Taş ağrısıın genellikle yandan başladığını, kasığa vururduğunu, bulantı ve kusma ile seyrettiğini belirten Üroloji UzmanıYüzgeç, Taş hastalığı, erkeklerde ve 30’lu yaşlarda daha sık görülür fakat yeni doğan çocukta dahi görebiliyoruz. Ciddi bir hastalıktır. Geç kalınırsa veya tedavi olunup gerekli müdahaleler yapılmazsa böbreği çürütebilir. Bu yüzden böbreğini kaybeden çok insan var” diye konuştu.
Üriner sistem taşı belirtileriÜriner sistem taşlarının kendini nasıl gösterdiğini anlatan Dr. Yüzgeç, şu belirtileri sıralada;
Genellikle yandan başlayan ve kasığa vuran ağrılar
Taşların neden olduğu mide rahatsızlığı ve kusma
İdrar yaparken yanma hissi
İdrarın koyu renkli olması
Üriner sistem taşları kimlerde görülür?Üriner sistem taş hastalıklarının hemen herkeste görülebileceğini belirten Yüzgeç bazı özellikleri taşıyan kişilerde görülme riskinin daha fazla olabileceiğni belirtirek o özellikleri sıraladı;
Daha önce taş düşürmüş kişilerde taş oluşma riski daha yüksek,
Ailesinde taş sorunu olan bireylerde taş görülme sıklığı artar
Proteinden zengin beslenen bireylerde taş oluşma olasılığı yüksektir
Sıcak bölgelerde yaşayan kişilerde taş riski daha fazladır
Masa başı çalışan ve hareketsiz kişilerde taş oluşma riski artar
Yeterli miktarda su içmeyenlerde taş oluşumu daha yaygındır
Sık enfeksiyon geçiren bireylerde taş riski yüksektir
Üriner sistem taşları nasıl geçer?Bu risk grubunda olanların yılda bir, üriner sistem açısından kontrolden geçmelerini tavsiye eden Yüzgeç şöyle üriner sistem taşları tedavisi hakkında konuştu;
“Tedavisi büyüklüğüne ve şekline göre değişir. Tedavi, endoskopik ve PNL, denilen kapalı yöntemlerle, ya da açık cerrahi yöntemle olabiliyor. Tedavi sonrası taş sıfırlansa bile hastada tekrar taş olma muhtemelliği devam etmektedir. Yeme ve içmelerde özellikle hastanın taş olmasın diye koruyucu tedavi kısmında hastaya gerekli bilgilendirmeleri yapıyoruz. Hastaların et ve et ürünlerini, süt ve süt ürünlerini daha az tüketmesi gerekiyor. Su tüketimini ise tam tersine arttırmaları gerekirken tuzu da azaltması gerekiyor. Tuz taş oluşumunu arttıran sebeplerden birisidir. Taş hastalığı, erkeklerde ve 30’lu yaşlarda daha sık görülür fakat yeni doğan çocukta dahi görüldüğü olabiliyor. Ciddi bir hastalıktır. Geç kalınırsa veya tedavi olunup gerekli müdahaleler yapılmazsa böbreği çürütebilir. Bu yüzden böbreğini kaybeden birçok hasta vardır. Taş ağrısı genelde yandan başlar, kasığa vurur, bulantı kusma ile seyreder, şiddetli ve kolik ağrılardır. Ağrısız seyreden taş hastalıklarında, taş genelde başka bir hastalık araştırılırken tesadüfen görülüyor, bu hastalarda, böbrekte ki hasar daha ciddi boyutlarda olabiliyor. Sinsi seyrederler ve daha tehlikelidirler. Hastalarımızın bu aşamayı beklemeden yılda bir kontrolden geçmelerini tavsiye ediyoruz. Bu zamanda, özellikle şehir yaşamında, doğal suya erişim her zaman mümkün olmuyor. Katılan klor değeri, suyun temizliği, mikrop olup olmaması böbrekte taş olması yönünden yine önemli konular. Sert su yumuşak su açısından, çok merkezli yapılan bilimsel çalışmalarda sert su ile yumuşak su arasında çok anlamlı bir fark bulunmamıştır. Anatomik yapı, genetik yapı, yaşam biçimi ve sıcak iklim bölgesinde yaşamak, taş hastalıklarında daha çok etkilidir”