KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER / İzmir’de birçok vatandaşın karşılaştığı fakat genellikle gündemde yer bulmayan sorunlardan biri, şehir merkezindeki camilerin kapasitesinin yetersiz kalması. Özellikle Cuma namazlarında artan yoğunluk nedeniyle pek çok vatandaş ve esnaf, ibadetlerini camilerin etrafındaki sokaklarda gerçekleştirmek zorunda kalıyor. Sokak aralarında namaz kılmak, yaz aylarında geçici bir çözüm sunarken, kış aylarının yaklaşması ve yağışlı havaların başlamasıyla bu durum vatandaşlar için ciddi bir zorluk haline geliyor. Konak, Alsancak, Basmane, Kemeraltı gibi yoğunluğun çok olduğu İzmir’in merkez bölgelerinde onlarca vatandaş ve esnaf ibadetlerini camilerin dışında veya dükkanlarının önünde sokak aralarında gerçekleştirmek zorunda kalıyor. Namaz vakitlerinde iş yerlerine yakın cami bulamadıklarını belirten esnaflar, toplu halde iş yerlerinin önünde namaz kılmak zorunda kaldıklarını ifade etti.
SADECE 70 CAMİ VAR
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın verilerine göre İzmir genelinde toplam bin 926 cami bulunuyor ve İzmir, Türkiye genelinde en çok camiye sahip iller arasında 11. sırada yer alıyor. Ancak bu camilerden yalnızca yaklaşık 70 tanesi Konak, Alsancak, Basmane ve Kemeraltı gibi merkezi bölgelerde yer almakta. Bu bölgelerde yer alan Dolaplıkuyu Camii, Sipahipazarı Camii ve Evliya Zade Camii gibi bazı camiler, eski tarihlere dayanan küçük kapasitelere sahip. Şehir merkezi gibi kalabalık bölgelerde bu camilerin kapasitesi, artan talebi karşılamaktan oldukça uzak kalıyor.
MERKEZDE KİLİSELER DE YOĞUNLUKTA
İzmir’de, tarihi ve kültürel çeşitliliğin bir yansıması olarak, farklı dini toplulukların önemli ibadet yerleri de bulunuyor. Özellikle Hristiyan cemaatinin yoğun olduğu merkezi bölgede 11 adet kilise mevcut. Sinagoglar ise büyük oranda Kemeraltı bölgesinde yoğunlaşmış durumda. Bu bölgede 9 sinagog aktif olarak kullanılıyor, bunlar arasında Etz Hayim ve Bet Hillel gibi önemli yapılar bulunuyor. Ayrıca, İzmir’de 5 adet aktif Yahudi havrası da mevcut.
ULU CAMİİ KADERİNE TERK EDİLDİ
İzmir’in Konak ilçesi Mersinli bölgesinde Nevvar Salih İşgören Vakfı tarafından yapımına 2017 yılında başlanan Ulu Cami bir türlü tamamlanamadı. 43 metre kubbe genişliğinin yanı sıra 92 metre uzunluğunda 4 minareye sahip, Osmanlı ve modern mimari izlerini taşıyan 15 bin kişilik kapasitesiyle Ege Bölgesi’nin en büyük ibadethanesi olması planlanan Ulu Cami’nin 2022 yılında ibadete açılması bekleniyordu ancak cami yarım kaldı. Caminin aynı zamanda bir yaşam alanı olarak tasarlanması, içerisinde sosyal donatı alanları, konferans salonları, kütüphaneler, etüt merkezleri gibi birçok bölümün olması planlanıyordu. İnşaatın yarım kalmasını eleştiren bölge esnafı, mağduriyetlerinin giderilmesini bekliyor.
20 MİLYON TL’LİK MÜFTÜLÜK BİNASI
İzmir Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı (YİKOB), İzmir İl Müftülüğü için kentin en yoğun bölgelerinden Çankaya’da 10 katlı lüks bir bina inşa etti. Toplamda 20 milyon 770 bin TL harcanarak hayata geçirilen bina, yaklaşık 3,5 yıl süren çalışmalar sonucunda tamamlandı. Çarpıcı mimarisi ve ihtişamlı yapısıyla dikkat çeken binanın konumu, birçok İzmirli tarafından eleştirildi. İzmir’in merkezinde büyük bir cami eksikliği varken, şehrin en işlek alanında bu denli lüks bir müftülük binası yapılması, tartışmalara yol açtı. Yeni bina, hem mimari özellikleri hem de bulunduğu konum itibarıyla şehirdeki sosyal yapıya uyum sağlamadığı gerekçesiyle tepki toplarken, İzmirli vatandaşlar bu kaynağın cami yapımına ya da mevcut dini tesislerin iyileştirilmesine ayrılabileceğini belirtti.