Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (TOGÜ) Hastanesi Nükleer Tıp Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Özge Ulaş Babacan, 2024 yılı ile beraber hastane bünyesine kazandırılan PET-BT cihazının önemini ve kullanım alanlarını aktardı. Babacan, bu cihaz ile artık Tokat ve çevre illerdeki hastaların tanı ve tedavi süreçleri için başka illere gitmeye gerek kalmadığını ifade etti. PET ve BT teknolojilerinin birleşiminden oluşan hibrit görüntüleme sistemi, kanser hastalarının tanısında ve kemoterapi ile radyoterapiden sonra tedaviye verilen cevabın değerlendirilmesinde büyük kolaylık elde ettiriliyor.
Çekimden sonra hamile ve çocuklardan uzak durulmalıPET-BT çekimlerinde hastalara radyoaktif madde uygulandığını aktaran Babacan, verilen maddenin düşük dozda olması sebebiyle kısa zamanda vücuttan atıldığını aktardı. Çekimin ardından hastaların, özellikle hamile ve çocuklardan bir gün uzak durmaları gerektiğine dikkat çekti. Babacan, bol su içilerek radyasyonun vücuttan daha hızlı şekilde atılabileceğini aktardı.
Gerekli çalışmalar başladıDr. Özge Ulaş Babacan, bu ileri teknolojideki cihazın Türkiye'de sadece birkaç hastanede yer aldığını, bunlardan birinin de Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Hastanesi olduğunu aktardı. Babacan, cihazın yaklaşık yüzde 90-95 oranında tüm kanser türlerinde kullanılabildiğini ifade etti. Fakat, prostat kanseri ve nöroendokrin tümörlerde kullanılan radyoaktif maddenin şu anda hastanelerinde bulunmadığını söyleyen Babacan, bu tür vakalar için hastaların başka şehirlere gitmek zorunda kaldığını aktardı. Yakın zamanda bu tür hastalıkların da çekimlerinin gerçekleşebileceğini müjdeleyen Babacan, bu alanda gerekli çalışmaların başladığını ifade etti.
“TOGÜ'den yeni müjdeler”Babacan, tiroid kanserinde kullanılan ve halk arasında "atom tedavisi" olarak adlandırılan radyoaktif iyot tedavisinin de çok yakında hastanede uygulanacağını ifade etti. Prostat kanseri ve nöroendokrin tümörlerde kullanılan lutesyum tedavisini de yakın zamanda verebileceklerini aktardı.