KEMAL ÖZKURT TÜM BEL-SEN İzmir 1 No’lu Şube Yürütme Kurulu, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile gerçekleştirilen toplu iş sözleşmesi sürecinde yaşanan gelişmelere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Sendika, belediye yönetiminin çalışanların kazanılmış haklarını hedef aldığını ve sendikal mücadeleyi kriminalize ettiğini belirterek, antidemokratik uygulamalara derhal son verilmesini istedi. Cemil Tugay’ın talimatıyla çalışanlar hakkında "kara liste" hazırlandığını belirten sendika, son olarak 4 emekçiden savunma istendiğini vurgulayarak, “Bu hukuksuz soruşturmalar derhal sonlandırılmalı” çağrısında bulundu.
KARA LİSTEYE ALINDIKSürecin başında Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve İzBB idaresinin, Uluslararası sözleşmelere ve AİHM kararlarına aykırı bir şekilde tavan tutarı dayatıldığı emekçilerin fiili-meşru mücadele temelinde elde ettiği kazanımları yok sayıldığı belirtilen açıklamada, “Emekçilerin buna karşı çıkması üzerine, bizzat İzBB İdaresi tarafından emekçiler yasadışı bir talepte bulunuyormuş algısı yaratılarak sosyal medya ve basının önüne atılmış, yoksulluğun ve ülkedeki-belediyedeki mali krizin sorumlusu emekçilermiş gibi İzmir halkıyla karşı karşıya getirilmek istenmiştir. Yetmemiş, emekçilerin maaşlarında Bayram öncesi kesinti uygulanmış, sonrasında ise başkanlık makamı tarafından önce meclisten yetki istenmiş, ardından da CHP genel merkezi adres gösterilerek, diyalogdan ve çözümden uzak bir tutum sergilenmiştir. Belediye emekçilerinin haklı ve meşru eylemleri yasa dışı ve haksız talepler olarak ilan edilerek, defalarca kez belediye emekçileri tehdit edilmiştir. Sayın Cemil Tugay’ın talimatıyla İzBB İdaresi, kendi emekçilerine karşı polisiye tedbirlerden, belediye içinde eylemlere katılanların isimlerini toplayıp adeta “kara liste” düzenlemeye kadar varan uygulamalarıyla emekçilerin hak arama eylemine karşı maalesef anti-demokratik ve hukuksuz bir tutum sergilemiştir. Toplu sözleşme süreci, İzBB İdaresinin demokratik sendikal hak ve özgürlüklerle, grevli-özgür toplu sözleşme hukukunu yok sayan yaklaşımı ve eylemleriyle kriminalize edilmiştir” denildi.
HUKUKSUZCA YARGILANDIKAçıklamanın devamında, bu dönemde aralarında başka sendika üyesi kamu emekçilerinin de yer aldığı 20’ye yakın kamu emekçisi hakkında soruşturmalar başlatıldığı ve süreç içerisinde 6’sı sendika üyesi olmak üzere 7 kamu emekçisi ifadeleri dahi alınmadan doğrudan Başkanlık Oluru ile hukuksuz biçimde açığa alındığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi;
“Bu süreçte yapılan görüşmelerde; bu tutumun toplu sözleşme görüşmelerinden bağımsız olarak sendikal hak ve özgürlükler kapsamında kabul edilemez ve anayasal hakları engelleme girişimi olduğunu defaatle ifade ettik. Görüşmelerde; açılan soruşturmaların haksız olduğu ve geri çekileceği hususu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Levent Yıldır ve başkanlık makamı tarafından hem sendikamıza hem de emek demokrasi güçlerine ifade edilmiş olmasına rağmen verilen sözler ise tutulmamıştır. Buradan şunu sormak isteriz; “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Cemil Tugay’ın verdiği sözün bir hükmü yok mudur?” Toplu sözleşmenin imzalanmasından ve İzmir Enternasyonal Fuarı’nın tamamlanmasının ardından istenen yazılı ifadeler ve doğrudan Sayın Cemil Tugay tarafından mecliste yapılan “soruşturmalar sürüyor, ceza alabilirler” açıklamaları ile süren tehditler hayat bulmuş ve ikisi başka sendika üyesi olmak üzere 1’i sendika yürütme kurulu üyemiz, 1’i ise iş yeri temsilcimiz olmak üzere şu ana kadar dört arkadaşımız hakkında disiplin cezası teklif edilerek, karar verilmesi amacıyla yazılı savunma istenmiştir.”
CHP’li bir belediye tarafından emekçilere yönelen bu türden antidemokratik uygulamalar kabul etmediklerini belirten sendika temsilcileri Cemil Tugay’a çağrıda bulunarak “Emekçilerin haklı ve meşru eylem ve talepleri, sendikal özgürlükler kapsamında anayasal haktır. Gelin bu antidemokratik tutum ve uygulamalarınızdan vazgeçin! Soruşturmaları derhal kaldırın. Bir çağrımız da İzBB’de çalışan emekçi arkadaşlarımız ile emek ve demokrasi güçlerine; Bu süreçte İzBB İdaresinin alacağı tutum, bugünden sonra İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki herhangi bir sendikal ve demokratik hak arama mücadelesine İdarenin nasıl yaklaşacağını gösterecektir. İşçi – kamu emekçisi fark etmeksizin iş kolumuzda örgütlü sendikalar başta olmak üzere emekten yana tüm güçler, bu antidemokratik uygulamalara karşı birlik ve dayanışma içinde olmalı, hep beraber mücadele etmelidir. TÜM BEL-SEN olarak kimden gelirse gelsin emekçilerin hak arama mücadelelerine yönelik her türlü baskı ve yıldırma girişimine karşı demokratik ve hukuki haklarımızı sonuna kadar kullanacağız