SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Ekonomik krizin etkileri günden güne daha da derinleşirken, kamu emekçileri ve emeklileri, gözlerini 2024-2025 toplu iş sözleşmesine çevirmiş durumda.
Gidişata dair tepkiler sürerken, İzmir’de bir eylem gerçekleştiren Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şubesi, Tüm Bel-Sen İzmir 2 No'lu Şubesi ve Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi de ses yükselten sivil toplum kuruluşları arasında yer aldı.
SENDİKA YASASI İSTİYORUZEylemde ilk olarak konuşan Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şube Başkanı Mustafa Güven, şunları kaydetti: “Altı TİS sürecidir kamu emekçileri ve emeklileri bu sözleşmelerden kayıplarla yoksullaşarak çıkıyor. Artık gerçekten emekçilerin taleplerinin masada görüşülebileceği bir sendika yasası istiyoruz. En düşük memur maaşı 22 bin lira deniliyor ancak mayıs ayında 22 bin lira bin 200 dolardı. Temmuz ayında 22 bin lira 800 dolara düştü. Yani talep edildiğinden itibaren 400 dolar düştü. Zam gelmeden elimizden alındı zaten. Dolayısıyla 22 bin lira daha gelmeden anlamsızlığa düştük. Bugünkü rakamlara baktığımızda yoksulluk sınırı 40 bin lirayı aşmış durumda. Bizim talebimiz 45 bin liradır. 45 bin lira altında bir rakamla kamu emekçisi yoksulluğa sefalete mahkûm edilmiş olur.”
BU SİSTEMİN DEĞİŞMESİNİ İSTİYORUZ
Tüm Bel-Sen İzmir 2 No'lu Şube Başkanı Fatma Kılınç da “Öncelikle iki yılda bir toplu pazarlık olarak adlandırılan bu sistemin değişmesini istiyoruz. Gerçek anlamda Uluslar arası normlara ILO sözleşmesine uygun olarak grevli toplu sözleşme hakkının gerçekleşmesini istiyoruz. Hem ekonomik hem sosyal haklarımız çok eksik. İnsanca yaşanacak bir ücret olmazsa olmazımızdır” ifadelerini kullandı.
ÜLKE GERÇEKLERİ ORTADA, GEÇİNEMİYORUZ
Sağlık Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi ve Mali Sekreteri Hüseyin Çoban ise “Ülke gerçekleri ortada, geçinemiyoruz. 2000 yılından beri ücretlerimizde erime söz konusu. Zam yaptıklarını söylüyorlar ancak ben zam istemiyorum. 2000 yılında kaç kilo bulgur, ekmek, pirinç, yağ alabiliyorsam onları alabilmek istiyorum. Bu ülkede hiç kimsenin ayçiçek yağı kadar değeri yok. Pazara girmeye dahi korkar olduk. Sezonunda dahi gidemiyoruz. Bizim asıl istediğimiz şey emeğimizin karşılığını alabilmek ve değer görebilmek. Geçinebilmek istiyoruz” isyanında bulundu.
NORMAL STANDARTLARIN ÇOK ALTINDA
SES İzmir Şube Eşbaşkanı Nursel Yücesoy da kamu emekçileri ve sağlık emekçilerinin taleplerini sıralayarak, “Bir an önce koşullarımızın düzeltilmesi, sağlık emekçilerinin daha güvenli ortamlarda güvenceli istihdamla çalıştırılmasını istiyoruz. Normal standartların çok altında sayılarda sağlık emekçisi hizmet üretiyor. Sağlık emekçisi sayısı hastaların sayısının çok çok altında. Bunların bir an önce düzeltilmesi gerekiyor” çağrısını dile getirdi.