Stratonikeia Antik Kenti hakkında merak edilen tüm detayları sizler için derledik. Peki Stratonikeia Antik Kenti nerede ve hikayesi nedir? İşte merak edilen tüm detaylar…
Stratonikeia Antik Kenti nerede?Stratonikeia, Muğla'nın Yatağan ilçesinde yer alan bir antik yerleşimdir ve hem Karya hem de Roma dönemlerine ait kalıntılar barındırır.
Bu antik kent, sadece eski dönemlerde değil, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde de yerleşim görmüştür. Selçuklulardan kalma bir hamam ve Osmanlı dönemine ait Şaban Ağa Camisi, bu sürekliliğin göstergelerindendir.
Stratonikea, Muğla'nın Yatağan ilçesinin 6-7 kilometre batısında, Yatağan-Milas karayolunun çıkış noktasına 1 kilometre uzaklıkta bulunan Eskihisar mahallesiyle birleşmiş bir antik yerleşim yeridir.
Bazı araştırmacılar, Hitit belgelerinde adı geçen Atriya şehrinin Stratonikeia olduğunu öne sürmektedir. Atriya, Yunan kolonistlerle Anadolu yerleşimcileri arasındaki çatışmalarda stratejik bir öneme sahiptir. Hitit Büyük Kralı IV. Tuthaliya'nın döneminde, Atriya ve Utima şehirleri Hitit topraklarında bulunurken, Avarna ve Pina şehirleri Miken Yunanları tarafından yönetilen Milavata'nın (Milet) kontrolündeydi. Milavata Mektubu adlı tarihi belgede, Hitit Kralı IV. Tuthaliya'nın Utima ve Atriya'daki rehineleri Milavata'ya gönderdiği, ancak Milavata kralının Avarna ve Pina'daki rehineleri kendisine göndermediği için şikayet ettiği belirtilmiştir.
MÖ 3. yüzyılda, Büyük İskender'in komutanlarından biri olan I. Selevkos, ölümünden sonra kurulan yeni imparatorluğun hükümdarı olarak, eşi Stratonike'yi oğlu Antiokhos'a eş olarak verdi. Antiokhos, üvey annesi olan Stratonike'yi önce üvey anne olarak ardından eşi olarak kabul ederek, kente onun adını vermiştir.
Antik dönemin ünlü coğrafyacısı ve gezgini Strabon'a göre, şehir oldukça etkileyici yapılarla süslenmişti. Yapılan kazılarda bulunan sikkeler, Stratonikeia sikkelerinin kentin Rodos'tan bağımsızlığını kazandığı MÖ 167'den itibaren basılmaya başlandığını ve Gallienus (253-268) dönemine kadar bu uygulamanın devam ettiğini göstermektedir.
Kentin akropolü, güneydeki dağın zirvesindedir ve bu zirve bir surla korunmaktadır. Dağın kuzey yamaçlarında, mevcut karayolunun hemen altında yer alan bir teras üzerinde, imparator için inşa edilmiş küçük bir tapınağın kalıntıları dikkat çeker.