Yerli olmayan ‘Yerli Malı Haftası’

Yerli Malı Haftası’nda gıda güvenliği ve millilik konusuna değinen CHP İzmir Milletvekili Ümit Özlale, “Yerli Malı Haftası’nı, yemi bile ithal eden ülke nasıl kutlayabiliyor buna şaşırıyorum” dedi

Haber Giriş Tarihi: 14.12.2024 09:51
Haber Güncellenme Tarihi: 14.12.2024 09:51

Ülkemizde her yıl 12-18 Aralık tarihleri arasında kutlanan Yerli Malı Haftası, çocuklara yerli üretimin önemini anlatmak ve milli-manevi değerleri aşılamak amacıyla düzenlenirken, bu yıl da okullarda çeşitli etkinliklerle gündeme geliyor. Ancak Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal tablo, bu anlamlı haftanın yalnızca kutlama boyutunda kalmasını zorlaştırıyor. Tarımdan eğitime, gıda güvenliğinden toplumsal eşitliğe kadar pek çok temel sorun, Yerli Malı Haftası’nın çağrıştırdığı değerlere gölge düşürüyor. Tarım ve eğitim alanında gıda güvenliği sorununa değinen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Ümit Özlale, “Yerli Malı Haftası’nı, yemi bile ithal eden ülke nasıl kutlayabiliyor buna şaşırıyorum. Tarımda dışa bağımlılık Yerli Malı Haftası’nı anlamsızlaştırıyor. Halkımızın, gıda güveliği tehdidi ile karşı karşıya olduğunu düşünüyorum. Tarım ve Orman Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı da maalesef bu işi hakkıyla yapmıyor” dedi.

YERLİ VE MİLLİ KAVRAMININ İÇİ BOŞALTILDI

AK Parti’nin üzerinde durduğu kavramlardan birinin yerlilik ve millilik olduğunu vurgulayan Özlale, “Ancak bugün baktığımızda çocukluğumuzda kutladığımız Yerli Malı Haftası’nı doya doya kutlayamıyoruz. Çünkü kendi kendimize yetebilen bir ülkeyken, şu anda tarımda dışa bağlıyız. Hayvan yemini bile dışardan ithal eder bir pozisyondayız. Bu nedenle birincisi Yerli Malı Haftası’nı, yemi bile ithal eden ülke nasıl kutlayabiliyor buna şaşırıyorum. Tarımda dışa bağımlılık Yerli Malı Haftası’nı anlamsızlaştırıyor. İkincisi ise millilik kavramı. Türkiye’deki şirketler hiç bu kadar yurt dışındaki şirketlerin spekülasyonuna açık olmamıştı. Bu nedenle ben yerli ve milli kavramının bu dönemde çok boşaltıldığını düşünüyorum. Yerli Malı Haftası kutlansa dahi bunun gerçeklikten uzaklaştığını düşünüyorum” diye aktardı.

BAKANLIK ‘OKULDA YEMEK’ PROJESİNİ ISRARLA MÜFREDATA KOYMUYOR

Birçok ailenin evindeki gıdayı bile temin edemediğini belirten Özlale, “Siyasette en hevesle ürettiğim ve savunduğum proje, okulda yemek projesiydi. Okulda yemek projesinde de bizler yoksulluk çeken aileler başta olmak üzere hem ailelere bir katkıda bulunmak hem de çocuğun en çok sağlıklı beslenmeye ihtiyacı olduğu dönemde beslenmesini sağlamak için okulda yemek projesini önermiştik. Sadece ben değil, bu projeyi öneren birçok akademisyen ve siyasetçi olmuştu. Fakat Millî Eğitim Bakanlığı ısrarla bu projeyi müfredata koymuyor. Oysa bugün enflasyonun en temel sebeplerinden bir tanesi gıda enflasyonu ve bu gıda enflasyonundan en olumsuz etkilenenler de çocuklar ve emekliler. Biz çocukların gıda güvenliğini, beslenmesini sağlayamazsak anayasamızın 3’üncü maddesinde belirtilen sosyal devlet ilkesinden iyice uzaklaşmış oluruz. Bu nedenle hem yoksullukla mücadele için hem fırsat eşitliği için hem de sosyal bir devlet olmanın hakkını verebilmek için bizim okulda yemek projesini dilimizden hiç düşürmemiz ve AK Parti’ye bu konuda baskı yapmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

GIDA GÜVENLİĞİNİN AYAKLAR ALTINA ALINDIĞINI GÖRÜYORUZ

Okul kantinlerinde satılan yiyeceklerin yeterli denetimden geçmediğini aktaran Özlale, bu durumun gıda güvenliğini tehdit ettiğini belirtti. Özlale, “Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hileli bal ve hileli ürün listesine baktığımız zaman zaten gıda güvenliğinin ne kadar ayaklar altına alındığını görüyoruz. Bu nedenle çocuklarımız başta olmak üzere bütün halkımızın, gıda güveliği ve tehdidi ile karşı karşıya olduğunu düşünüyorum. Gerekli denetleme ve düzenleme yok.  Bunu yapması gereken Tarım ve Orman Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı da maalesef bu işi hakkıyla yapmıyor. Bu nedenle sadece çocuklarımız değil, bizler de dışarda yediğimiz yemeğin kalitesinden, gıda güvenliğine uygun olup olmadığından hiçbir zaman emin olamıyoruz” dedi.

TASARRUF YUKARDAN BAŞLAMALI

Yerli Malı Haftası’nın, Tutum Yatırım ve Yerli Malı Haftası olarak değiştirildiğine değinen Özlale, “Okullarda kutlanan Yerli Malı Haftası’nı, Tutum Yatırım ve Yerli Malı Haftası olarak çevirdiler. Ancak çocuklarımıza örnek olacaksak; önce Cumhurbaşkanı’nın tutumdan başlaması, tutumlu olmanın faydalarını ya da özelliklerini halka göstermesi gerekiyor. Cumhurbaşkanı’nın önce çocuklara tutumlu olmayı öğretmesi gerekiyor. Ancak halktan tutumluluk bekleniyor. Bu ülke ilk defa ‘itibardan tasarruf olmaz’ gibi saçma bir cümleyle, yoksulluğun dibe vurduğu bir dönemle karşılaştı. Tasarruf önce yukardan başlamalı” sözlerine yer verdi.