Zülal Totan: Orman yangınları siyasi malzeme olmaması gerekir

İzmir’deki orman yangınlarıyla ilgili olarak, orman teşkilatı üzerinden siyaset yapılmasına tepki gösteren Zülal Totan, yangınların siyaset malzemesi haline getirilmemesi gerektiğini vurguladı

Haber Giriş Tarihi: 21.08.2024 08:50
Haber Güncellenme Tarihi: 21.08.2024 08:50

KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER/ İzmir’in Karşıyaka, Urla ve Menderes ilçelerinde başlayan ormanlık ve makilik alan yangınları, rüzgarın etkisiyle hızla yayılarak büyük bir felakete dönüştü. İzmir’in farklı bölgelerinde çıkan yangınlara hızlı müdahaleler yapılmasına rağmen, geriye 4 bin hektarın üzerinde kül olmuş orman alanları kaldı. Yangınlar sonrasında ise en çok tartışılan konu, yangına yeterli müdahalenin yapılıp yapılmadığı oldu. Siyasi çevreler birbirini suçlarken, yangının ilk anından itibaren canla başla çalışan orman teşkilatı ekipleri bu tartışmaların gölgesinde kaldı. Orman Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Zülal Totan, yangınlara müdahaleyi bir vatan mücadelesi olarak gördüklerini vurgulayarak, teşkilat üyelerinin özverili çalışmalarının siyaset malzemesi haline getirilmemesi gerektiğini belirtti. Totan, “Ateş savaşçıları gecesini gündüze katıp, bir fidanı, bir canlıyı nasıl kurtarabilirim diye mücadele ediyor. Orman yangınları siyasete alet edilecek, prim yapılacak yerler değil” diyerek, eleştirilerde bulunan siyasilere sitemde bulundu.

BİZ VATAN MÜCADELESİ VERİYORUZ

Orman teşkilatının yangınların başladığı ilk andan itibaren büyük bir özveriyle çalıştığını buna karşılık olarak medyada teşkilat üzerinden yapılan siyaseti üzüntüyle karşıladıklarını söyleyen Totan, “Siyasi kimlikleri gereği yangınlar üzerinden herkes bir şekilde reklamını yapmaya çalışıyor. Orman teşkilatının bu çalışmalar sırasına bazen açıklama yapmaya bile fırsatı olmuyor. Biz işçisiyle, mühendisiyle, genel müdürüyle ve bakanıyla sürekli sahada hazır bulunduk. Ateş savaşçıları gecesini gündüze katıp orada bir fidanı, bir canlıyı nasıl kurtarabilirim diye mücadele ediyor. Bizim yeteri kadar hava kuvvetimiz var ve hepsi yangın başladığı andan itibaren aralık vermeden müdahale etti. ‘Hava kuvveti gelmedi, buraları söndürmedi veya yeterli değil’ gibi şeyler söz konusu değil. Biz bu kadar mücadele ederken, siyasilerin veya diğer insanların yaptığı eleştiriler sahada mücadele eden tüm orman teşkilatımızı derinden üzüyor. Bu tür söylemlerle ekiplerimizi demoralize etmemek gerekiyor. Çünkü biz vatan mücadelesi veriyoruz. Orman yangınları siyasete alet edilecek, pirim yapılacak yerler değil. Bu şekilde özveriyle çalışan bir teşkilatın üzerinden kimse siyaset yapmasın” diye konuştu.

YAMANLAR YANGININI KISA SÜREDE SÖNDÜRDÜK

Orman teşkilatının bakanlığa bağlı olduğunu hatırlatarak yangın esnasında belli bir akış içerisinde ilerlediğini ve bunun kimsenin bir şeyler istemesi üzerine değişmeyeceğini dile getiren Totan, “Bakanlık bünyesinde bulunan insansız hava araçlarımız var. Bu araçlar yangın riski taşıyan bölgelerin üzerinde sürekli uçuyor, anlık ısı değişikliklerini orman genel müdürlüğüne haber veriyor. Dünyada bu kadar teknik çalışan başka bir teşkilat yok. O yüzden uçak istedik gelmedi, yetersiz geldi gibi söylemler kabul edilemez. Yamanlar yangını basite alınacak bir yangın değildi. 60 -70 kilometre hızla esen bir rüzgar, 40 derecenin üstünde bir sıcaklık ve çok düşük bir nispi nem vardı. Bu şartlar altında Yamanlar yangını başka bir ülkede çıksa şehrin yarısı kül olmuştu. Yamanlar yangınını kısa sürede söndürdük. Burada ormanın derinliklerine kadar giderek en etkin mücadeleyi verenler orman teşkilatıdır” dedi.

TUGAY, ORMAN TEŞKİLATI İLE BİRLİKTE HAREKET ETMELİ

Yanan orman arazilerinin gerekli analizler yapıldıktan sonra yapısına göre ağaçlandırma yapılması gerektiğini bu yüzden de kimsenin gelişigüzel ağaçlandırma yapamayacağını belirten Totan, “Cemil Tugay, bir siyasetçi olduğu için doğal olarak yangından nasıl bir kamuoyu yaratırım düşüncesiyle fidan toplama kampanyaları başlatarak vatandaşa sesleniyor. Fakat buralar orman arazisi. Buralarda gelişigüzel fidan dikeceğim, ağaçlandırma yapacağım gibi bir durum söz konusu değil. Orman arazisinin dışında özel mülkiyetler var. Hasar tespiti tam yapılmadı ama yaklaşık 700 hektarlık bir verimli orman kaybından bahsediliyor. Orman teşkilatı olarak biz vatandaşın özel arazisine ağaç dikemeyiz. Bu bölgeleri belediye ağaçlandıracaksa o kendi bileceği iş ama orman arazisinde tamamen teknik çalışmak zorundasınız. Burada kimse tek başına bir kampanya başlatamaz. Cemil Tugay’ın da bu konuda ki atacağı adımlarda orman teşkilatı ile istişare halinde olması gerekir” ifadelerine yer verdi.

FİDANLAR SONBAHARDA TOPRAKLA BULUŞACAK

Orman Genel Müdürlüğü olarak İzmir’de yanan bölgelerin yeniden yeşermesi için harekete geçtiklerini ifade eden Totan, “İlk olarak yanan ağaçları keserek bölgeden dışarıya çıkartacağız. Çıkardıktan sonra bölgede etüt projesi başlatılacak. Buralardaki toprak yapısı, sus tutma kapasitesi, ilk gün verileri gibi tüm veriler toplanarak hangi tür fidanla ağaçlandırma yapılması gerektiğine dair tespitler yapılacak. Bizim elimizde orman fidanlıklarımız var. Orman fidanlıklarında olası yangınlar öngörülerek fazlasıyla fidan yetiştiriliyor. Bu yüzden fidan eksiğimiz yok. Yanan ormanlık alanlarımızda sonbahara da fidan dikim işlemi başlamış olacak” diye belirtti. 

HER BÖLGE RİSK TAŞIYOR

İzmir’de yangın riskinin en çok olduğu bölgelerin ormanlara yakın yerleşim bölgelerinin bulunduğu alanlar olduğunu vurgulayan Totan, “Uydu fotoğraflarından da baktığınızda yerleşim yerlerinin ormanlık alanlara dayandığını görebiliyorsunuz. Burada oturan vatandaşlar yürüyüşe, piknik yapmaya ormana gidiyor. O esnada bilinçli ve bilinçsiz olarak ormana zarar verebiliyor. Ayrıca ormanlık bölgelerin içinden otoyollar geçiyor. Burada seyir halinde bir aracın içinden atılan tek bir sigara binlerce hektar ormanın yanmasına sebep olabiliyor. Kısacası insanlarla ormanın buluştuğu tüm noktalar riskli. İzmir’de de bütün ilçelerimizde ormanlar mevcut. O yüzden İzmir’in her bölgesi yangın riski taşıyor” dedi.

ORMANLAR İMARA AÇILMAYACAK         

Ormanların Anayasa ile korunduğunu hatırlatarak İzmir’de yanan bölgelerin imara açılmayacağını ve ormanlık alan olarak kalacağını belirten Totan, “Ormanlar anayasa ile korunur, asla ormanlar yandıktan sonra imara açılması söz konusu olamaz. Zaten orman teşkilatının imar planı yapmak gibi bir durumu yok. İmar planlarını yapan belediyedir. O yüzden yanan ormanlık alanların imara açılacağı söylemleri gerçeği yansıtmıyor” ifadelerini kullandı.