraklı'da attığımız adımların en başında kentsel dönüşüm var. Bunların sadece belediye eliyle yapılmayacağını biliyoruz. Bayraklı'da dönüşen binalar büyükşehir desteğiyle parsel ve ada bazında artışlarla oldu. Kamu eliyle desteklenmeyen yapıların dönüşmesi mümkün değil. Büyükşehir'in yapmış olduğu binlerce sondaj çalışmasıyla deprem durumunda neler yapılabileceğini bizlere sundular. Biz irademizi ortaya koyuyoruz. Yeni alanlarda inşaatların dayanıklı olması için elimizden geleni yapıyoruz. Afetle mücadele ve afete hazır bir belediye olma noktasında tüm çabamızla sahadayız. Deprem gerçeği hiçbir zaman kurtulamayacağımız bir gerçek. Depremler yıkıcıdır ancak öldürücü olması kusurlar silsilesinin bir eseri. Deprem gerçeği ile yüzleşmeliyiz. Bu düşüncelerle Bayrkalı Belediyesi olarak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Tugay'a teşekkür ediyoruz. Başladığı günden bu yana Bayraklı'da dönüşmesi gereken alanlarla ilgili dayanışma gösterdi. Biz de üzerime düşeni elimizden geldiğince sürdüreceğiz. Bu acıların bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum" dedi.